Home
Tüm Kategoriler
Popular
Komik Resimler
En İyi Fıkralar
En son şakalar
Nasrettin Hoca Fıkraları
+18 Fıkralar, Yaran artı 18 fıkralar
Asker Fıkraları, Askerlik Fıkraları
Avcı Fıkraları, Avcılık Fıkraları
Bakkal Fıkraları
Bayburt Fıkraları
Bektaşi Fıkraları
Belaltı Fıkraları
Büyük Fıkraları
Cimri Fıkraları
Çocuk Fıkraları, Çocuksu Fıkralar
Çorum Fıkraları
Deli Fıkraları
Dini Fıkralar
Doktor Fıkraları
Dursun Fıkraları
Duvar Yazıları
Elazığ Fıkraları
Erkek Fıkraları
Erzurum Fıkraları
Evlilik Fıkraları
Fıkra Gibi Komik Olaylar
Fıkralar - Corona (Covid-19)
Hayvan Fıkraları, Hayvanlar Alemi
İngiliz Alman Türk
Ingiliz-alman-turk-fikralari
Kadın Erkek Fıkraları
Kadın Fıkraları
Kamyon Yazıları
Kapak Edici Fıkralar
Karadeniz Fıkraları
Karı Koca Fıkraları
Kayseri Fıkraları, Kayserili Fıkraları
Kısa Fıkralar
Komik Hikayeler
Komik Şakalar
Komik Sözler
Köylü Fıkraları
Kurban Fıkraları
Mardin Fıkraları
Matematik Fıkraları
Meslek Fıkraları
Mühendis Fıkraları
Nam-ı Kemal Fıkraları
Öğretmen Fıkralar
Okul Fıkraları, Okul Öğrenci
Polis Fıkraları
Politika Fıkraları, Politik Fıkralar
Ramazan Fıkraları
Sarhoş Fıkraları
Sarışın Fıkraları
Seçim Fıkraları
Sekreter Fıkraları
Şoför Fıkraları
Soğuk Espiriler
Spor Fıkraları
Tarih Fıkraları
Temel Fıkraları
Trakya Fıkraları
Ünlülerden Fıkralar
Български
English
Deutsch
Español
Русский
Français
Italiano
ελληνικά
Македонски
Türkçes
Українські
Portugal
Poland
Sweden
Dutch
Danish
Norwegian
Finnish
Hungarian
Romanian
Czech
Lithuanian
Latvian
Croatian
My Jokes
Edit Profile
Logout
En son şakalar
Komik Yazılar
- Ben çocukken salaktım....
- Ben çocukken salaktım. Edip Akbayram´ın ismini Edi zannederdim. Yani o, benim için ´Edi Pakbayram´di.
- Ablama, ´Nasıl olup da koca bir günü canin sıkılmadan evde oturarak geçiriyorsun?´ demiştim.
´Büyüyünce insanin canı sokakta oynamak istemez ki´ cevabını vermişti. Uzunca bir sure büyüyüp büyümediğimi anlamak için kendime, ´Canin sokakta oynamayı istiyor mu?´ diye sormuştum.
- Annem erkeğin cinsel organını ´pipi´, kadınınkini ´kutu´ olarak tanımlamıştı. O zamanlar TRT´de Cenk Koray´ın sunduğu ´Tele Kutu´ diye bir yarışma vardı. Yarışmacılar, ´Hayır Cenk Bey. Ben kutumu açmak istiyorum´ deyince koşarak odadan kaçardım.
- Sabahları kalktığımda aklimin hala yerinde olup olmadığını anlamak için 2+2, 3+4 gibi toplama işlemleri yapardım. Sonuçlar doğru olunca da çok sevinirdim.
- Dedemle parka gittiğimiz bir gün TRT´ciler çekim için oradaydı. Beni oynarken çektiler. Yayın günü bizim aile, jeneriğinde gözüktüğüm çocuk programını izlemek için televizyon başına gecti. Kendimi ekranda görünce,´Beni niye parkta unuttunuuuuz?´ diye gözyaşlarına boğulmuştum.
- ´Geri vites´ kavramım yoktu. Şoför, kolunu koltuğa atıp arkaya doğru bakınca araba otomatikman geri geri gidiyor zannederdim.
- Benden büyük kuzenlerim dondurmacıların dondurma külahlarının sivri kısmıyla kulaklarını karıştırdığını söylemişti. İnanmıştım. Hala da külahların sivri kısımlarını yemem, çöpe atarım.
- Babaannem bir gün gelirse sevdiğim dizilerin olmadığı bir gün gelsin istiyordum.
- Abimle Karaoğlancılık oynardık. O Karaoğlan olurdu, beni de Bizans askeri yapardı. Sonra evire çevire döverdi. Çok mühim bir şey yaptığımı sandığım için canim yansa bile hiç sesimi çıkarmazdım.
- Yeşil ve siyah zeytinin ayrı ağaçlarda yetiştiğini sanırdım. Bulmacalardaki,´Annenin erkek kardeşi´ kısmına dayımın beş harfli ismini sığdırmaya çalışırdım.
- Anaokulunda patates baskısı yapmayı öğrenmiştik. O kadar hoşuma gitmişti ki, evde duvarlara, masa örtülerine filan basmıştım. Ancak sanat merakım annemin yeni aldığı beyaz eteğe patatesi yapıştırmamla son bulmuştu. Hem gönlünü almak hem de el koyduğu patateslerime kavuşmak için dahiyane bir fikirle öğretmenimin yanına gittim. ´Annem´ yazısını patatese oydurttum. Sevinçle eve gelerek soyundum. Renkli boyalara batırdığım patatesi vücudumun her tarafına bastım. Sonra da annemin karsısına gectim. Beni o halde gorunce ağlamaya başlamıştı.
- Маdоnnа ile Maradona´yı kardeş zannederdim. Kendi kendime, ´Bunların babası ne şanslı be. Bir çocuğu futbolun kralı,biri müziğin kraliçesi´ derdim.
- Birinden özür dilediğim zaman Allah´ın bana bir özür vereceğini sanırdım. Sakat olacağımı düşünüp hemen ´dilediğim özrü ´ geri alırdım.
- Kurban Bayramı´nda toplanan derilerden uçak yapıldığını sanırdım. Uçakların diş yüzeyinin bu derilerle kaplandığı için Türk Hava Kurumu´nun topladığını düşünüyordum. Uçak kaçırma filmlerinde silahla ateş edildiğinde ya da bomba patladığında, ´Ayyy! Deri delindi!´derdim.
- ´Gil´ diye konuşanları fakir zannederdim. -Annem banyodan çıktıktan sonra babamın söylediği, ´Sıhhatler olsun´ lafını ´Saatler olsun´ diye anlardım. Bunun da, ´Banyoda amma çok kaldın´ gibi bir şey demek olduğunu sanıp babamın anneme kızdığını düşünürdüm. Annemin buna karşın niye sadece, Sağol´ dediğini merak ederdim. ´Ne kibar kadın,derdim.
Cem Yılmaz
0
0
4
Önceki Sayfa
Komik Yazılar
Sonraki Sayfa
- Ablama, ´Nasıl olup da koca bir günü canin sıkılmadan evde oturarak geçiriyorsun?´ demiştim.
´Büyüyünce insanin canı sokakta oynamak istemez ki´ cevabını vermişti. Uzunca bir sure büyüyüp büyümediğimi anlamak için kendime, ´Canin sokakta oynamayı istiyor mu?´ diye sormuştum.
- Annem erkeğin cinsel organını ´pipi´, kadınınkini ´kutu´ olarak tanımlamıştı. O zamanlar TRT´de Cenk Koray´ın sunduğu ´Tele Kutu´ diye bir yarışma vardı. Yarışmacılar, ´Hayır Cenk Bey. Ben kutumu açmak istiyorum´ deyince koşarak odadan kaçardım.
- Sabahları kalktığımda aklimin hala yerinde olup olmadığını anlamak için 2+2, 3+4 gibi toplama işlemleri yapardım. Sonuçlar doğru olunca da çok sevinirdim.
- Dedemle parka gittiğimiz bir gün TRT´ciler çekim için oradaydı. Beni oynarken çektiler. Yayın günü bizim aile, jeneriğinde gözüktüğüm çocuk programını izlemek için televizyon başına gecti. Kendimi ekranda görünce,´Beni niye parkta unuttunuuuuz?´ diye gözyaşlarına boğulmuştum.
- ´Geri vites´ kavramım yoktu. Şoför, kolunu koltuğa atıp arkaya doğru bakınca araba otomatikman geri geri gidiyor zannederdim.
- Benden büyük kuzenlerim dondurmacıların dondurma külahlarının sivri kısmıyla kulaklarını karıştırdığını söylemişti. İnanmıştım. Hala da külahların sivri kısımlarını yemem, çöpe atarım.
- Babaannem bir gün gelirse sevdiğim dizilerin olmadığı bir gün gelsin istiyordum.
- Abimle Karaoğlancılık oynardık. O Karaoğlan olurdu, beni de Bizans askeri yapardı. Sonra evire çevire döverdi. Çok mühim bir şey yaptığımı sandığım için canim yansa bile hiç sesimi çıkarmazdım.
- Yeşil ve siyah zeytinin ayrı ağaçlarda yetiştiğini sanırdım. Bulmacalardaki,´Annenin erkek kardeşi´ kısmına dayımın beş harfli ismini sığdırmaya çalışırdım.
- Anaokulunda patates baskısı yapmayı öğrenmiştik. O kadar hoşuma gitmişti ki, evde duvarlara, masa örtülerine filan basmıştım. Ancak sanat merakım annemin yeni aldığı beyaz eteğe patatesi yapıştırmamla son bulmuştu. Hem gönlünü almak hem de el koyduğu patateslerime kavuşmak için dahiyane bir fikirle öğretmenimin yanına gittim. ´Annem´ yazısını patatese oydurttum. Sevinçle eve gelerek soyundum. Renkli boyalara batırdığım patatesi vücudumun her tarafına bastım. Sonra da annemin karsısına gectim. Beni o halde gorunce ağlamaya başlamıştı.
- Маdоnnа ile Maradona´yı kardeş zannederdim. Kendi kendime, ´Bunların babası ne şanslı be. Bir çocuğu futbolun kralı,biri müziğin kraliçesi´ derdim.
- Birinden özür dilediğim zaman Allah´ın bana bir özür vereceğini sanırdım. Sakat olacağımı düşünüp hemen ´dilediğim özrü ´ geri alırdım.
- Kurban Bayramı´nda toplanan derilerden uçak yapıldığını sanırdım. Uçakların diş yüzeyinin bu derilerle kaplandığı için Türk Hava Kurumu´nun topladığını düşünüyordum. Uçak kaçırma filmlerinde silahla ateş edildiğinde ya da bomba patladığında, ´Ayyy! Deri delindi!´derdim.
- ´Gil´ diye konuşanları fakir zannederdim. -Annem banyodan çıktıktan sonra babamın söylediği, ´Sıhhatler olsun´ lafını ´Saatler olsun´ diye anlardım. Bunun da, ´Banyoda amma çok kaldın´ gibi bir şey demek olduğunu sanıp babamın anneme kızdığını düşünürdüm. Annemin buna karşın niye sadece, Sağol´ dediğini merak ederdim. ´Ne kibar kadın,derdim.
Cem Yılmaz