Çocuk:
- "Babacım ya, ben nasıl oldum, çok merak ediyorum" diye ısrar edince...
Adam, "Nasıl olsa bunu bu oğlana bi gün anlatmak durumunda kalacağım, iyisi mi simdi izah edim, hazır sormuşken, kurtulayım gitsin bu isten" diye düşünür, içinden...
- "Bak evladım, çok iyi dinle, zira bi daha anlatmayacağım:
- "Ananla baban, bundan yedi sene evvel, bi "erenet cafe"de karşılaştı. "Bir iki bakıştıktan sonra bu "erenet cafenin müsait bi yerine geçtiler... Baban "memory stick" ile , "USB" den bi bağlantı kurdu..."Anacığın bu fırsatı iyi değerlendirerek "memory stick" den birkaç "download" indirdi..
"Bu dangalak baban da, bir-iki "upload" yükledi... Ama, heyecandan "Firewall" kullanmayı unuttuğumuz aklımıza geldiğinde iş işten geçmişti.
Ondan sonra da , ne "
"Delete edebildik, ne de "cancel"...
"Sonuç olarak da, dokuz ay sonra ortaya felaket bi "Virüs" çıktı...
Belli bir yaştan sonra Afacan merakından sormaya başlamış:
- Anne, ben nerden çıktım?
Anne bakmış olacak gibi değil, duvarda ki soba deliğini gösterip, işte ordan demiş. Artık bizim afacan öğrendi ya, eve her gelip gidene, duvardaki soba deliğini gösterip ben ordan çıktım, ben o deliktem çıktım, demeye.
Anne, baba bakmış olacak gibi değil. Şuna bir care bulalım, çok ayıp oluyor elaleme demişler.
Baba:
- Merak etme hanım, hafta sonu ben orasını alçı ile bir güzel kapatırım. Böylece oğlanda unutur gider.
Dedikleri gibi bunlar hafta sonu alçıyı hazırlayıp kolları sıvamışlar. Kadın daha iriyarı olduğundan kocasını omuzlarına alıp işe koyulmuşlar. Tam o esnada kapının zili çalmış. Afacan koşup açmış kapıyı ve gelen misafirlere şöyle bir bakmış:
- Oğlum baban ve annen neredeler? diye sormuş misafir.
- Amca, demiş afacan. Babam, annemin üstüne çıkıp şu an benim çıktığım deliği kapatıyor.