Günün birinde acik denizlerde yol alirken, gözcü seslenmis diregin tepesinden, "heyyoooo, uzakta bir korsan gemisi göründüüüüü...
" Bunun üzerine tüm mürettebat dehset icinde saga sola kosusturmaya baslamis. Kaptan Bravo sakin bir sesle yardimcisina seslenmis,
"Bana kirmizi gömlegimi getirin."
Yardimci derhal kaptanin kirmizi gömlegini getirmis... Bravo gömlegi giyerken adamlarini savas düzenine sokmus ve korsanlari yenmis...
Daha sonra, gözcü bu kez bir degil, iki korsan gemisini tespit etmis uzaklarda...
Kaptan Bravo bu kez de kirmizi gömlegini istemis ve yine korsanlari duman etmis. O aksam, bütün mürettebat güvertede oturmus, o günkü zaferi konusurken, adamlardan biri kaptana sormus:
"Kaptanim, niye savastan önce kirmizi gömleginizi istiyorsunuz, сок merak ettik de, bagislayin sormakla bir kusur ediyorsam..."
Bravo soruyu cevaplamis:
"Sundan istiyorum evladim... Eger saldiri sirasinda yaralanirsam kirmizi gömlek akan kanimi belli etmez, böylelikle siz de korkusuzca düsmanlarimiza direnmeyi sürdürürsünüz.
"Ortaligi bir sessizlik kaplamis, sadece denizin sipirtisi ve rüzgarin yelkenlere dokunusu duyuluyormus... Adamlarin yürekleri kaptanlarinin cesaretine duyduklari hayranlikla güm be de güm atiyormus...
Safak sökerken gözcü bu kez bir degil, iki degil, ama tam ON korsan gemisinin yaklasmakta oldugunu tespit etmis. Mürettebat kutsayici bir sessizlikle kaptanlarina bakarak, onun o artik alisilagelen kirmizi gömlek talebinde bulunmasini beklemeye baslamislar.
Kaptan Bravo celik gibi gözleriyle gemisine yaklasan korsan filosuna bakmis, sonra korkusuzca adamlarina dönmüs ve sakin bir sesle bagirmis:
"Kahverengi pantolonumu getirin bana!"
Camouflage Clothing Ο καπετάνιος I greci durante la seconda guerra mondiale portavano la divisa rossa perché sono orgogliosi e non vogliono vedere il sangue quando vengono feriti. През Втората Световна Война гърците носили червени униформи Un barco tenía un capitán muy valiente. Пътува пиратски кораб през океана и изведнъж насреща му - френски галеон. Юнгата пита капитана: L’ammiraglio vede una flotta nemica e dice al suo tirapiedi: Il y a longtemps vivait un officier de l'armée royale nommé Capitaine Bravado. C'était un homme Two Generals were preparing for battle. Hace mucho tiempo vivió un hombre de mar A pirate was on his ship and his watchman comes to him and says Los piratas de los siete mares: Este era un barco pirata Napoleón Bonaparte durante sus batallas siempre usaba una camisa de color rojo. Para él era importante General Mongomery var en smart taktiker. Han var tex alltid klädd i rött – Kapten Плава си един пиратски кораб през океана и изведнъж отсреща се задава боен кораб. Юнгата тича при капитана: - Капитане Há muito tempo Secolo XVII. Il capitano di una nave riceve cattive notizie: 'Capitano Rok 1497. Płynie sobie statek piracki straszliwego kapitana Rudobrodego. Nagle na horyzoncie pojawia się statek towarowy. Majtek z bocianiego gniazda woła: - Kapitanie statek towarowy na... osmanlı zamanında Το πλοίο βρίσκεται στη μέση της Μεσογείου Perämies tuli Kapteenin puheille ja ilmoitti: - Kapteeni A kalózok megtámadnak egy hajót. A kapitány szól a hajósinasnak: - Hozd ide a piros ingem! A piros ingében végig az élen harcol Osmanlı donanmasıyla Venedik donanması arasında savaş çıkmış. Venedik donanmasının komutanı Andrea Doria imiş. Gözcü Osmanlı donanmasının yaklaştığını fark edince hemen Andrea Doria'ya haber... Pe cand era Stefan cel Mare tanar Napoleon odpočíval ve svém stanu En spansk kaptein spaserte på skipet sitt da en soldat kom løpende og sa: - ”Et fiendtlig skip nærmer seg oss!” Kapteinen svarte rolig: - ”Hent den røde skjorten min.” Soldaten hentet skjorten.... Ein Piratenschiff. Am Bug steht der Piratenkapitän mit seinem Fernglas in der Hand und sucht den Horizont ab. Schliesslich entdeckt er ein englisches Handelsschiff. Er befiehlt einen Kurswechsel