Adamın biri, bisikletle Türkiye’den İran’a geçiyormuş, selesinde kocaman bir torba..
Gümrük görevlisi şüphelenmiş haliyle, “Aç torbayı” demiş, açmış, кuм çıkmış…
İki gün sonra, aynı adam ıslık çala çala gelmiş sınır kapısına, çıkış yapacak, selesinde gene torba… “Aç” demişler, açmış, gene кuм.
İki gün sonra, aynı adam pedal çevire çevire gelmiş sınır kapısına, selede gene torba.. Bu sefer, polis çağırmışlar, narkotikçi gözüyle incelemişler, nafile, bildiğin кuм.. Delirecekler..
Bir, üç, beş, hep aynı manzara… Adam geliyor geze geze, termal kamerayla bakıyorlar, tahlil yapıyorlar, köpeklere koklatıyorlar, uyduyla takip ediyorlar, hikâye… Hep кuм çıkıyor.
Aradan yıllar geçiyor. Gümrük görevlisi çarşıda rastlıyor o adama.. “İçim içimi yiyor” diyor, “Bu saatten sonra bir şey yapamam sana, Allah aşkına söyle, ne kaçırıyordun o torbayla?”
Adam cevap veriyor:
“Bisiklet”
Sihirli bir kurbağa ormanda yalnız yaşıyormuş. bir gün gezmeye çıkmış ve önüne ilk çıkan bir ayı ve tavşana kıyak yapmak istemiş. "3 şey dileyin benden ne dilerseniz" demiş.
Ayı; "bu ormandaki tüm ayılar dişi olsun ve hepsi bana hasta olsun." kurbağa, hemen yerine getirmiş isteği.
Tavşan; "bir kaskım olsun" demiş. onun isteği de hemen olmuş ama ayı içinden "manyak mı bu tavşan çuvalla para istesin istediği kadar kask alsın. deli bu ya" demiş.
Ikinci istek olarak ayı yine; "yan ormandaki tüm ayılar dişi olsun ve hepsi beni arzulasın" demiş. abra kadabra, o da tamam.
Tavşan; "bana bi motosiklet verin" demiş ve isteği yine yerine gelmiş ama ayı iyice şaşırmış.
Sıra gelmiş son isteklere,
Ayı; "bu gezegendeki tüm ayılar dişi olsun ve hepsi benim yanımda olsun" demiş. sihirli kurbağa bu isteği de hemen yerine getirmiş.
Tavşan önce kaskı takmış, motora binmiş ve marşa basıp motosikleti çalıştırmış.
Son isteğini söyleyip gaza basmış:
" bu ayı ibne olsun!"

1. Kâğıt mendili kumaş mendil gibi günlerce buruşuk şekilde cebinde taşır.
2. Rüzgârlı havalarda küller uçmasın diye küllüğe su koyar.
3. Serçe parmağını kulağına sokup iyice sallayarak karıştırır.
4. Gazete bulmacasını hep başkalarına sora sora çözebilme becerisini gösterip, kendisi çözdü diye sevinir.
5. Sakal traşı olduktan sonra kanayan yerlerine küçük kâğıtlar yapıştırır.
6. Evdeki yaşlılar da kullanabilsin diye tv kumandası, telefon gibi aletlerin üzerindeki tuşların Türkçesini tercüme edip yapıştırır. (on-aç; off-kapa ; redial-tekrar ara ; volume-ses vb…) 7. Çayı soğumasın diye çay tabağının içine sıcak su koyarak soğumasını önler.
8. Soba borusu aktığında yoğurt kaplarını telle soba borusuna bağlar.
9. Nezle olunca tuvalet kağıdını uzun bir şerit yaparak kullanır.
10. Diş fırçasıyla dişini fırçalamayıp da saçını boyamak için kullanan birini görürseniz o, saçını seven bakımlı bir Türk tür.
11. Konuşma yeteneği olan hayvanlara ilk olarak küfür etmesini öğretir.
12. Sahilde mayosunu kabinde giymek yerine arkadaşlarına havlu tutturarak giymeye çalışıp bir de arkadaşlarına "bakmayın lan" diye çıkışır.
13. Denize girip güneşlendikten sonra aşırı derecede yanan sırtına yoğurt sürerek iyileştirebilir.
14. Dolmuşta veya otobüste bozuk paraları avucunda toplayıp şıkır şıkır çevirip ses çıkartır.
15. Herhangi bir yere hesap öderken arkasına dönüp gizli gizli para sayar.
16. Denizde "suyun altında nefessiz ne kadar kalabiliyorum" diye deneme yapıp boğulma tehlikesi geçirir.
17. Beton döktükten sonra bir sanat eseri yapmışçasına beton kurumadan tarih ve imza atar.
18. Çorabının kirlenip kirlenmediğini burnuna götürerek kısa süreli koklayarak anlar.
19. Simit yedikten sonra, masaya dökülen susamları parmağının ucunu ıslatarak toplayıp yutar.
20. Daha birinci telefon zili çaldığında telefonun başına dikilir ama açmak için ikinci kez çalmasını bekler.
21. Yeni yapılmış bir binanın yeni takılmış camına beyaz boyayla S harfi yazar.
22. Bir dükkâna girip, onun bunun fiyatını sorduktan sonra "abi araba beş dakka dursun, ben hemen gelicem" deyip, iki saat sonra gelir.
23. Okul yıllığında kendisi hakkında; okulu kırıyordu, kopya uzmanıydı gibi yazıları arkadaşlarına gösterip bununla övünür.
24. Gazete bayiinin önünde durup tezgâhtaki gazeteleri ayaküstü okur.
25. Cebinden çıkardığı paraların içinde en eskisini özenle arayıp bulduktan sonra para üstü verir.
26. Günlük gazeteyi alıp evinin bir köşesinde biriktirir ve kuş kafesinin altına sermek için, kışın sobayı tutuşturmak için, bardak çanak sarmak için kullanır.
27. Trafikte ambulansın peşinen takılarak sıkışıklıktan kurtulup, uyanıklık yaptığını zanneder.
28. Kâğıt paraların üzerine not alır ve parayı harcadığı için notu kaybeder veya elden ele dolaşacağını bildiğinden komik yazılar yazar. (Paranın ön yüzüne tehlike anında arkayı çeviriniz yazıp anında çevirince de şimdi değil salak tehlike anında yazanlardan bahsediyoruz) 29. Gece aşırı nem ve sıcak olmasına rağmen, üzerine örtmese de yanına yorgan alıp yatar.
30. Çocuğu yanlışlıkla elini kestiği veya düştüğü için ağladığında elini kesti veya düştü diye çocuğunu döver.
31. Taksi tuttuğunda şoförün yanına oturur. Eğer üç dört kişi taksi tutuyorsa, taksi parasını veren kişi ön koltuğa oturur.
32. Kredi kartının işlevsel kısmı zarar görmesin diye seloteyp yapıştırır.
33. Kaldırımda değil de cadde ortasında yürür ve yanından hızla geçen arabaya da "çarpsaydın bari" diye tepki gösterir.
34. Bir turiste adres tarif ederken bağıra bağıra Türkçe konuşur.
35. Beş genci yazın öğle sıcağında beyaz renkli Şahin marka bir otomobilin içinde, atletli olarak sokakları turladıklarını görürseniz bilin ki onlar Türk tür.
36. Alışveriş merkezlerindeki güvenlik kameralarında saç tarar.
37. Birini çağırmak için kapı zilini çalmak yerine evin camına taş atarak amacına ulaşmaya çalışır.
38. Kürdanla dişini karıştırdıktan sonra çıkarıp bakar ve tekrar ağzına koyar.
39. Ütü fişi, teyp fişi veya televizyon fişi kablosunun bakır teli dışarı çıkmış ise çocukları elektrik çarpmasın diye bakır teli seloteyple yapıştırır.
40. Yemeğini yedikten sonra tatlı yiyecekse, bulaşık çıkarmamak için çatalını veya kaşığını iyice yaladıktan sonra tatlısını yer.
41. Ailece televizyon izlenen bir evde kumanda babanın elindeyse ve o ne izlerse diğerleri de onu izlemek zorunda kalır.
42. Ceket giyecekse gözükmez diye gömleğini ütülemez, kazağının altına giyecekse gömleğin sadece yakasını ütüler.
43. Çantasının içinde yeni tanıştığı birisine bile çekinmeden göstermek üzere en güzel fotoğraflarını ve aile albümünü taşıyan birisini görürseniz hemen boynuna sarılmayın yoksa çantayı kafanıza yiyebilirsiniz, çünkü o kişi bir Türk kızıdır.
44. Bir Türk esnafı, müşterisinden aldığı parayı önce iki ucundan tutup iki defa gerginleştirir daha sonra da güneşe doğru tutup bakarak sahte olup olmadığını anlar.
45. Fayton, at arabası ve el tezgâhına bisiklet kornası takma fikrinin patenti yüzde yüz bir Türk e aittir.
46. Evin bir odasının ampulü patladığı zaman yenisini almayıp da fazla kullanmadığı bir odanın ampulünü onun yerine takar.
47. Evinde bulunan saksıların dibini kül tablası olarak kullanır.
48. Dişlerini gazoz açacağı, fındık ve ceviz kıracağı olarak kullanır.
49. İşinde iyi olan birisini överken hakaretle iltifat eden bir Türk ten başkası olamaz. ( Şerefsizin oğlu ne iş yapmış be kardeşim, helal olsun) 50. Aracın sinyal lâmbaları dururken kolunu çıkararak "dönüyorum" işareti verir.
51. Yemeğin etini en sona bırakır.
52. Trafik ışıkları kırmızıdan yeşile döndüğünde önündeki herkesi kör veya salak sanarak kornaya basar.
53. Dingildeyen bir masanın ayağına kâğıt sıkıştırma fikri bir Türke aittir.
54. Dişlerinin arasından "vııj vııj" diye ses çıkarabilir.
55. Tv de film seyrederken filmin oyuncularıyla diyalog kurabilen (dur oraya gitme öldürecekler seni) Türk sinemaseverlerdir.
56. Kulağını kalem ya da örgü şişiyle karıştırabilir.
57. Arabasına öküz, köpek, horoz sesli korna taktırma gibi bir buluşun sahibidir.
58. Gazete kâğıdını en iyi şekilde kullanır.(Cam silme bezi, külah, mendil, sofra bezi) 59. Ancak bir Türk kadını, denize dikkat çekmemek için elbiseleriyle girip, bütün dikkatleri üzerine çekebilir.
60. Plastik yoğurt kabını saksı yapar.
61. Arabasının arkasına yazı yazar. (Rahmetli de sollardı, tek rakibim THY, kıroyum ama para bende) 62. Uçakta bulunan tanıdıklarına uçak havalandıktan sonra görmeyeceğini bildiği halde el sallar.
63. Çiğnediği sakızı daha sonra çiğnemek üzere kafasındaki tülbente yapıştıran bir Türk kadınından başkası değildir.
64. Tek abdestle beş vakit namaz kılmak için iki büklüm kıvranır.
65. Desenlerini çok beğenerek aldığı yeni bir mobilyanın üstünü başka bir örtü örterek kullanır.
66. Çayı, çay tabağına döküp içer.
67. Geçirdiği bir trafik kazasından sonra kanlar içinde çıkıp çarpılmış arabasına üzülür.
68. Tüp kaçırıyor mu, kaçırmıyor mu diye kibrit yakıp kontrol eder.
69. Yemekte eti bıçakla değil, çatalın yanıyla kesmeye çalışır.
70. Kırmızı ışıkta durduğunuz için size ancak bir Türk bağırabilir.
71. Otoyolda, otomobilin gaz pedalına tuğla koyup, yorulmadan kullanma fikri bir Türk ündür.
72. Cola yı çalkalayıp fışkırtarak asitsiz içmeyi akıl edebilir.
73. Elektronik hesap makinesini, uzaktan kumandasını naylona sarmış, üzerine de ambalaj lastiği geçirmiş birini görürseniz Türk tür.
74. On yıllık bir otomobilin koltuk ambalaj naylonlarını çıkarmadan kullanma becerisini gösterir.
Bunlar dışında aklına gelen ekleyebilir…
- Gerçekten unuttun mu?
- Sen de kimsin?
- Seni hala seviyorum!
- Performansına her zaman saygı duymuşumdur zaten – seni hala özlüyorum… – tütün bas geçer – nasıl gidiyor hayat?
- Senden sonra bayağı bi güzelleşti, sağol – "mesaj attığınız kişinin ilgi alanı dışındasınız, lütfen daha sonra -tekrar denemeyiniz… naş naşınız…"
- Birbirimizin kalbini kırdık, yeniden bir araya gelip o kırık kalpleri onaralım!
- Benimkinin kaskosu vardı – biliyorum hala sevip arzuluyorsun beni, sadece farkında değilsin. Ya da farkında olmak istemiyorsun.
- Allah belanı versin – seni unutamadım!
- Sevgilinden ayrıldın da mesaj atacak birini mi arıyorsun?
- Salaksın sen!
- Evet, o cevabı yazdığım için salağım, bırak bir cevap yazmayı, okumadan silmem gerekirdi… – sen varsın ve hep olacaksın!
- Yazık, bir malsın ve hep öyle kalacaksın… – dün gece rüyamda seni gördüm… erol bize ne oldu böyle?
- Bir dahakine iyi örtün de uyu… – gece rüyamda gördüm seni, çok korktum, başına bir şey gelmedi di’mi?
- Başıma gelen en kötü şey sendin!
- Dün seni rüyamda gördüm, bir mesaj atayım dedim… – ancak rüyanda görürsün zaten, öptüm!
- Dün gece seni rüyamda gördüm… – görebileceğin tek yerde görmüşşün zaten – barutcan dön artık, tükendim tükendim tükenmeleri oynuyorum. Bittim.
- Sayın abonemiz kafasını ……iniz kullanıcı son 7 aydır kapsama alanınız dışında bulunmaktadır. Hırtcell olarak şu üç günlük dünyada, daha nice potansiyel eski sevgililer olduğunu hatırlatır, en yakın zamanda engin denizlere açılmanızı temenni ederiz. Hayırlı günlaaaaarrr – hayatım, pişmanım, geri dönmek istiyorum!
- Tek yön güzelim burası hadi naş naş!… – senin gibisini bir daha bulamadım – bunun beni ilgilendiren kısmı nedir?
- Bu akşam işin var mı?
- Mesaj attığınız kişiye şu an ulaşılamıyor. lütfen daha sonra tekrar denemeyiniz!
- Buldun mu bari bir kazma?
- Senden daha kazmasını bulamadım kusura bakma…
- Erzincan’da aşırı sıcaklardan bunalan bir ev hanımı raflarını çıkardığı buzdolabının içine minder koyarak oturmuş. Kapısı açık kalan buzdolabının kompresörü bozulunca "İyi soğutmuyor" diyerek üründen şikayetçi olmuş.
- Diyarbakır’da fritöz alan bir müşteri, ürünün ilk kullanımda eridiğini görünce firmanın yolunu tutmuş. Büyük bir hırsla içeri giren müşteri, elindeki erimiş fritözü göstererek kendisine arızalı mal satıldığını söylemiş. Fritözü gören satış görevlisi nasıl kullandığını sorunca adam anlatmış; "Ocağı yaktım, fritözü üzerine koydum. İçine yağ koydum. Ama yanmaya, erimeye başladı." Satış görevlileri müşteriyi kusur kendisinde olduğu için ürünü değiştiremeyeceklerine ikna etmekte oldukça zorlanmış.
- Bulaşık makinesi her işe yarar. Servis elemanları Türkiye’nin dört bir yanından gelen "Bulaşık makinem tabakları, bardakları çiziyor ya da şu boşaltmıyor" şikayetlerini incelemek için gittikleri evlerde müşterilerin ıspanak, lahana gibi yıkanması zor sebzeleri bulaşık makinesinde yıkadıklarını, hatta salça yapmak için domatesleri bulaşık makinesinde yumuşatanlar olduğunu görünce şoke olmuşlar. Sebzelerdeki kumun, su çıkış borularını tıkadığı ya da makinenin içinde kalarak bulaşıkları çizdiği, bunun da arızaya yol açtığı ortaya çıkmış.
- Mersin’de son model bir ütü alan tüketici, elektrikler kesilip işi yarım kalınca elektriksiz ütü yapmanın yöntemini keşfetmiş! Ütüyü ocakta ısıtarak işine devam etmek isteyen ev hanımı, ütünün gövdesinin yanması üzerine bayisine başvurarak, ütünün değiştirilmesini istemiş.
- Şanlıurfa’da bir müşteri, satın aldığı mikrodalga fırında yumurta kaynatmayı denemiş. Deneme basınç nedeniyle yumurtanın patlamasıyla sona ermiş. Mikrodalga fırının infilak etmemesi şans olarak değerlendirilirken müşteri, "Yumurta bile kaynatamıyor. Bu fırını ne yapayım? Paramı geri verin" diyerek bayisine fırını iade etmeye kalkmış.
- Mersin’de fırının içinde elbisesinin yandığını söyleyen bir müşteri teknik servisi çağırmış. Elbisenin yanarak fırının içine yapışmasından muzdarip tüketiciye, fırınında sadece yemek pişirmesi önerilmiş. Fırının içinde çamaşır kurutma vakalarına sıklıkla rastlayan servis elemanları ayrıca çok sayıda beyaz eşya sahibinin fırınlarının içini mutfak dolabı olarak da kullandığına tanık olmuş. İçinde unutulan şeker, elbezi, mutfak önlüğü gibi malzemelerin yanması sonucu fırınların kullanılamaz hale geldiği belirlenmiş.
- Diyarbakır’da ise buzdolabının içini aydınlatan ışığı yetersiz bulan bir vatandaş, içine birkaç mum yerleştirerek kendince sorunu çözmüş. Ancak mum buzdolabının tavan kısmını yakınca üründen şikayetçi olmayı ihmal etmedi.
- İstanbul’daki bir müşteri de kettle’ının (su kaynatıcı) eridiği şikayetiyle servise başvurmuş. Kettle’ın elektrik ile çalıştığını bilmeyen müşterinin ocağın üzerine su ısıtıcısını koyarak suyu ısıtmaya çalıştığı anlaşılmış. Ocaktaki ateşin erittiği kettle’in yenisi ile değiştirilmesinde müşteri çok ısrarcı olmuş. İstanbul’daki başka bir müşteri de elektrikli karıştırıcıyı tencerenin içinden çıkarmadan yemek pişirmiş. Alet eriyince de şikayetçi oldu.
- Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki tüketici toplantısında bir kişi, buzdolaplarının sebzeliklerinin daha büyük olması gerektiğini söylemiş. Bu talebinin nedeni sorulduğunda, "Yaz ayları çok sıcak geçiyor. Ayakkabılarımızı içine koyup soğutuyoruz. Sebzelikler büyük olursa daha çok ayakkabı soğutabiliriz" cevabını verdi.
- Elazığ’ın Maden İlçesi’nde mağarada oturan bir vatandaş, aşırı sıcaklardan bunalarak klima almış. Mağarada elektrik bulunmaması sebebiyle dışardan kaçak elektrik çekmiş. Yetersiz olan elektrik klimanın performansını bozunca tüketici, klimanın randımanı düşük diye şikayette bulunmuş.
- Bir bilgisayar firmasına müşteriden gelen şikayet: ‘İlk disketi sürdüm, ikincisini sürerken çok zorlandım üçüncüsü asla içeri girmiyor.’ – Yeni aldığı bilgisayarın çalışmadığını ileri sürerek firmaya başvuran kadın sürekli, ‘Ayak pedalına basıyorum basıyorum makineden hiç ses gelmiyor’ demiş. Ayak pedalı’nın fare olduğu ortaya çıkmış.
- Bir bilgisayar firmasının müşterisi dokümanı yazıcıya aktaramadığından şikayet etmiş. ‘Bilgisayar yazıcıyı görüyor mu’ sorusuna karşılık ‘Ekranı yazıcıya doğru çevirdim ama hala görmüyor’ cevabını vermiş.
- Firmayı arayan bir müşteri, bilgisayarının faks çekememesinden şikayet etmiş. 40 dakikalık telefon görüşmesi sonucunda adamın kağıdı monitöre dayayıp ‘Gönder’ tuşuna bastığı ortaya çıkmış.
* Önünü görmeden sollama, evine acı haber yollama.
* Gönlünde yer yoksa bana güzelim, Fark etmez, ben ayakta da giderim.
* Arabanın dizeli, sevdim seni köylü güzeli.
* Miras değil, alın teri.
* Rampada geçme beni, inişte üzerim seni.
* Selektör yapmanıza gerek yok. Zamanı gelince hepinize yol vereceğim.
* Şoför dediler, kız vermediler.
* Ben seni İstanbul boğazında değil, Ankara'nın ayazında sevdim.
* Biz kimseyi yolda bırakmadık, onlar müsait bir yerde indiler.
* Yaklaşma toz olursun, geçme pişman olursun.
* YoIIɑrı yɑvɑşçɑ geçerim, hɑyɑIinIe yɑnɑrım bebeğim.
* Ya olduğun gibi görün, ya da gözüme görünme.
* Zor yola, kolay insanlarla çıkılmaz.
* Ya seninle, ya sensiz * Ya sev, ya terket * YoIu çekmez kɑhrım, seninIe kɑtIɑnırım.
* Sen gökyüzünde doğan güneş, ben yollarda çilekeş.
* Yollar doç’un bastır koçum.
* İlerde güzel günler göreceğiz demişlerdi, daha ne kadar gideceğiz.
* Bir sabah uykusuna doyamadım, bir de sana.
* Yüreğin de bileğin kadar kuvvetliyse gel.
* Çürüyüp gitse de vermeycem.
* Babam sağolsun.
* Vur kalbime hançeri, yüreğim parçalansın. Fazla derine inme, çünkü orada sen varsın.
* Şehir içi Hattıyım, Sana Bağlıyım.
* Bana, unut beni diyorsun. Mademki unutmak o kadar kolay, sen onu unut ve bana dön.
* Liselim * Minibüsümün plakası, Alemin Delikanlısı.
* My other car is porsche * bana tek sen değil, herkes hasta.
* Tek rakibimiz, Türk Hava Yolları.
* SoIIɑdın dɑ ne oIdu? Hɑyɑtın mı kurtuIdu?
* Aşk çekenin, yol gidenin!
* Lütfen sürücü hatalarını yüz yüze görüşelim.
* Ya geç karşıma ez beni, ya geç kenara izle beni.
* İstedim vermediler, sen şoförsun dediler.
* Sevmek suçsa, idamımı isterim.
* Özendiğiniz hayatı, yaşamakla meşgulüm.
* Demir gibi kollarım, hiç affetmem sollarım.
* Azrail bile ayağıma gelecekse, sen neyin tribindesin.
* Dün gece görmüşler seni, dağıtmışsın şanzımanı freni.
* Dağlar kurdun, yollar fordun.
* Kızı kolda, fordu yolda severim.
* Arkadaşın çok olur ama, zor gününde yok olur.
* Seni seviyorum diyen dillere değil, senin için ağlayan gözlere inan.
* Dillere düşeceğiz seninle.
* Doktor değiliz ama hastamız çok.
* Mecburum geçmeye * Seni ne zaman unutacağımı sorma, ne zaman öleceğimi bilmiyorum.
* Seni asil insanların basit sevgileriyle değil, basit insanların asil sevgileriyle sevdim.
* Kurbanda kesilir koç, yollara yakışır doç.
* Benim için ağlama, gözlerinden olursun.
* Gözlerin güzel ama, bakmasını bilmiyorsun.
* Sevene can feda, sevmeyene elveda.
* gözlerim yolun bekçisi, kalbim bekler durakta seni.
* Gecelerin yargıcı * Şov yapma.
* İmkansız aşk bitti, acı hayat devam ediyor.
* Dünya delikanlı olsaydı, yuvarlak olmazdı.
* Kızları da alsalar askere, vallahi istemem tezkere.
* Minibüs Şöförüyüz Alemde, Severiz yamuk Olmaz Bizde!
* Minibüs Yolların, Bu Delikanlı Senin Bebeğim.
* Rampaların atmacası.
* Sattım koç, aldım doç.
* Usul geç, şöför uyanmasın.
* Unutma, unuttum demek da bir hatırlamadır.
* Sarı çıyan * Bu kamyondan ürk, içindeki Türk.
* Unutmak zor, anlatmak ise imkansız. Çünkü sen unutuldukça hatırlanan, anlattıkça bitmeyensin.
* Dar geliyorsun artık dar, başkent olsan neye yarar.
* Küçümseme kimseyi, nokta da küçüktür. Ama bitirir cümleyi.
* Şoförün hatasını toprak örter.
* Hayatımı yazsam, duble yol olur.
* Alem bana, ben sana hastayım.
* Vitesi beşe, kafayı sana taktım.
* Son Durak Geldi herkez indi, Bir Sen inemedin kalbimden Güzelim.
* Şöförüm Sevmişim Seni, Dinlerim hergün Ferdi'yi.
* Kargalar sürüyle, kartallar yalnız takılır.
* Aşka hürmet et, fakat eğilme.
* Misafir çocuğu gibiydin. Geldin, dağıttın, gittin.
* Son imparator * İnci tanem * şehir içinde toz duman yollar, kalbim seninle Atar.
* Tedbir senin, takdir Allah'ın.
* Sen başkasın.
* Kasko yok, muska var.
* Kafamı zamanında nasıl dağıttıysam, bir daha toparlamayı başaramadım.
* Müşteri Bekler yolda, Hızır Gibi yetişirim Durağa.
* Allahın verdiği gaza basılır.
* Uzaktan seveceğim, haberin olmayacak.
* Dünya dert şampiyonu.
* Sollama beni, sollarım seni! Hadi, hayırlı yolculuklar abi.
* Seviyorum, sanma ki aşkım yetimdir. Yalvarmam asla, aşkım asaletimdir.
* Kurtlar sofrası * Aşka merakım ezelden, sen sadece bahaneydin.
* Nescafe bile üçü bir arada, ben hala yanlızım.
* Bir sana, bir gece uykusuna hasretim.
* Senin baban yalancı!
* Rampaların ustasıyım, gözlerinin hastasıyım.
* İstɑnbuI kɑzɑn, ben kepçe oImuşum yoIIɑrdɑ.
* Karayollarında öleceğime, yar kollarında öleyim.
* Çilemse çekerim, kaderimse gülerim.
* Büyüyünce TIR olcam.
* Bɑnɑ derin derin bɑkmɑ güzeIim, son durɑk, iniceksin.
* Sırılsıklam * Sen hangi mevsimin yağmurusun?
* Kuzu kurdun, yol Ford’un.
* Gamzelim * Seninle Yolculuk Güzel.
* Başarı boş duranın değil, koşturanın hakkıdır.
* Gözlerinin hastasıyım, bu yolların ustasıyım.
* En asil intikam affetmektir.
* Ahlarla kaybettin, keşkelerle arayacaksın.
* Gaz, fren, şanzıman; halim duman!
* Durɑktɑ moIɑ, içerim bir sigɑrɑ.
* Hızdan zevk alan, hastaneden sevk alır.
* Demirde pas yolda as. Darılma ford, sen de bas.
* Bu dünyada 2 kör tanıdım: Biri beni görmeyen sen, İkincisi ise senden başkasını görmeyen ben.
* Ovada yeşil ot, rampada mavi ford.
* Ölüme gidelim dedin de, mazot mu yok dedik.
* Çekemeyen anten taksın. Hatalarımız aramızda kalsın.
* Maşallah * Sarsıldım ama yıkılmadım.
* Güvendiğim dağlara kar yağdıranlar, hazırlanın kaymaya geliyorum.
* Sana gelmediğim gün, mazota gittiğim gündür gülüm.
* Sollama beni, mahçup ederim seni!
* Kamyoncu dediler, kız vermediler * DurɑkIɑrdɑ hɑyɑIin, şɑrkıIɑrdɑ seni dinIerim.
* Kamyonum çeker 10 ton, gönlüm çeker Paris Hilton.
* Dünya dikenli bir hayat, sevenlerde mi kabahat?
* Öyle bir gecede gel ki, unutmak ve unutulmak mümkün olmasın.
* Aşkın bana hız verir, yağmur çamur vız gelir.
* Hatunlar geçer teker teker. Ah şu kamyon, benden neler çeker.
* İster kıro de ister maganda, ama paranın kralı bende.
* Şeker tatlı olabilir, senin kadar değil. Herkes seni sevebilir, benim kadar değil.
* Ela gözlümün nazına, hastayım fordun ara gazına.
* Hayvan açken, insan tokken kudurur.
* Ölürüm sana * Senin gözlerin varsa, benim sözlerim var.
* İnat etme gökyüzü, benim kadar ağlayamazsın.
* Beni takip etme güzelim, ben de yanlış yoldayım.
* Dikiz ɑynɑmdɑ kɑIdı gözIerin güzeIim.
* O gözlerin var ya! Benim olacaksın delikanlıca.
* Önüne gelene sellektör yapma cici kız, akün biter vurdurmaya mahkum olursun.
* Sağlam şoför kalmaz rampada, Müslüm Baba sığmaz ipod’a.
* Ömur biter, yollar bitmez.
* O şimdi asker * Kızlar bana bakar, ben ise yola.
* Sensiz olmuyor.
* Toz kaldırma.
* Aşıksan vur saza, şöförsen bas gaza.
* Geceler seni düşündüğüm kadar uzun olsaydı, dünya bir daha güneş yüzü görmezdi.
* minibüsüm süper gider yolda, herkez Kullanışıma Hasta.
* Hayal Gözlüm * Bu dünyada sakın sevme, seversen ihanet etme, ihanet edenleri ise asla affetme!
* Sürüşüme yollar, duruşuma kızlar hasta.
* Kıskananlar çatlasın.
* Duruşuma kızlar, gidişime yollar hasta.
* Karşılıksız sevenler * Memleket nire?
* Sol şeritlerin şahıyım, yolların padişahıyım.
* Güzelin nazına, Ford'un ara gazına hastayım.
* Dünyada man, ahirette iman.
* Bana öyle melun melun bakma güzelim, biliyorum birazdan sen de ineceksin.
* Sevdim Birkere Seni, Şöförüm üzmem Seni.
* Bu dünyayı güzel olduğu için değil, içinde sen olduğun için seviyorum.
* Rahmetli de sollardı.
* Şehir içi Benim Hattım, uzak Dur pataklarım.
* Hatasız dost arama, yalnız kalırsın.
* Aklın ben de kalmasın.
* Alırsın Ford, olursun Lord.
* Biri, kibrit. Diğeri, mum. Yakanda biter. Yananda biter.
* Taksitle aldık.
* Gece Kuşu * Adımı avcuna yaz, hatırladıkça yalarsın.
* Sahip olduğum herşeydin, herşeyimi alıp gittin.
* Duanla doğmadım ki, bedduanla öleyim.
* Varlığımda kıymetimi bilmeyeni, yokluğumla terbiye ederim.
* Uzaktan severim, ruhun bile duymaz.
* Sevenler ölmez.
* Huzur islamda.
* Benden sana bir akıl, aklın varsa tek takıl.
* Gidişime yollar, bakışıma kızlar hasta.