Home
Tüm Kategoriler
Popular
Komik Resimler
En İyi Fıkralar
En son şakalar
Nasrettin Hoca Fıkraları
+18 Fıkralar, Yaran artı 18 fıkralar
Avcı Fıkraları, Avcılık Fıkraları
Bayburt Fıkraları
Bektaşi Fıkraları
Belaltı Fıkraları
Büyük Fıkraları
Cimri Fıkraları
Çocuk Fıkraları, Çocuksu Fıkralar
Çorum Fıkraları
Deli Fıkraları
Dini Fıkralar
Doktor Fıkraları
Dursun Fıkraları
Duvar Yazıları
Elazığ Fıkraları
Erkek Fıkraları
Erzurum Fıkraları
Evlilik Fıkraları
Fıkra Gibi Komik Olaylar
Hayvan Fıkraları, Hayvanlar Alemi
İngiliz Alman Türk
Ingiliz-alman-turk-fikralari
Kadın Erkek Fıkraları
Kadın Fıkraları
Kamyon Yazıları
Kapak Edici Fıkralar
Karadeniz Fıkraları
Karı Koca Fıkraları
Kayseri Fıkraları, Kayserili Fıkraları
Kısa Fıkralar
Komik Hikayeler
Komik Sözler
Köylü Fıkraları
Kurban Fıkraları
Mardin Fıkraları
Matematik Fıkraları
Meslek Fıkraları
Mühendis Fıkraları
Nam-ı Kemal Fıkraları
Okul fıkraları
Polisler hakkında fıkralar
Politika Fıkraları, Politik Fıkralar
Ramazan Fıkraları
Sarhoş Fıkraları
Sarışın fıkraları
Savaş ve asker fıkraları
Seçim Fıkraları
Sekreter Fıkraları
Şoför Fıkraları
Soğuk Espiriler
Spor Fıkraları
Tarih Fıkraları
Temel Fıkraları
Trakya Fıkraları
Ünlülerden Fıkralar
Chuck Norris fıkraları
Futbol fıkraları
Kaynana fıkraları
Yahudiler hakkında fıkralar
Вицове за храната
Food Jokes
Essen Witze, Essenwitze, Essen...
Chistes y anecdotas de Comidas
Анекдоты про еду
Blagues sur la nourriture
Barzellette sulla cucina, Barz...
Ανέκδοτα για Φαγητά
Вицови за храна
Türkçe
Анекдоти на тему "Їжа"
Piadas de Comida
Dowcipy o Jedzeniu
Mathumor
Eten moppen, Voeding moppen
Vittigheder og jokes om Mad og...
Matvitser
Ruokavitsit
Ételekről Szóló Viccek
Glume despre Mâncare
Vtipy o Jídle
Anekdotai apie Maistą
Joki par Ēdienu
Vicevi o Hrani
My Jokes
Edit Profile
Logout
En son şakalar
Yemek Fıkraları
Yemek Fıkraları
Add a joke
En son şakalar
En İyi Fıkralar
Laz takasının içinde oturmaktadır ve Allah'a yalvarmaktadır:
- Allahum bucün tuttuğum ilk paluğu bir fakire vereceğum, der.
Laz oltasını atar ve bir de ne görsün! Kocaman bir balık Laz:
- Haçan hiç puda fakire verulurmu da! der. Balık hemen bir çırpınışla oltanın ucundan kurtulur ve Laz:
- Allahum ben şakacuktan demuştum da! der.
0
0
4
Bir gün Temel balığa çıkar. İyi bir avdan sonra bir tekne balık tutar. Birden hava patlar ve çok büyük bir fırtına çıkar.
Temel dua etmeye başlar. "Allah'ım beni bu fırtınadan kurtarırsan bütün bu balıkları fakirlere dağıtacağım" der içinden.
0
0
4
Temel bir gün balığa çıkar
Ama saatler geçer hala bir balık bile tutamamıştır
Daha sonra temel.
- Uy ilk tutacağım palığu fakirlere vereceğim daaa
Der ve hemen oltasına bir balık takılır
Temel heyecanla balığı çeker
Bir de ne görsün kocaman bir balık
Temel:
- Uy bu palık hiç fakirlere verilir mi daa der
Ve balık küpeşten denize düşer
Temel şaşkınlıkla:
- Uy allahum sende hiç şakadan anlamiysun da der
0
0
4
Vakti zamanında çok zengin bir adam bir türlü mutlu olamıyormuş. bir gün bir arkadaşı şöyle bir tavsiyede bulunmuş; "evi arabayı her şeyi sat. tibet’e giт. orada bir guru var. o sana mutluluğun anahtarını verecektir."
Adam kabul etmiş. her şeyi satıp tibet’teki tapınağa gitmiş. guru’ya tapınağa katılmak istediğini söylemiş. guru adamı "bak buradaki şartlar çok zordur. ayrıca tapınaktakilerin senelik sadece tek bir tane cümle söyleme hakkı vardır. onun dışında kimse konuşamaz." diye uyarmış.
Adam bu şartı da kabul etmiş. bir yıl boyunca çalışmış ibadet etmiş ve hiç konuşmamış. konuşma sırası kendisine geldiğinde guru’nun huzuruna çıkıp tek cümlelik hakkını "yataklar çok sert" diyerek kullanmış. guru hiç ses etmemiş. ertesi sene adama tekrar sıra gelmiş, bu sefer "yemekler çok kötü" demiş. guru yine susmuş. ertesi sene adam gelip "sıcak su akmıyor" demiş. guru çileden çıkmış. başlamış bağırmaya "yeter ulan. üç senedir dır dır dır.. kafamın etini yedin. siktir giт!"
0
0
4
Karı-koca fare, mahzende oturuyorlardı. Birden kulaklarına bir şıpırtı sesi geldi. Erkek gitti baktı; delik fıçılardan birinden şarap damlıyordu. Hemen çağırdı dişisini. Geçtiler damlaların başına bir güzel çektiler kafayı. Alkolün etkisiyle coşan dişi fare, erkeğin yanına yaklaştı. Erkek hiç oralı değildi ve merdivenlere doğru yürüyordu. Dişi fare seslendi :
- Sevgilim, nereye gidiyorsun?Gelsen de tatlı tatlı sevişsek olmaz mı?
- Hadi yahu, dedi erkek. Sana kim bakar! Ben şimdi kedinin hakkından gelmeye gidiyorum!..
0
0
4
Temel bir gün bir hayvanat bahçesine gitmiş. Akvaryumların yanında birini görmüş. Adam elini akvaryumun neresine götürse balık da takip ediyormuş. Temel sormuş:
- Ula bu nası oliyi?
Adam:
- Her zaman daha zeki olan yaratıklar kendinden daha az zeki olanları yönetebilirler demiş. Adam oradan uzaklaşmış. Bir kaç dakika sonra geldiğinde bir de ne görsün? Temel kafasını akvaryuma sokmuş ağzını balıklar gibi bir açıp bir kapatıyor.
0
0
4
Sabahın erken saatinde avdan dönen Temel, kayığını kıyıya çektikten sonra balıkçı kahvesine doğru yürür.
Kahvedekiler yalnızca sağ ayağı dizine kadar ıslak olan Temel`e sorarlar :
- Ula, balık vuriy mi?
Temel :
- Yok yahu ne gezer.
- Madem baluk vurmayi ayağın niye dizine kadar islandi.
Temel küçümseyerek yanıtlar :
- Uşağum, haçan denizde sigara içeyrim. İzmariti suya atınca basıpta söndirmeyecek miyum oni?
0
0
4
Adanali Cemal, Kayserili Kemal ve Temel bu uc arkadas Bogaz Koprusunde tamir yapiyorlarmis ve karilarida bunlara yemeleri icin
Bir seyler hazirliyormus. Ama hep ayni seyler. Kayserili yemek torbasini aciyor pastirmali ekmek. Adanali aciyor kofte ekmek.
Temel aciyor ekmek arasi hamsi. Bu hep boyle devam ediyormus. Neyse gunlerden birgun bunlarin canina tak etmis ve demisler
Yine ayni seyleri hazirladilarsa kendimizi kopruden atalim. Adanali bakmis ekmege kofteli hop assaga atlamis,Kayserilininki de
Pastirmali,oda atlamis asagi. Temel bakmis hamsili, o da dayanamamis ve atlamis. Bunlarin evlerinde de agit yakiliyormus.
Adanalinin karisi:
- Vah zavalli kocacigim kofte ekmegi ne сок severdi hep kendi ellerimle hazirlardim.
Kayserili -Vah zavalli kocacigim pastirmali ekmegi ne сок severdi hep kendi ellerimle hazirlardim
Karadenizli ise -Vah zavalli kocacigim hamsi ekmegi ne сок severdi her sabah kalkip kendi hazirlardi..
0
0
4
Hepsi de birbirinden iddiali 3 genetik uzmani, yeni buluslarini
Karsilastiriyorlar. Hayvanlar konusunda uzman olan birincisi anlatiyor.
"Inek ve tavuk genlerinden harikulade yeni bir hayvan meydana getirdim.
Hem süt veriyor hem yumurtluyor, eti kirmizi et tadinda ama beyaz et kadar
Faydali, bence bu yüzyilin bulusu. Insanlara istedikleri kadar saglikli
Et, süt, yumurta yedirecegim"
Böcek genetigi uzmani çalismasini açikliyor. "Ari ile bok böcegi genlerini karistirdim. Yeni türümüz pisliklerden bal yapiyor. Hem bol miktarda hem de inanilmaz kaliteli bal imkanina kavusmus bulunuyoruz. Insanlik için çok faydali bir gelisme sagladim". Genel genetikçi Dr. Temel iki meslektasina bakiyor. "Valla ben de karpuzla karafatma genlerini birlestirdim. Simdi karpuzu kesiyorsun, bütün çekirdekler yürüyüp gidiyor.."
0
0
4
Fikra gibi bir gercek hikaye.
Istanbul Çemberlitas’da 20 elamanli bir kuyumcu atölyesi isleten bir isverenim. Geçen yaz gece mesailerimiz bir hayli çoktu, benim öyküm yemekle ilgili.
Elemanlarima rizeli çok sevdigimiz büfeci arkadasimizdan sosisli patades söylüyorduk ama gel gelelim elemanlarimiz patadesin içinden hamam böceginin çiktigini söylediler.
Ben büfeci arkadasi çagrip ikaz ettim.
Bir gün sonra tekrar ayni yigecegi ayni büfecimize söyledim.
On dakka sonra elemanlarimdan bir tanesi elinde patades kizartmasiyla bana geldi ve içinde kizartma olmus hamam böcegine rastladim.
Hemen yanima büfeciyi çagirdim ve sordum ne is büfecinin cevabi:
- "Abi kusura bakma o kadar temizlemistim gene de kalmis ha!"
0
0
4
Karadeniz kiyisindaki temelin oteline tam pansiyon kalmaya gelen istanbullu turist iki gun sonra feryadi basmis:
- Seyahat acentasi bizi buraya yollarken "yemekte serbest secim" diye yolladi. Oysa iki gundur yemeklerde hamsiden baska birsey yok. Nerede serbest secim?
- Temel aciklamis:
- İster yersiniz ister yemezsiniz. iste size serbest seçim..
0
0
4
Temel ile dursun istanbula yeni gelmişlerdir.
Iş bulamamaları nedeniyle, karınlarını doyurmak için köprü üzerinden haliçin kirli sularında balık tutmaya başlarlar.
Temel atar oltasını kısa bir süre sonra çeker kı eski bir postal.
Dursun da atar oltasını kısa bır süre sonra oda çeker bakar ki
Eski bir gömlek.
Temel bir daha atar oltasını, kısa bir süre sonra çeker ki bu defa kücük bır tava bunun üzerıne bağırır dursun hemen tüyelim burdan galiba aşağıda birileri oturuyooooo
0
0
4
Kafasını Unutmasın Akşehir'in zenginlerinden birinin köşküne ziyarete gelen Hocayı kapıda karşılayan hizmetçi efendisinin evde olmadığı konusunda diretince Hoca:
- Efendine söyle bir daha evden çıkarken ikinci kattaki pencerenin kenarında kafasını unutmasın!
Yemek Nasrettin Hoca, bir köyde vaaz veriyormuş. Laf arasında Hazreti İsa'nın göğün dördüncü katında olduğunu söylemiş... Vaazdan sonra, bir kadın Hoca'ya yanaşmış:
- "Hazreti İsa, orada ne yer, ne içer?" demiş.
Hocanın tepesi atmış :
- "Ey hatun, köyünüze geleli şunca zaman oldu, benim ne yiyip, içtiğimi sormazsın da, Allah'ın peygamberini sorarsın!"
0
0
4
Birgün bir balık suda yüzüyormus boğularak ölmüş.
Oradan geçen adı Hamza ilan birisi onu görmüş.
Bunu gömeyim demiş çünkü kendisinin lakabı da balıkmıs.
Kendisi balığim diye onu toprağa gomdugunde kendisinde gormus.
0
0
4
Bir gün bir çocuk eve geldiğinde karnı çok acıkmış haldeymiş.
Hemen ayakkabılarını çıkartınca annee benim karnım çok acıktı demiş.
Anne ne yemeği yaptın demiş anneside çooook yemek yaptım demiş.
Çocuk çok merak ederek sormuş aneside PİLAV demiş
0
0
4
Cenaze töreni kalabalıktı. Avludakilerden biri sordu:
“Afedersiniz, tabutun üstünde niçin bir olta duruyor? Ölen bir balıkçı mıydı?”
“Yok canım! Balıkçı falan değil, ev kadınıydı. Olta ise kocasına ait. Hobisi balık tutmaktır. Cenazeden sonra balığa gidecek de, oltayı eğretiden koymuş…”
0
0
4
Bir gün bir Deli duvara oturarak elindeki oltayı da sokağa sarkıtmış.
Yoldan geçenler hayret ederek soruyorlar Sen orada balıkmı tuttugunu sanıyorsun?
Hayır diyor Deli ne balığı ben alık tutuyorum Tutabiliomusunun bari?
Seninle birlikde 28 oldu
0
0
4
Bektaşi kırlarda dolaşırken yorulmuş. Dinlemek için bir ağacın altına oturmuş. Koyu, yeşil gölgesine serilmiş ağacın. Yanına düşen meyvelerinden birkaçını atmış ağzına…
Dişlemiş, ağzı kavrulmuş.
“Hay Allah kahretsin!” diye tükürmüş.
Biraz öteden durumu gören softa;
- “Zındık, o zeytindir. Allah, kitabında över.” demiş.
- “Hey Büyük Allah’ım, kitabını almadan önce bir tadına bakaydın ya şunun” demiş.
0
0
4
Önceki Sayfa
Sonraki Sayfa