• Home
  • Tüm Kategoriler
  • Popular
  • Komik Resimler
  • En İyi Fıkralar
  • En son şakalar
  • Nasrettin Hoca Fıkraları
  • +18 Fıkralar, Yaran artı 18 fıkralar
  • Avcı Fıkraları, Avcılık Fıkraları
  • Bayburt Fıkraları
  • Bektaşi Fıkraları
  • Belaltı Fıkraları
  • Büyük Fıkraları
  • Cimri Fıkraları
  • Çocuk Fıkraları, Çocuksu Fıkralar
  • Çorum Fıkraları
  • Deli Fıkraları
  • Dini Fıkralar
  • Doktor Fıkraları
  • Dursun Fıkraları
  • Duvar Yazıları
  • Elazığ Fıkraları
  • Erkek Fıkraları
  • Erzurum Fıkraları
  • Evlilik Fıkraları
  • Fıkra Gibi Komik Olaylar
  • Hayvan Fıkraları, Hayvanlar Alemi
  • İngiliz Alman Türk
  • Ingiliz-alman-turk-fikralari
  • Kadın Erkek Fıkraları
  • Kadın Fıkraları
  • Kamyon Yazıları
  • Kapak Edici Fıkralar
  • Karadeniz Fıkraları
  • Karı Koca Fıkraları
  • Kayseri Fıkraları, Kayserili Fıkraları
  • Kısa Fıkralar
  • Komik Hikayeler
  • Komik Sözler
  • Köylü Fıkraları
  • Kurban Fıkraları
  • Mardin Fıkraları
  • Matematik Fıkraları
  • Meslek Fıkraları
  • Mühendis Fıkraları
  • Nam-ı Kemal Fıkraları
  • Okul fıkraları
  • Polisler hakkında fıkralar
  • Politika Fıkraları, Politik Fıkralar
  • Ramazan Fıkraları
  • Sarhoş Fıkraları
  • Sarışın fıkraları
  • Savaş ve asker fıkraları
  • Seçim Fıkraları
  • Sekreter Fıkraları
  • Şoför Fıkraları
  • Soğuk Espiriler
  • Spor Fıkraları
  • Tarih Fıkraları
  • Temel Fıkraları
  • Trakya Fıkraları
  • Ünlülerden Fıkralar
  • Chuck Norris fıkraları
  • Futbol fıkraları
  • Kaynana fıkraları
  • Yahudiler hakkında fıkralar
Вицове за училището School jokes, Teacher Jokes Witze über die Schule Chistes sobre la escuela Анекдоты про Школу Blague sur l'école Barzellette sulla Scuola Ανέκδοτα για το σχολείο Вицеви за училиштето Türkçe Анекдоти про Школу Piadas sobre a escola Żarty o szkole Skämt om skolan Grappen over school Vittigheder om skolen Vitser om skolen Kouluvitsit Iskolai viccek Glume despre şcoală Vtipy o škole Anekdotai apie mokyklą Joki par skolu Vicevi o školi
My Jokes Edit Profile Logout
  1. En son şakalar
  2. Okul fıkraları

Okul fıkraları

Add a joke En son şakalar En İyi Fıkralar
Kayserilinin biri ilahiyat okumak için Mısır'a EL-Ezher Üniversitesine gitmiş. Yedi senelik okulu memleketine hasret kaldığı için, altı sene sonra bırakmak istemiş. Hocası buna üzülmüş ve ona:
- "Oğlum gel, bir sene daha oku da, İslam'da Siyaseti öğren." demiş.
Kayserili ısrar etmiş ve:
- "Bana Siyaset miyaset lazım değil" demiş.
Kayserili, köyüne geldikten sonra camiye gitmiş ve hocanın vaazını dinlemeye başlamış. Duydukları öğrendiklerinin tam tersiymiş. Hoca kafirlerden dinsizlerden bahsediyormuş ki, bizim Kayserili ayağa kalkmış ve hocaya:
- "Hocam anlattıklarınızın hepsi yanlış." demiş.
Bunun üzerine hoca:
- "Aha kafirin teki de bu." demiş.
Bunun üzerine bütün cemaat bizim Kayserilinin üstüne yürümüş.
Canını zor kurtaran Kayserili, hemen Mısır'a geri dönüp başından geçenleri hocasına anlatmış ve son senesini de okuyup, tekrar köyüne dönmüş. Yine Camiye girmiş ve aynı Hocayı dinlemeye başlamış. Bir müddet sonra ayağa kalkmış ve:
- "Hocam, kusura bakmayın. Geçen sene size karşı çok büyük bir hata yaptım. Mısır'da hocamla konuştum ve siz haklıymışsınız. Hatta, sizden bir kıl koparan, Cennete gidecekmiş." deyince bütün cemaat ayağa kalkıp, hocanın üstüne yürümüşler.
1
1
4
Onu ilk kez orta 2'de görmüştüm. Gerçekten çok güzeldi. Dümdüz saçları, ela gözleri vardı. İçimde acayip birşey hissetmiştim. Ama o bana sadece bakmıştı. Benim sanki dünyam yıkılmıştı. Sonraki günler gene okulda onu görüyordum. Ama o bana sadece bakıyordu. Onu düşünerek bütün yılı geçirmiştim. Son sınıftaydım. Okulun ilk günüydü. Herkes birbiriyle selamlaşıyordu. Ben biraz geç gitmiştim. Zaten okulun ilk günüydü. Gene onu görmüştüm. Çok güzeldi. Daha bir güzel olmuştu.
1
0
4
Afacanlığıyla ünlü Cenk karnesini arkasına saklayarak babasına yaklaştı:
- Babacığım sana iki haberim var; biri iyi, biri kötü.
- Önce iyi haberi söyle bakalım.
Cenk:
- Bu dönem karnemde hiç zayıf not yok.
Babası:
- Aferin oğluma, peki kötü haber ne?
- Biraz önce söylediklerim yalandı.
1
0
4

Benim çaldiğim davulu bir daha hiçbir kimse çalamaz..
Öğretmenliğe yeni başladığım, Anadolu'nun bir ilçesinde, öğrencilerim bana bir "çalgı çalabilir misiniz?" diye sordular.
Aslında böyle bir yeteneğim yoktu. Ama ben espri olsun diye, "çok ustaca davul çalarım" dedim.
Aradan bir zaman geçti. Dönem sonuna doğru, bir öğrenci velisi büyük oğlunun düğününe köyüne davet etti.
Yedik içtik... Sabaha doğru kafalarımız kıyak.
Düğün sahibi, öğrenci velisi, yanıma gelerek, davulu elime verdi.
- Buyur, öğretmenim. Çok ustaca davul çalıyormuşsunuz. Siz çalın, biz coşalım, dedi.
Ben her ne istemediysem de çok ısrar ettiler. Ben de mecburen davulu boynuma astım.
Tokmağını salladım, salladım... var gücümle davula vurdum.
Vurdum ama, tokmak davulun öbür tarafından çıktı.
Yani davulu patlattım.
Herkes şaşırdı. Davulcu dahil hiç bir kimse bir şey söylemedi.
Ben size söylemiştim, Benim çaldığım davulu bir daha hiçbir kişi çalamaz.
Çalabilecek olan varsa..... Çalsın... dedim.
1
0
4
Öğretmen sınıftaki öğrencilerinden Kadir'e sordu:
- Evladım, I. Murad hangi savaşta ölmüştür?
Kadir düşünür taşınır ama bir türlü aklına gelmez ve şöyle der:
- Katıldığı en son savaşta ölmüştür öğretmenim.
1
0
4
Okulun birinde öğretmen ders işlerken Okan'a sorar:
- İngiltere nerededir?
Okan:
- Bilmiyorum öğretmenim!
Öğretmen:
- Bilmiyorsan eve gittiğinde evdekilere sor, yarın tekrar soracağım.
Okan evine gelir ve babasına sorar.
- Baba İngiltere nerede?
- Tam olarak nerede ben de bilmiyorum, ama çok uzakta olamaz, çünkü bizim şirkette iki tane İngiliz çalışıyor, ikisi de işe yürüyerek geliyor.
1
0
4
Sınıfa giren öğretmen sordu:
- Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u ne zaman fethetti?
Çocuklar değişik cevap verdilerse de öğretmen "hayır hayır!" diye baş salladı. En sonunda da:
- Zamanı gelince, cevabını verdi. Arkasından:
- İstanbul fethedilirken toplar nerelere yerleştirildi?
Yine çocuklar cevap verdiler, surlara dediler, burçlara dediler ama yine cevabı bulamadılar. Öğretmen cevabı açıkladı:
- Muhtelif yerlere...
Öğretmen yine sordu:
- Fatih İstanbul'u fethederken topları ne zaman patlattı?
Çocuklar diğer sorularda olduğu gibi bu soruyu da cevaplayamayınca cevabı vermek yine öğretmene düştü:
- Tam zamanında...
1
0
4
- Hoş geldin kızım -Hoşgelmedim baba - Ne oldu karadenizde gemilerinmi battı yoksa !
- Hayır - ne oldu - 1 ders yazdığım şiiri öğretmenim asmadı - ne nısıl olur - Ya size ellibin defa şu çöplerinizi etrafa atmayın dedim - Anne duuuuuuuuur - o benim şiirim - niye bukadar buruşuk bi kağıt bu - Anne ne kadar emek verdiğim burdan belli oluyo işte - kızım şu kağıdı verde bi okuyayim - yok benim iyice gözlerim bozuldu kızım sende biraz düzgün yassaydınya neyse sen oku bari -Sabahları yemedim çünkü seni düşündün öğlenleri yemedim çünkü seni düşündüm akşamlar yatmadım çünkü açıktım canım arkadaaşım - baba = bana bu şiir çok tanıdık geliyo ama çıkaramadım Anne = bana da geliyo - şey baba ben bu şiiri senin anneme yazdığım mektuplardan baktı 1 derste hatırlamak zor oldu ama olsun baba yarım okula gelçeksin dimi - Baba = şimdi aklıma geldi benim yarın önemli bi toplantım var hem öğretmede haklı her öğrencinin şiirini asamaz - Ya baba
1
0
4
Öğretmeni Temel'e sordu:
- Söyle bakalım Temel... Amerika'da saatler Avrupa'ya göre neden 5 saat geridir?
Temel cevabı bilmese de yine hazır cevaplılığını konuşturur:
- Amerika daha geç keşfedildi da ondan öğretmenum.
1
0
4
Toto vient de passer un examen, à l
Sınavdan çıkıp eve gelen Temel'e babası sordu:
- Uşağum nasi geçti, sorular zor miydi?
Temel omzunu silkti ve aklındaki cevabı verdi:
- Yok babacuğum, sorular kolaydi ama cevaplari çok zor idi.
1
0
4
Öğretmen ödevleri kontrol ediyordu. Ödevlerine pek özenmeyen bir öğrencinin defterine bakıp:
- Senin işin yaş... dedi.
Öğrenci hemen kendini savunmaya başladı;
- Ne biçim mürekkepse bir türlü kurumadı öğretmenim.
1
0
4
Bir lisedeki coğrafya dersinde öğretmen sordu:
- İstanbul'dan gemiye bindiniz, Antalya'ya gidiyorsunuz. Hangi kıyı şehirlerinden geçersiniz?
Dursun da saymaya başladı:
- İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale, Ayvaluk, İzmir... İzmir...
Dursun İzmir'den ötesini bilmediği için sustu. Öğretmen hâliyle sorar:
- Evet, niye sustun evladım?
Arkadan Temel atılır.
- Gemi, İzmir'de batti öğretmenum.
1
0
4

Okulda ders saati gelince sınıfına giren öğretmen, sınıfın çok gürültülü olduğunu görür. Hemen sınıfı susturur ve öğrencilere neden sınıfın bu kadar gürültülü olduğunu sorar. Öğrenciler sokakta bir köpek bulduklarını ve en büyük yalanı söyleyene bu köpeğin verileceğini söylerler. Hoca çocuklara dönerek;
- Çocuklar, yaptığınız ne kadar ayıp! Ben sizin yaşınızdayken asla yalan söylemezdim.
Çocuklar hep bir ağızdan:
- Öğretmenim köpek sizin hakkınız, siz kazandınız
1
0
4
Anne çocuğunun derslerinin çok zayıf olduğunu öğrenince okula gidip çocuğunun öğretmenleriyle konuşup sınıfı geçmesi için uğraşmaya başlar.
- Çocuğumun sınıfı geçmesi için yapılacak hiçbir şey yok mu?
- Yok! Onun notlarıyla aslında 5 öğrenci daha sınıfta kalır.
1
0
4
Bir okulda kimya dersinde geçme notu yüzde elliydi. Bir çocuk bu notu tutturmak için şaşmaz bir sistem bulduğunu iddia ediyordu. Sınavda, her sorunun cevabını işaretlemeden önce elindeki parayı havaya fırlatıyor ve yakaladıktan sonra cevabı hiç düşünmeden işaretliyordu.
Ertesi gün kendinden emin bir şekilde profesöre giderek, notunu öğrenmek istediğini söyledi. Profesör çocuğa baktı ve "Ha sen misin?" dedi.
Sonra cebinden para çıkarıp havaya fırlattı ve "Kaldın!" dedi.
1
0
4
Türkçe dersinde öğretmen Temele içinde "bukalemun" geçen bir cümle söylemesini istemiş.
Temel bir süre düşündükten sonra şöyle cevap vermiş;
- Ha bukalemun burda ne işi vardur
1
0
4
Okuldan gelen 3. sınıf öğrencisi Aleyna'nın babası sorar:
- Güzel kızım, sınıftaki durumun nasıl?
Aleyna babasına cevap verir:
- Sınıftaki durumum çok iyi babacığım, yerim pencere kenarı!
1
0
4
- Извиках Ви в училище, защото синът ви не може да се концентрира в моите часове. - A fia nem tud az iskolába koncentrálni. - Elnézést mit is mondott. Din son virker meget ukoncentreret i timerne! Undskyld! Hvad sagde du? Wezwalam pana dlatego, gdyz panski syn jest rozkojarzony na moich lekcjach ... Przepraszam, co pani mówila? Bo nie slyszalem ... Mijnheer, uw zoon is erg afgeleid in de klas. Sorry, wat zei U ? Eu chamei-o à escola para lhe dizer que o seu filho não se consegue concentrar. Desculpe, pode repetir? ... a wiec ma Pan problem ze wzwodem? Juz nie... Señor, lo mandé llamar porque últimamente su hijo está muy distraído en clase. Perdón maestra, me puede repetir lo que dijo, no la escuché
Sizi okula çağırdım çünkü oğlunuzun derste dikkati dağılıyor. Pardon, ne dediniz?
1
0
4
  • Önceki Sayfa
  • Sonraki Sayfa

Privacy and Policy Contact Us