Ahmet Bey 97'sinde. Hüseyin Bey ise 92'sine erişmiş. Yıllardır dostlukları devam etmekte.
Bir gün Ahmet Bey Hüseyin Bey'in evinde yemeğe davet edilmiş.
Dikkatini çekmiş, Hüseyin Bey karısına hitap ederken "gülüm", "hayatim", "balım", "tatlım', "şekerim", "sevgilim", "rûhum", gibi laflar kullanıyor. Bir ara karısı mutfaktayken yine, "bir tanem, nerelerdesin, yemeğin soğuyacak" demiş. Ahmet Bey dayanamamış:
- Yahu dikkat ediyorum, karına ne iltifatlı laflar ediyorsun... ballar, şekerler... Bunca seneden sonra olacak şey değil, bravo sana, demiş. Hüseyin Bey şöyle bir arkasını dönüp karısının hâlâ mutfakta olduğundan emin olduktan sonra:
- Sorma birader demiş. Ne balı şekeri, 10 yıl oluyor bizim hâtunun adını unuttum. Bir türlü çıkaramıyorum.
Benzin istasyonunun önünde bir afiş:
"Depoyu dolduran lotaryada tutturursa bedava sекs kazanıyor." İki kafadar benzinciye "Doldur depoyu"
Der, sonra bedava sекs için lotaryaya talip olur... Benzinci sorar:
- "Kafamdan bir sayı tuttum, bilirseniz bedava sекs..."
"Üç" derler...
Benzinci, "Bilemediniz, ben beş tutmuştum." Bir hafta sonra iki kafadar yine gelir, depo yine doldurulur, yine lotarya... Bizimkiler "Yedi" der.
Benzinci "Olmadı, ben altı tutmuştum". Üç gün sora yine depoyu doldururlar, yine lotarya... "Iki" derler, benzinci "Bir" der. Kafadarlardan biri arkadaşına açılır:
"Yahu bu bizi kandırıyor galiba, hep başka rakam söylüyor. Hile yapmasın?"
Diğeri cevap verir:
"Yok canım kızkardeşim arka arkaya iki kere kazandı."