Hafta sonunu hem dinlenmek, hem spor yapmak icin planlayan genc kari-koca,kentten hayli uzaktaki golf kulubune gitmisler.. Genc kadin тора bir cakmis.. Sangir.. Agaclarin arasindaki bir koy kulubesinin cami paramparca.. Ozur dilemek icin kosarak gitmisler..
Kirik camin arkasinda, odanin ortasinda golf topu, topun yaninda kirik bir sise.. Sisenin yaninda Brad Pitt mi desem, Banderas mi, bir yakisikli..
"Ozur dileriz, tazmin ederiz" derken kari koca, delikanli bir isaretle onlari susturmus.
"Ne ozuru, asil ben size tesekkur borcluyum" diye.. Kari koca saskin saskin bakarken anlatmis..
"Ben cinim.. Tam 3 bin yildir bu sisenin icinde hapistim. Sizin topunuz siseyi kirdi, beni kurtardi. Simdi ikiniz de benden bir sey dileyin.. Aynen yapacagim. Yalniz dileklerinizin yerine gelmesi, benim dilegimi de sizin kabul etmenize bagli.. Yani iki sizden bir benden.."
"Peki" diye atlamis, koca sevincle..
"Bankada 10 milyon dolarim olsun.."
"Oldu" demis, cin.. Kadina donmus..
"Ya siz.."
"Sehrin en guzel villasi benim evim olsun. Saraylar gibi..
Hizmetcileri,usaklari, bahcivanlari ile.."
"Oldu" demis cin.. "Simdi sira bende.. Ne olur garip bulmayin.. Uc bin yil bu sisenin icinde.. Oyle ozledim ki.. Bu genc ve guzel kadinla bir kez sevismek istiyorum, bu dunyadan kaybolup cinler dunyasina gitmeden once.."
Genc kadin yakisikliya icten icten bakarken, koca once kizar gibi olmus,sonra dusunmus.. "Bu cin.. Yokolup gidecek. Kimse de bilmeyecek. Bankada 10 milyon dolar, 10 milyon dolarlik da bir saray.. Bu firsat kacirilir mi?.."
Cinle kadin, yan odaya gecmisler.. Kendilerini yataga atmislar.. Tam 2 saat suren bir unutulmaz seans.. Sonunda kadin giyinirken, cin sormus..
"Kocaniz kac yasinda?.."
"Otuzbes" demis kadin.. "Niye sordunuz?.."
"Bu devirde, bu yasa gelmis, hala cinlere inaniyor da.."
Adamin biri, yeni acilan luks buyuk magazaya gitmis, satici kiza yaklasmis.
* "Bir kravat almak istiyorum.."
Satici kiz son derece sirin bir tavirla:
* "Beyefendi, bizde musteriyi memnun etmek esastir. Kravat ipekli mi olacak yunlu mu?"
* "Ipekli.."
* "O zaman lutfen birkat yukari buyrun, ipekli kravatlar bir kat yukarida.."
Adam bir kat yukari cikmis, baska bir satici kiz..
* "Ben ipekli bir kravat almak istiyorum."
* "Beyefendi, kravat duz mu olacak, desenli mi?"
* "Desenli.."
* "Bizde musteriyi memnun etmek esastir, desenli kravatlar bir kat yukarida, lutfen ust kata buyurun.." Adam bir kat daha cikmis. Yeni bir satici kiz..
* "Ben ipekli ve desenli bir kravat almak istiyorum.."
* "Desenler cizgili mi, cicekli mi olacak?"
* "Cizgili.."
* "Bizde musteriyi memnun etmek esastir, cizgili kravatlar bir kat yukarida, lutfen bir kat yukari buyurun.." Adam bir kat daha cikmis..
Cizgiler kalin mi, ince mi, bir kat yukari. Zemin acik mi, koyu mu, bir kat yukari derken 18. kata gelmis. Ofke ile satici kizin yakasina yapismis..
* "Ben ipekli, ince cizgili, zemini koyu, bir kravat istiyorum."
* "Kravati bu elbiseyle mi kullanacaksiniz?"
* "Hayir, evdeki elbisemle."
* "Beyefendi, bizde musteriyi memnun etmek esastir, bir uyumsuzluk olursa firmamizin prensiplerine ters duser, lutfen evden obur elbisenizi alir gelir misiniz?"
Adam buyuk bir ofkeyle asansore gitmis. O sirada asansorun kapisi acilmis, icinden gene сок sinirli bir adam cikmis. Bir elinde bir klozet kapagi, belden asagisi da ciplak:
* "Iste popom, iste evdeki tuvaletin klozet kapagi. Verecekseniz verin artik su tuvalet kagidini."
Ahmet Bey 97'sinde. Hüseyin Bey ise 92'sine erişmiş. Yıllardır dostlukları devam etmekte.
Bir gün Ahmet Bey Hüseyin Bey'in evinde yemeğe davet edilmiş.
Dikkatini çekmiş, Hüseyin Bey karısına hitap ederken "gülüm", "hayatim", "balım", "tatlım', "şekerim", "sevgilim", "rûhum", gibi laflar kullanıyor. Bir ara karısı mutfaktayken yine, "bir tanem, nerelerdesin, yemeğin soğuyacak" demiş. Ahmet Bey dayanamamış:
- Yahu dikkat ediyorum, karına ne iltifatlı laflar ediyorsun... ballar, şekerler... Bunca seneden sonra olacak şey değil, bravo sana, demiş. Hüseyin Bey şöyle bir arkasını dönüp karısının hâlâ mutfakta olduğundan emin olduktan sonra:
- Sorma birader demiş. Ne balı şekeri, 10 yıl oluyor bizim hâtunun adını unuttum. Bir türlü çıkaramıyorum.
Roger agir sartlar altinda calisan bir iscidir. Bos zamanlarini hep bowling ve voleybol oynayarak gecirmektedir. Karisi bu duruma uzulur ve bir hafta sonu onu striptiz kulubune goturmeye karar verir. O aksam beraberce kulube giderler. Kapidaki bodyguard, "Hey Roger! Seni gormek ne guzel!" der.
Karisi sasirir, "Daha once buraya gelmismiydin Roger?"
Roger, "Hayir hayir o adami bowlingten taniyorum..."
Iceri girerler ve bir masaya otururlar.
Garson gelir, "Iyi aksamlar Roger! Herzamanki gibi Cin tonik degil mi?"
Karisi, "Roger bana bak sen buraya daha once geldin degil mi?"
Hafif hafif ofkelenmeye baslayan karisini sakinlestirmek zordur.
Roger, "Ne alakasi var! Voleyboldan tanirim onu bir iki tek icmisligimiz var ordan yani..."
Karisi pek tatmin olmamistir ama susar. Derken stiriptizci hatunlardan biri masaya gelir, stritipzci, "Selam Roger! Yine ozel masa sovundan mi istersin?"
Roger boka batmistir... Karisi hisimla yerinden kalkar ve kulubu terk eder, Roger pesinden kosar, Kadin bir taksiye biner ve taksi kalkmadan Roger da yetisir, Karisi ofkeden patlayacak gibidir...
O sirada sofor arkaya doner ve soyle der, "Bu geceki сок suratsizmis Roger!"