Sakla samanı gelir zamanı.
" Şu anda gereksiz görülen bir şey, ileride gerekli olabileceği düşünülerek bir kenarda saklanmalı ve tasarruf edilmelidir. Sahip olduklarımızın değeri bilinmelidir. Gün gelir işimize yarar. "
Ayağını yorganına göre uzat.
“ Kazanç kadar harcama yapılmalıdır. Gelirinden çok harcama yapmaya kalkmamalıdır. Gelir ve giderler birbirine uyumlu olmalı, giderler gelirlere uydurulmalıdır. Tasarruf edilmelidir. "
Damlaya damla göl olur.
" Küçük birikimler bir araya gelince çok büyük miktarlara ulaşırlar. Küçük miktarların birikmesiyle büyük bir toplam sağlanır. Bu nedenle ufak tasarrufları dikkate almalı, bundan ne olacak dememelidir. "
Ak akçe kara gün içindir.
" İnsan iyi gününde parasını çarçur etmemeli, kötü gününü de düşünerek hareket etmelidir. Daha önce biriktirilen para sıkıntılı günlerde işe yarar. Bunun için tasarruf yapılmalıdır. Kısaca yerinde tasarruf, yerinde de harcama alışkanlığı kazanılmalıdır. "
Güvenme varlığa, düşersin darlığa.
" Tükenmeyecek varlık yoktur. Ne denli varlıklı olunursa olunsun, bir gün bu varlığın yokluğa dönüşebileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, sahip olunanlara güvenmemeli, eldeki malı har vurup, harman savurmamalı, tutumlu olmalıdır. "
Bol bol yiyen, bel bel bakar.
" Çokça ve geleceği düşünmeden, tasarruf etmeden harcayan, kazançsız kaldığı zaman acınacak duruma düşer. "
Çoğu zarar, azı karar.
" İyi ve kötü her şeyde belli bir ölçü vardır. Bu ölçü dışına çıkmamak her şeyde orta yolu bulmak ve tasarruflu davranmak gereklidir. "
İşten artmaz dişten artar.
" Tasarruf yapmak için aşırı harcamalar kısılmalı, bol bol yemekten sakınmalı, yemeğe fazla para harcamaktan kaçınmalıdır. Kazanç çok olsa da tutumlu davranarak tasarruf edilmeyince para biriktirilemez. "
Altını saklamak değil, kuruşu saklamak hünerdir.
" Tutumluluk değersiz görünen şeyleri değerlendirmekle olur. Tutumluluk, dağlar kadar paraları saklamak değil, kuruşları saklamanın önemli olduğudur. "
Akara kokara bakma çuvala girene bak.
" İyi, kötü, az çok deme; mal ve para biriktir. "
Dişinden tırnağından artırmak.
" Birikim yapmak için hayattan kısıtlamalara giderek tasarruf yapılabilir. "
Gençlikte taş taşı, kocalıkta ye aşı.
" Kişi gençliğinde çalışıp para biriktirmelidir ki, ihtiyarlığında çalışamadığı zaman, onunla rahat rahat geçinsin. "
Her çok, azdan olur.
" Çoğu elde etmek için azları biriktirmek gerekir. Zenginlik ve birikim her zaman az miktar kazançlarla olur. İlk zamanlarda gözümüze az gibi görünen değerler, belli bir müddet tasarruf edilip biriktirildiklerinde işe yarar hale gelirler. "
Su akarken testiyi doldurmalı.
" Hazır kazanıyor birikim yapabiliyorsak, kenara üç beş kuruş atarak biriktirmeliyiz. Kişi, fırsattan yararlanmalı; geliri bol olduğu zaman ilerisi için para biriktirmeye, mal mülk edinmeye bakmalıdır. "
1- Çamaşırlarınızı kalorifer petekleri üzerinde kurutmayın, bu odanın ısısını düşürür.
2- Aracınızın camları açık gitmesi size daha çok yakıt harcaması sağlar. Bunun için ihtiyacınız olmadığında camları kapatın.
3- Marketlerde çoklu ürünlerde bulunan indirimlere kanıp ihtiyacınızdan fazla ürün satın almayın.
4- Alacağınız kombi elektronik ateşlemeli olursa ısı tasarrufu sağlayabilirsiniz.
5- Gündüz evininizin perdelerini açık tutun ve lamba yakmaktan kaçının.
6- Tuvalet rezarvuarlınızın içerisine bir iki damla boya atarak su sızdırıp sızdırmadığını test edin.
7- Tuvalet rezervuarınız çok su gönderiyorsa, içine pet şişe koyarak bu miktarı düşürebilirsiniz.
8- Tencerelerinizin çapı ocağınızdan büyükse daha hızlı ısınır.
9- Elektrik süpürgenizi haftada en fazla 2 kere çalıştırın. Diğer temizlikler için gırgır ve el süpürgesi kullanabilirsiniz.
10- Çamaşır ve bulaşık makinelerinizi elektriğin indirimli olduğu gece saatlerinde çalıştırın. Bu size % 10 elektrik tasarrufu sağlar.
11- Çelik tencereler, emaye tencerelere oranla % 35 daha fazla ısı tasarrufu sağlarlar.
12- Kalorifer peteklerinin duvarla arasına ısı yansıtıcı aluminyum paneller koymak ısının dolaşımı açısından size tasarruf sağlayacaktır.
13- Yokuş aşağı inerken vitesi boşa atmak yerine ayağınızı gazdan kaldırmayı tercih edin.
14- Musluk bataryalarınızı fotoselli seçerek % 75 oranında su tasarrufu sağlamanız mümkündür.
15- Bulaşık ve çamaşır makinası satın alırken suyu ve elektriği ne kadar harcadığına dikkat edin.
16- Kombinizi seçerken evinizin metrekaresini göz önünde bulundurarak, pompasının yeterli bir kombi olmasına dikkat edin.
17- Kapı ve pencerelerinize gereken izolasyonu yaptırarak % 10'a varan ısı tasarrufu sağlayabilirsiniz.
18- Apartman içi aydınlatmalar için fotoselli lambalar seçerek gereksin enerji sarfiyatının önüne geçebilirsiniz.
19- Markete gitmeden önce mutlaka eksiklerinizi tespit edip liste oluşturun.
20- Bulaşıklarınızı elde yıkamak yerine makineyi tercih edin ve kesinlikle dolmadan çalıştırmayın. %20 elektrik ve su tasarrufu sağlar.
21- Banyolarınızı daha az basınçı suyla yaparak %15 su tasarrufu sağlayabilirsiniz.
22- Aracınızın bakımlarını düzenli yaptırarak daha az yakıt tüketimi sağlayın.
23- Tatile çıkarken evdeki bütün muslukları kontrol edin, buzdolabında bozulacak birşey yoksa elektrikleri ana sigortanızdan kesin.
24- Kışın evinizde kullanmadığınız alanları ısıtmayın ve de kapılarını kapalı tutmaya özen gösterin.
25- Evinizde kullandığınız ampullerin enerji harcama oranlarına dikkat edin. Daha çok floresan ve tasarruflu ampuller kullanmaya özen gösterin.
26- Hazır gıdalar kullanmak yerine evinizde taze gıdalar kullanarak yapmaya çalışın. Hem sağlık hem de tasarruf sağlamış olursunuz.
27- Çamaşır makinaları ortalama olarak bir çalışmada 180 litre su harcar, çamaşır makinalarınız tam dolmadan çalıştırmayın.
28- Evinize ısı yalıtım yaptırarak doğalgaz masraflarınızı %20 oranında düşürebilirsiniz.
29- Kombinizin ısıyı algılama sistemleri olup olmadığına dikkat edin. Dolap gibi kapalı yerlerin içerisinde kullanmayın.
30- Küvette banyo yapıp küveti doldurmak yerine duş almayı tercih edin. Bu size % 30 su tasarrufu sağlayacaktır.
31- Kredi kullanırken ödeyebileceğiniz en kısa vadeyi seçerek, faizi en düşüğe indirmeye çalışın.
32- Elektrikli fırınlar kullanmak yerine daha az enerji tüketen mikrodalga fırın kullanabilirsiniz.
33- Kombi en çok doğalgazı açıp kapatırken harcar, bunun için sürekli açıp kapatmak yerine en kısıkta sürekli çalıştırın.
34- Kışa girmeden radyatörlerinizin havasını kontrol edin, gerekiyorsa havalarını alın.
35- Doğalgaz sobası kullanıyorsanız, ayda bir kez temizleme ve bakım yapın.
36- Elektrik süpürgesinin torbasını sık sık değiştirerek emiş gücünü arttırın.
37- Saç kurutma makineleri ısı ürettiği için çok elektrik harcar, mümkün olduğu kadar az kullanmaya gayret edin.
38- Ütülerinizi toplu bir biçimde yapmak ayrı ayrı zamanlarda yapmaya oranla 3 kat enerji tasarrufu sağlar. Ütü ısınması esnasında çok enerji harcayan bir alettir.
39- Gece uyurken vantilatörlerinizi açık bırakmayın. Vantilatörlerde motor bulunduğu için çok elektrik tüketirler.
40- Tek kişilik yemekler yapmaktansa çok kişilik yaparak tasarruf edebilirsiniz.
41- Buzdolabından çıkardığınız donmuş gıdalarınızı mutlaka çözdükten sonra ocakta pişirin.
42- Kullanmadığınız kredi kartları ve banka kartları varsa aidatlarını ödememek için kapatın.
43- Ekmeğinizi her zaman raf ömrünü düşünerek satın alın. Gereğinden fazla ekmek alırsanız bayatlayınca çöpe gideceğini düşünün.
44- Yemekler kaynadığında ocağınızı kısın.
45- Yemeğin kapağını ocaktayken kontrol için sık sık açmayın.
46- Uygun olan yemeklerinizi daha çok düdüklü tencerede pişirin.
47- Yumurtalarınızı tencerede değil, cezvede haşlayın.
48- Ekmeklerinizi sofraya dilimlenmiş olarak koymaya dikkat edin. Kopartarak yenen ekmeklerde kalan parçalar başkası tarafından yenmeyip ziyan olabilir.
49- Bayat ekmeklerinizle kuru ekmek yemekleri yapabilirsiniz.
50- Birikimlerinizi mevduat hesapları ile değerlendirebilirsiniz.
51- Küçük odalar için büyük ekranlı televizyonlar tercih etmeyin. Uzaklık ve görüntü kalitesine göre kendinize en uygun ekranı bulun.
52- Elbiselerinizi ve çamaşırlarınızı ıslakken değil tamamen kuruduktan sonra ütüleyin.
53- Evinizin sıcaklığını ortalama 20 derece olarak ayarlayın.
54- Tıraş olurken ve dişlerinizi fırçalarken musluğu açık bırakmayın.
55- Sebze ve meyvelerinizi akan suda temizlemeyin.
56- Küçülen sabunları birbirine yapıştırarak kullanabilirsiniz ama yine de sıvı sabunlar kullanmayı tercih edin.
57- Gereksiz yere lamba yakmayın, yananları kapatın.
58- Kredi başvurusu yapmadan önce mutlaka ihtiyaç kredisi karşılaştırma araçlarını kullanarak taksitleri en hesaplı krediyi bulun.
59- Akıllı sayaçlar ile indirimli elektrik tarifelerinden yararlanabilirsiniz.
60- Az miktarda su ısıtacaksanız ocak yerine elektrikli ısıtıcıları tercih edebilirsiniz.
61- Yakın mesafelere yürüyerek gitmeyi tercih edin.
62- Daha çok toplu taşıma araçlarını tercih edin.
63- Tüm harcamalarınızı nakit yapmaya çalışın.
64- Özel günlerdeki harcamalarınızı kontrollü yapın.
65- Cebinizde olmayan parayı harcamaktan kaçının.
66- Evinize mobilya alırken, malzeme kalitesini ve uzun ömürlü olanları göz önünde bulundurun.
67- Uçak bileti alırken tarihi belliyse olabildiğince önceden almaya çalışın ve mutlaka uçak bileti karşılaştırması yaparak ucuz uçak bileti bulun.
68- Yatırım haberlerini ve yatırım araçlarını takip edin.
69- Elinize geçen paraları birikim için kullanmaya özen gösterin.
70- Faturalarınızı zamanında ödeyerek faiz ödemek zorunda kalmayın.
71- Aracınızı yüksek devirlerde kullanmayın. Deviri yükselterek yakıt tüketimini arttırmış olursunuz.
72- Bulaşıklarınızı, bulaşık makinesine su ile durulamadan koyun. Bulaşık deterjanları tüm lekeleri çıkartacak şekilde dizayn edilirler.
73- Buzdolabınızın kapağının iyice kapandığından emin olun. Kapağını açık tutmaktan kaçının.
74- Buzdolabınızı, ocak fırın gibi ısı üreten aletlerden uzağa yerleştirin.
75- Tatilinizi yaparken otellerin özelliklerini karşılaştırarak bütçenize en uygun otel seçenekleri üzerine yoğunlaşın.
76- Çamaşırlarınızı kurutma makinası yerine asarak kurutmaya çalışın.
77- Bilgisayar, televizyon ve oyun konsolu gibi aletler kapalı olsalar dahi fişten çekilmedikleri için elektrik harcarlar. Bunları düğmelerinden kapatmak veya fişlerini çekmek yılda 600 TL kazanç sağlayabilir.
78- Özel olarak sunulan ve tanıtım amaçlı, kampanyalı tatil paketlerini değerlendirmeye çalışın.
79- Tatil için erken rezervasyon fırsatlarını kullanmaya çalışın.
80- Daha az harcama yapacağınız ama farklı bir deneyim olabilecek gemiler ve teknelerdeki turları değerlendirin.
81- Araçlarınızı satın alırken küçük silindir hacimli ve daha az yakıt tüketen çevreci araçları tercih edin.
82- Aynı güçte olan araçların arasında en hafifi en az yakıt tüketenidir, tercih etmeye çalışın.
83- Evinizin internet bağlantısını kotası yüksek paketler seçmekyerine, size en uygun adsl tarifesi araştırması yaparak seçin.
84- Arabanızın motorunu rolantide çalıştırmak daha fazla yakıt tüketimine yol açar, bekleme durumlarında kontağınızı kapatın.
85- Yeni teknoloji araçlarda aracın ısınması için uzun süre beklemeye gerek yoktur, araç çalışmasından 15 saniye sonra gitmeye hazırdır.
86- Aracınızla ani ve süratli kalkışlar yapmaktan kaçının.
87- Aracınızı yüksek süratlerde kullanmak yerine trafik kurallarına uygun ortalama hızlarda kullanmak büyük yakıt tasarrufu sağlar.
88- Viteslerinizi atarken devir aralığını kaçırmayın, düzenli vites değiştirmek yakıt tasarrufu sağlayacaktır.
89- Lüzumsuz yere aşırı fren yapmak da tüketimi arttıracağı için gereken durumlarda fren yapın.
90- Gerekmediği durumlarda şerit değiştirip zikzak yapmayın.
91- Lastiklerinizin hafasını sık sık kontrol edin, eğer havaları yeterli değilse yakıt sarfiyatı artacaktır.
92- GSM tarifenizi seçerken ihtiyaçlarınız doğrultusunda kendinize en uygun gsm hattını seçin.
93- Aracınızın yağı ve suyunu kontrol ederek olması gereken seviyelerde tutmaya çalışın. Aksi taktirde artan sürtünme ile yakıt kullanımı da artar.
94- Bankacılık için, daha çok online bankacılık hizmetlerinden yararlanmaya çalışın, hem para hem de zaman tasarrufu sağlayabilirsiniz.
95- Kağıt havlu, tuvalet bezi ve çocuk bezi gibi toptan alınabilecek ve bozulmayan ihtiyaçlarınızı toplu almaya çalışın.
96- Ev aletlerinizin garanti sözleşmelerini uzun tutun gerekirse uzun oranları alın.
97- Aracınız ve eviniz için sigorta seçerken, kulaktan dolma bilgilere inanmak yerine sigorta karşılaştırması yaparak karlı çıkın.
98- Aracınıza mutlaka kasko yaptırın, çalınma ve kaza yapma durumlarındaki yüksek maliyetlerden kurtulun.
99 - Finansal kararlarınız için uzmanlara danışmaktan çekinmeyin.
100 - Eğer bu yazıyı faydalı bulduysanız Facebook ve Twitter üzerinden paylaşarak, arkadaşlarınızı da bilgilendirin.

* 1911'de Fransız terzi Franz Reichelt kendi buluşunu test etmeye karar verdi. Kendi yaptığı elbise şeklindeki paraşütle Eyfel kulesinden atladı. Ama paraşüt açılmadı.
* Avusturyalı Hans Steininger 1.4 metrelik sakalı ile meşhur olmuştu. 1567 yılında Steininger, kasabasında çıkan yangına yardıma giderken yanlışlıkla sakalına takılıp düşerek, boynu kırılarak ölmüştü.
* Amerika'da bir hayvanat bahçesinde görevli olan fil bakıcısı rutin temizliğini yaparken filin dışkısı altında kalarak can vermiştir.
* 8. yüzyılda yaşadığı düşünülen Çinli şair Li Po, Ay'ın, Yangtze Nehri'ndeki yansımasını kucaklamaya çalışırken boğularak ölmüştü.
* Hindistanlı beyzbol oyuncusu Ray Chapman bir beyzbol maçında atış sırasında öldü. 1920'de oynanan bir maçta kafasına beyzbol topu gelmesi yüzünden öldü.
* İsveç Kralı Adolf Frederick yemeği çok severdi ve bu yüzdende öldü. 1771 de 61 yaşında bir sofrada etler, ıstakozlar, çorbalar, tütsülenmiş etler, şampanya ve en sevdiği tatlıdan 14 tane yedikten sonra ölmüştü.
* Sivil savaştan sonra politikacı Clement Vallandigham çok başarılı bir avukat olarak tanınmıştı. 1871 Thomas McGehan 'in mahkemede savunmasını yaparken jüriye tabancanın pozisyonunu göstermek isterken kaza ile kendisini vurdu. Teorisi doğruydu ve müvekkili suçsuzdu ama bunu ispatlamak için yaptığı gösteride yaşamını yitirdi.
* Allan Pinkerton (1819-1884) meşhur Pinkerton detektif ajansını yaratan kişiydi. Suç tahlil teknikleri konusunda çok önemli çalışmaları vardı. Böyle bir araştırma sırasında kaptığı enfeksiyon yüzünden yürürken öldü.
* 2 Şubat 1959'da Rusya'nın Ural Dağları'nda yaşanan olay, ülkenin en ünlü çözülememiş gizemi oldu. 28 Ocak' ta Ural Politeknik Enstitüsü'nden on öğrenci kış yürüyüşü ve kısa süreli kamp için yola çıktı. Bir öğrenci kendini kötü hissedince dağda uygun bir bölgede kendini toparlayabilmek için kaldı. Diğer dokuzu ise ormanda bulundu. Terk ettikleri çadırları içeriden yırtılmış bir şekilde bulundu. İlk iki ceset ormanın içinde yalınayak ve sadece iç çamaşırları ile, sonraki üç ceset ise benzer bir durumda yakın bir yerde bulundu. Bundan iki ay sonra ise, son kurbanlar 75 metre uzaklıkta kar altında gömülü bulundu. Dört öğrencide büyük iç yaralanmalar, kırık kaburgalar ve ezilmiş kafatasları vardı. Birinin dili yoktu. Gerçek şu ki müfettişler saldırıya benzer herhangi bir bulgu bulamadı. Son dört kurbanın da başkalarına ait olduğu düşünülen ve radyasyon içeren kıyafet giydikleri belirtildi. Çığ, uzaylılar ve askeri test ölüm olaylarıyla ilgili olarak ortaya atılan teorilerden birkaçı.
* 1998'de bir Fransız oldukça karmaşık bir intihar girişiminde bulundu. Bir deniz kıyısında yüksek bir yamacın tepesine çıkıp boynuna bir ip bağladı, ipi de büyük bir kayaya bağladı. Sonra zehir içti ve kendini ateşe verdi. Uçurumdan atlarken de tabancayla kafasına ateş etti! Ama devamı daha ilginç. Çünkü kurşun onu ıskalayıp ipi kesti, böylece adam suya düştüğünde asılı kalmadı. Soğuk su yanan elbiselerini söndürmekle kalmadı aynı zamanda onu şoka sokarak yuttuğu zehri kusmasını sağladı. Sudan bir balıkçı tarafından çıkarılıp hastaneye götürülen adam orada hipotermi (vücut ısısının aşırı düşmesi)den dolayı öldü.
* Meşhur viski tadımcısı Jack Daniel 1911 de bir sabah iş yerine erken geldi. Kasasını açmak istedi fakat şifreyi hatırlayamadı. Kızgınlıkla kasaya tekme attı ve ayak başparmağı yaralandı. Buradan kaptığı enfeksiyonla da öldü.
* Bobby Leach Niagara şelalelerinden bir fıçı içinde atlayan dünyadaki ikinci kişi. Bu atlayıştan başka ölüme meydan okuyan başka girişimleri de bulunuyor. Bu kadar cesur birisinin ölümü ise oldukça ironik. Leach, bir gün bir Yeni Zelanda sokağında yürürken bir portakal kabuğuna basınca kayarak düştü ve bacağını kırdı. Öylesine kötü bir kırıktı ki bacağın kesilmesi gerekiyordu. Cesur adam bir süre sonra kırıkta oluşan hastalıklar yüzünden öldü.
* I. Dünya Savaşı sırasında alınan yenilgilerle beraber Çarlık rejiminin içine girdiği kriz derinleşir. Sarayda önemli bir etkiye sahip olan Rasputin, Çariçe Alexandra Fyodorovna aracılığıyla devlet ve ordu yönetimine karışır, uzmanların önerilerinin aksine kararlar alınmasına yol açar. Zamanla rejimdeki başarısızlıkların nedeni olarak görülür. II. Nikolay' ında sırdaşı olması, kimi çevrelerce Alman yanlısı ve vatan haini olarak damgalanır. Monarşinin devamını isteyenler arasında Rasputin'in ortadan kaldırılmasıyla beraber yönetimin düzeleceğine inananlar suikast planlamaya girişir. Suikastçilerin önde gelen ismi Prens Feliks Yusupov'dur. Sarayda verilen bir yemek davetinde Rasputin'e zehir verilir. Pastalara ve kadehine siyanürün tozlaşmış hali konulur fakat Rasputin pastaları yemesine rağmen zehirlenmeyince silahla vurulur ve öldü zannedilir; ancak Rasputin ayağa kalkarak Prens'in yakasına yapışır. Sonrasında ise bahçeye kaçarken zorlukla bir kez daha vurularak karların üzerine düşer. Buzlu bir nehire atılan Rasputin, köprüden 140 metre uzakta ölü olarak bulunduğunda otopsi yapılır. Yapılan otopsi raporuna göre Rasputin kurşunlardan değil ciğerine dolan sudan, yani boğularak ölmüştür.
* "Modern dansın annesi" sayılan Isadora Duncan eşarp takmayı çok severdi. New York Times gazetesinde yazılan bir yazıda anlatıldığı şekliyle 1927 de çok hızlı bir otomobille giderken güçlü bir ipekten yapılan eşarbı rüzgar yüzünden direksiyona dolaştı. Korkunç bir güçle boğazını sıkan eşarbını viyolonselcisi ve kuaförü çıkartmaya çalışsalar da başarılı olamadılar. Araba durduktan sonra hemen ilk yardım yapılmasına rağmen bayan Duncan'ı kurtaramadılar.
* Homer ve Langley Collyer obsesyon derecesinde biriktirme hastalarıydılar. İki kardeş gazete ve bir sürü şeyi evlerinde biriktiriyorlardı. Evin koridorları, odaları, her yeri bunlarla doluydu. 1947'de evlerinde öldüler. Evlerinden 100 ton çöp çıktı. Kardeşler evde birbirlerinden 15 metre uzaklıkta bulunmuşlardı. Beslenebilmek için gazetelerin arasında tünel yapıp öyle hareket ediyorlardı.
* Jerome Irving Rodale sağlıklı yiyecek konusunda bir uzmandı. Organik tarımda bir öncüydü. Organik tarım ve bahçecilik konusunda bir dergi ve gazete çıkarıyordu. Büyük bir övünçle en az 100 yaşına yaşayacağını söylerdi. Rodale 1971'de Diск Cavett Show'da bir röportaj sırasında kalp krizi geçirip öldü. Show sırasında uyuduğunu sanan sunucu hatta şaka yaparak sıkıldınız mı diye sormuştu. Öldüğünde 72 yaşındaydı. Bu röportaj hiç yayınlanmadı.
* Christine Chubbuck televizyonda intihar eden ilk ve tek haber spikeridir. 1974 de TV programının başlamasından 8 dakika sonra sunucu depresyona girip şunları söyler. "Kanalın 40 yılında polisin son haberlerini, son kanlı cinayetleri ve renkli yaşamları aktardık. Şimdi bir tanesini daha göreceksiniz.' dedikten sonra tabancasını çıkartıp başına dayadı ve ateşledi.
* Tuvalette ölüme birçok örnek verebiliriz. Ancak Elvis Presley (1935 - 1977) bunların en meşhuru. Rock 'n Roll kralı Graceland'da bir pansiyonda tuvalette oturur vaziyette ölü bulundu. Doktorların söylediğine göre kalp krizi geçirmişti. Öldüğünde çok şişmandı ve çok fazla uyuşturucu kullanıyordu.
* Robert Williams bir robot tarafından öldürülen ilk kişidir. 1979'da Williams Ford Motor da depoda malzeme katlarına tırmanırken birden bire robotun çalışmasıyla hızlıca kafasına çarpması sonucu öldü. İkinci ölüm 1981 de Kawasaki de gerçekleşti. Kenji Urada 37 yaşında bir mühendisti. Çalışırken kırılan robotun kolu aniden dönerek Urada'ya çarptı ve ölümüne neden oldu.
* Aktör Vic Morrow Alacakaranlık kuşağı dizisinin çekimleri sırasında sette öldü. Bir helikopter patlama sahnesinde fırlayan pervane aktörün kafasını kopartarak ölümüne neden oldu. İki çocuk aktörde bu sebepten öldüler. Bu olaylardan sonra Amerika'da film setlerindeki güvenlik şartları ve kanunlar çok ağır koşullar getirilerek yenilendi.
* 1982 de 27 yaşındaki David Grundman Kaktüs reklamları için çöl bitkilerine tabancasıyla atışlar yapıyordu. Fakat bir atışı sırasında kaktüsten fırlayan bir parça ona çarparak ölümüne sebep oldu. Günümüzde bir bitki yüzünden ölen tek kişi olarak biliniyor.
* Amerikalı oyun yazarı Tennessee Williams 1983'de otel odasında şişe kapağıyla boğulmuş olarak bulundu. Bulunduğunda çok sarhoş olduğu anlaşıldı.
* 1983 de Cankurtaranlar partisi kutlamalarında sezonun ilk boğulması yaşanmış. Parti sona erdiğinde 31 yaşındaki Jerome Moody rekreasyon bölümünün havuzunda ölü bulundu. Acıdır ki cankurtaranlar cankurtaranı kurtaramadılar.
* Diск Shawn (1924-1987) bir komedyendi. Sahnede bir showu sırasında geçirdiği kalp krizi sonunda öldü. Diск Shawn politikacılar ve onların seçim kampanyaları ile dalga geçen komedi programları yapıyordu. Bir gösteri sırasında şakalarını yaparken kalp krizi geçirip sahnede bayıldı. Eve götürülen komedyen öldü.
* İngiliz 'king Kong' lakaplı güreşçi Kirk 1987 de final maçında 'Belly-Splash' yaparken yani zıplayıp rakibinin üstüne düşme hareketini denerken kalp krizi geçirdi. Maçtan önce Kirk arkadaşına bir gün öleceğini ve bu ölümün ringde olmasını umut ettiğini söylemişti.
* 1991 yılında artist Christo ve Jeanne-Claude bir instalasyonlarında binlerce büyük şemsiye kullandılar. Bu şemsiyeler sarı ve mavi renklerdeydi. Bu büyük şemsiyeler 6 metre yüksekliğinde ve 8.7 metre genişliğindeydi. İki ay hazırlıktan sonra instalasyon sergilenmeye başlandı. Sergiyi gezen yaşlı bayan, çıkan bir rüzgar yüzünden üstüne düşen şemsiyenin altında kalarak öldü.
* 1991'de 57 yaşındaki Taylandlı kadın Yooket Paen çiftliğinde yürürken bir inek pisliğine basıp düştü. Düşerken tellere tutunmaya çalışırken elektrik çarpması sonucu öldü. Kısa bir süre sonra kardeşi 52 yaşındaki Yooket Pan komşusunu olay yerine göstermek için götürdü. Fakat ne şanssızlıktır ki o da aynı yerde inek pisliğine basıp aynı şekilde elektrik çarpması sonucu öldü.
* 1999'da 67 yaşındaki Betty Stobbs İngiltere'de motorunun arkasına bir koyun aldı. Fakat koyun çok açtı. Sahibin arkasında karnını doyurmak isterken dengeleri bozuldu ve 100 metreden düşerek öldüler.
* 2006 da Avustralyalı vahşi yaşam uzmanı ve TV programcısı Steve "Timsah avcısı" Irwin kalbine saplanan bir vatoz balığı iğnesi sonucu öldü.
* Mariesa Weber iki hafta ailesinden haber alamadı. Onları yatak odasında kitaplığın altında ölü buldu.
* Marko ve Roberto de Solisa adlı iki kardeş, birbirleriyle pek iyi geçinemiyorlardı. Roberto'nun sık sık kendisiyle alay etmesine dayanamayan Marko, kardeşini, kafasına sıktığı tek kurşunla öldürdü. Buraya dek her şey normal sayılabilir. Anormal olan, Marko ile Roberto'nun yapışık ikiz olması ve aynı dolaşım sistemini paylaşması. Roberto'nun ölümünden 5 dakika sonra, kan dolaşımının durması sonucu Marko da yaşamını yitirdi. Böylece işlediği cinayet, intihara dönüşmüş oldu.
* Kamboçya'da iki asker, patlamamış mayınla futbol oynamaya kalkınca mayın patladı ve yaşamlarını kaybettiler. Olayı ilginç kılan bir başka nokta, parçalanarak can veren iki askerin, Kamboçya ordusunun en iyi mayın uzmanları olmalarıydı.
* ABD'nin Alabama eyaletinde 25 yaşındaki bir asker, tükürme alışkanlığının kurbanı oldu. Pencerenin kenarına oturarak, tükürüğünü büyük bir tencere biçimindeki sokak lambasına isabet ettirmeye çalışan asker, dengesini kaybedip 11'inci kattan düştü.
* New Hempshere eyaletinde on yaşındaki bir çocuk, kolasını çiviyle açmaya çalışırken yaşamını yitirdi. Kolanın içindeki gaz basıncıyla fırlayan çivi, çocuğun boğazına saplandı ve çocuk yaşamını yitirdi.
* Japon bilim adamları, 1971 yılında bir tepelik araziyi yangın hortumları ile bol miktarda suladılar. Amaç, toprak kayması ve yağmur fırtınası efekti yaratmaktı. Tepenin aniden çökmesi ile 4 bilim adamı ve 11 izleyici kişi hayatını kaybetti. Sonuçta bilim adamı olsanız bile tedbirli olmak gereklidir.
* 1983 yılında San Diego'da bir kadın, bir alışveriş merkezinde hırsızlık yaparken polislerce yakalandı. Polislere eğer onu bırakmazlarsa nefesini tutacağını ve kendini öldüreceğini söyleyen kadın, ölünceye kadar nefesini tutarak hayatını kaybetti.
* Allan Pinkerton, 1884 yılında bir kaldırımda yürürken kayarak dilini ısırmıştı. Bu talihsiz ısırık daha sonra enfeksiyona dönüştü ve Pinkerton'ın hayatına maloldu.
* Danimarkalı astronom Tycho Brahe, 1601 yılında düzenlenen ve çok uzun süren bir ziyafette çişini tutmak zorunda kalmıştı. (Yemeğin ortasında kalkmak çok kaba bir hareket olarak yorumlanıyordu) Mesanesi gereğinden fazla dolan Brahe, bu sebeple ortaya çıkan enfeksiyon yüzünden hayatını kaybetmişti.
* Amerika'da 1995 yılında bir kola makinesinden bedava içecek almaya çalışan adam makineden fırlayan kutu kolanın kafasına isabet etmesi sonu hayatını kaybetti.
* Arjantin Buenos Aires'te gerçekleşen ölüm olayında karısını öldürmeye çalışan adam karısını, kaldıkları otelin 23. katında aşağıya atar. Kadın aşağı düşerken elektrik tellerine takılır. Karısının ölüp ölmediğinden emin olmak isteyen adam kendisini de aşağı atar, tellere tutunamaması sonucu yere çakılarak hayata veda eder.
* İtalya'da gerçekleşen bir ölüm olayında Pisa kentinde oturan Romollo Ribaldo isimli adam işsiz olduğu için intihar etmeye karar verir. 42 yaşındaki Romollo Ribaldo'ya eşi intihar etmemesi için dil döktü. İkna olan Romollo ağlamaya başladı ve elindeki silahı yere fırlattı ve kötü sürpriz! Yere düşen silah ateş aldı. Silahtan çıkan kurşun Romollo'nun eşine isabet etti ve kadın öldü.
* Khay Rahnajet isimli Iraklı bir terörist içinde bomba düzeneği olan bir paketi posta ile suikast adresine gönderdi. Paketin üzerinde yeteri kadar pul olmadığı için posta servisi paketi geri postalar. Paketi alan acemi terörist pakete bomba düzeneği kurduğunu unutarak paketi açar, bombanın patlaması sonu parçalanarak ölür.
* Eşine şaka yapmak isteyen Jake Fen isimli bir adam kendisini asmış süsü verir. Eve gelen eşi kocasının kendisini astığını görünce bayılır. Bu sırada kapıyı açık gören komşuları olan kadın içeri girer. Jake ve eşinin öldüğü zanneden kadın evi soymaya karar verir ve ne varsa toplar. Evden topladıkları ile dışarı çıkmak üzere olan kadına Jake tekme atar. Kadın cesedin canlandığını zannederek korkudan ölür.
* New York'un işlek caddelerinin birinde bir otomobil yürüyen bir yaya hafifçe çarptı. Yaya tam yerden kalkacağı sırada yoldan geçen birisi kalkmazsa sigortadan yüklü miktarda para alabileceğini söyler. Yayada yola tekrar yatar. Otomobil sürücüsü ise yayanın yerden kalktığını düşünerek gaza basar ve yaya otomobilin altında ezilerek can verir.
* Mısır'da bir çiftçilik yapan bir adam tavuklarından birinin Nil nehrine düştüğünü farkeder ve tavuğunu kurtarmak için nehre atlar. Fakat girdaba yakalanınca kıyıya dönemez ve yardım ister. Adamın yardımına yetişen oğlu başarılı olmaz ve o da girdaba kapılır. Baba oğul kurtarılmak için yardım istemeye başlarlar. Adamın karısı kızları ve diğer oğlu yardım etmek isterler fakat onlarda başarılı olmazlar. 6 kişilik aile boğularak can verir fakat tavuk kurtulur.
* Hampshire'dan Michael Toye yakın bir dostuna beyaz ispirtonun yanıcı bir madde olduğunu kanıtlamak için kendini bir bagajın içine hapsederek üstüne beyaz ispirto döktü. Şaşkın adamın bedeni bir anda alev alınca yanarak can verdi.
* Gökyüzü dalışı yapan tecrübeli hava akrobatı Ivan McGuire 1988 yılında Kuzey Carolina'da 3 bin metreden yapacağı atlayışı görüntülemek için harekete geçti. 3 bin metre yükseklikten kendini boşluğa bırakan McGuire. Kamerasını unutmamıştı ama maalesef paraşütünü unutmuştu. Doğal olarak yere çakılarak öldü.
* Kurutma makinesinin azizliğine uğrayan Ray Washbrook makinenin içine sıkışmış pamukları temizlemek için sanayi tipi kurutma makinesinin içine girdi. Yaklaşık 20 dakika 110 derece ısıda dönen zavallı adam hemen oracıkta can verdi.
* 50 yaşındaki Alex Mitchell, BBC'de yayınlanan komedi dizisine gülerken kalp krizi geçirerek öldü. 'Gülmekten öldü' deyiminin karşılığını tam olarak sergileyen Mitchell, 'Goodies' dizisinin kurbanı oldu.
* 59 yaşındaki Kaliforniyalı, havuzun drenaj borusuna kapılınca canından oldu. Havuzun boşaltım kanalındaki 300 lbs’lik çekim gücüyle bir anda neye uğradığını şaşıran talihsiz adamın ince bağırsakları dışarı fırlamış bile olabilir.
* Henri M’Bongo isimli tavuk hırsızı Kamerun’daki bir vukuatında çaldığı tavukları çiğ çiğ yemesi için zorlandı. Tavukların tüyünden ve kemiklerinden dolayı boğulan hırsız çiğ tavuktan öldü.
* Fransa’da cenaze görevlisi olan Marc Bourjade, tabutların tepesine düşmesiyle can verdi. 1982 yılında gerçekleşen olay sonrasında Bourjade’ın ölü bedeni de üzerine düşen tabutlardan birine konarak toprağa verildi.
* Hampshire’da kronik horlama sorunu yaşayan Mark Gleeson, bu kronik rahatsızlığından kurtulmak için bir gece kadın pedlerini burnuna tıkadı. Gleeson uykusunda boğularak öldü.
* Belçika’da bir hava gücü, Sudan’da yiyecek yardımı yaptığı sırada yiyecek kasalarını üç Sudanlı’nın üzerine düşürerek, 3 adamın ölmesine neden oldu. İyilik için yapılan girişim ölümle sonuçlandı.
* İran’da araba içindeki iki adam havada uçan kartalın azizliğine uğradı. Gagasındaki kobra yılanı bir anda düşünce olanlar oldu. Aracın içine düşen kobra tarafında ısırılan adamlar kartalın kurbanı oldu.
TÜRKİYE'NİN EN İLGİNÇ ÖLÜMLERİ * Erzurum'da rahatlatır düşüncesiyle müşterisine masaj yapan berber adamın boynunu aniden sağa sola çevirirken boynunu kırar ve adam oracıkta hayatını kaybeder.
* Bir işçi 600 tonluk press makinesinin arasından emeklemek suretiyle geçerek, ucundaki 2450 santigratlık fırında sigarasını yakmaya çalıştı. Mekanı Cennet olsun.
* Kurtarmaya gelen ambulans yerde yatan yaralının suratına park etti. Yaralının toprağı bol olsun.
* Midesine kaçan sineği öldürmek amacıyla ağzına sinek ilacı sıktı. Allah kalanlara akıl fikir versin.
* Adam, yolda mutlu mesut yürürken kafasına balkon düştü. Toprağı bol olsun, iyi adamdı.
* Adam, para çekmek amacıyla girdiği bankamatik gişesinde elektrik çarpması sonucu öldü.
* Nüfus sayımı nedeniyle bom boş olan otoyolda bir sayım görevlisi bariyerlere çarptı ve vefat etti.
* Kafasında mermer kırdırmaya çalışan medyatik bir karateci, travma sonucu öldü.
* Bir arabaya 11 kişi binip viyaduğe uçmak suretiyle, 11 kişi Allah'ın rahmetine kavuştu.
* Katta olmayan asansöre binmeye çalışan adam boşluğa düştü. Başımız sağ olsun.
* Balkona 50 kişi çıktılar ve sonuçta balkon çöktü. Böylece toplu ölüm gerçekleşti.
* Ormanda zehirli mantarları mangalda bir güzel közleyip afiyetle yiyen aile bir daha evine dönemedi.
* Yatağındaki tahtakurusu ve bilumum haşaratı öldürmek için yatağını ilaçladı ve aradan iki, üç dakika geçmeden aynı yatakta derin bir uykuya daldı. Sabahı getiremedi.
* Elektrik direğine yaslanıp ayakkabısına kaçan taşı çıkartmak için ayağını silkeleyen adam, o sırada yoldan geçmekte olan yardımsever bir laz vatandaşın elektrik çarptığını sanması üzerine, kafasına kürek, kalas vb sert cisimlerle vurularak vefat etti.
* Trafik kazasından yaralı olan adam, kurtarıldı. Gayet sağlıklı bir şekilde olayı atlatan adam ambulansçı amcanın "yav sen bin hele film falan çekelim" demesi üzerine hastaneye gitmeye ikna edildi. Adam yolda ambulansın kaza yapması sonucu öldü. (Ambulansçı amca hala sağ) * Adam çok sıkışmıştı. İhtiyacını bir yerde gidermesi gerekiyordu. Müsait bir yerde pozisyon aldı ve icraata başladı. Nereden bilebilirdi ki işediği yerde elektrik tellerinin olduğunu.
* Aynı işyerinde biri gündüz bir gece vardiyasında olmak üzere çalışmakta olan baba, oğuldan; biri mobilette motor ile işe gitmekte diğeri ise bir başka mobilette ile eve dönmekte iken, yol üzerindeki sert bir virajda karşılaştılar ve birbirlerine selam vermek isterken çarpışıp beraberce Hakkın rahmetine kavuştular.
* Sarhoş bir şekilde tem otoyolunda seyreden bir araçtaki beş kişi radyoda çalmaya başlayan oynak bir şarkı üzerine aracı sağa çektiler ve tem'de göbek atmaya başladılar. Sonucuna katlandılar tabii. İşin ilginç yanı ise bu 5 kişiden 5'ininde ölmesi ve beşine de ayrı ayrı araçların çarpmış olması.
* Giriş katın bir kat altında olan ve üstü ahır olarak kullanılan köy kahvesinde okey oynayanlar, üstlerine, katın çökmesi sonucu inek, öküz vb. büyükbaş hayvanların düşmesi ile köy mezarlığındaki anahtar teslim çukurlarına yerleştiler.
* Eskiden anlatılan bir lunapark vakası: Parkın 2 kafadar gece bekçisi, park kapandıktan sonra, dönen salıncaklara binmeye karar vermişler. Yönetici kabinine girmişler aleti çalıştırmışlar. Makinenin ısınması için 1 dakika kadar süre gerekiyor tabii. Salıncaklara bir güzel kurulmuşlar. 1 dakikalık süre geçmiş alet çalışmaya başlamış. Ama 2 kafadar seans süresini ayarlamayı unutunca, bütün gece kusarak Hakkın rahmetine kavuşmuşlar.
DİĞER İLGİNÇ ÖLÜMLERİ * New Orleans'ta, kimse boğulmadan geçirilen bir sezon sonucunda can kurtaranların verdiği partide boğularak ölmek: Jerome Moody, 1985 * Eyfel Kulesi'nden paltosunu paraşüt olarak kullanarak atlayıp ölmek: Franz Reichelt, 1911 * Sandalyeye bağlanmış 47 roket ile kendisini uzaya fırlatmaya çalışırken ölmek: Wаng Hu, 16. Yüzyıl * Çatıdan düşen ineğin altında kalarak ölmek: Joao Maria de Souza, 2013 * Vücuduna çorba enjekte ederek ölmek: Ilda Vitor Maciel, 2012 * Hamamböceği yeme yarışmasında çok fazla hamamböceği yiyerek ölmek: Edward Archbold, 2012 * Ayağına bıçak bağladığı dövüş horozunu kamerayla kaydederken bıçaklanıp ölmek: Jose Luis Ochoa, 2011 * Yere değecek kadar uzun olan sakallarına basarak boynunu kırıp ölmek: Hans Steininger, 1567 * Kendisini sonsuz yaşama ulaştıracağı düşüncesiyle cıva haplarını içerek ölmek: Çin'in ilk imparatoru Qin Shi Huang, M. Ö. 210 * Hayranların yolladığı hediyelerin altında kalarak boğulup ölmek: Atina meclis üyesi Draco, M. Ö. 620 * Sizi oynayan kişinin kalp krizi geçirdiğiniz anı canlandırmasını izlerken kalp krizi geçirerek ölmek: Gareth Jones, 1958 * 1 tonluk fabrika robotunun kolunun kafasına düşmesi sonucu robotların öldürdüğü ilk insan olarak ölmek: Robert Williams, 1979 * Kör bir adamın evine doldurduğu ıvır zıvır sonucu çıkış kapısını bulamaması sonucu açlıktan ölmesi: Homer Collyer, 1947 * Kendi tahta ayağı ile dövülerek öldürülmek: Sör Arthur Aston, 1649 * Atının üzerinde düşmanının kesik başını etrafa gösterirken, kesik baştaki bir dişin kendisine batması sonucu oluşan enfeksiyondan ölmek: Sigurd Eysteinsson, 1892 * Şerefine verilen ziyafette çok fazla yiyerek ölmek: Julian Offray de La Mettrie, 1751 * Savaş gazisi olduğunu kutlamak için ateşlenen top mermisinin altında ezilerek ölmek: John Kendrick, 1794 * Maktulün kendisini nasıl vurduğunu jüriye göstermek isterken kendi kendini öldürmek: Clement Vallandigham, 1871 * Evcil maymun tarafından ısırılma sonucunda ölmek: Yunanistan Kralı I. Aleksandros, 1920 * Kendi adını mezar taşında okuduktan sonra şok olup ölmek: Marcus Garvey, 1940 * Kazayla bir füzeyi kendine doğru ateşleyerek ölmek: HMS Trinidad savaş gemisi.
* Segway'ı icat edip, onunla uçurumdan aşağıya düşerek ölmek: Jimi Heselden, 2010 * Ofis camının kırılmaz olduğunu ispatlamak için bedeniyle cama vurma sonucu camın kırılmasıyla aşağıya düşüp ölmek: Gary Goy, 1993 * Aşırı dozda havuç suyundan ölmek: Basil Brown, 1974
- ---- EN İLGİNÇ BEDDUALAR --------- * Uyuz olasın da kaşıyacak tırnak bulamayasın.
* Canın dondurma çeksin de, buzluktaki dondurma kabından köfte çıksın.
* Çayın içerisine batırdığın bisküvi kırılsın da çayın içine düşsün.
* Ayak serçe parmağın kanepeye çarpsın.
* Çöle düşesin de kutup ayısıyla karşılaşasın.
* Evlendirme programına çıkasın da arayan kimsen olmasın.
* En sevdiğin dizi çıka da elektrikler kesile izleyemeyesin.
* Yazın ayrana, kışın yorgana muhtaç olasın.
* En sevdiğin dizinin karşısına geçtiğinde, dizinin günü değişsin inşallah.
* On parmağından biri kala, o da dolama ola.
* Nikahında kaleminin mürekkebi bite de imzanı atamayasın.
* Yetmişine kadar kaynananla aynı evde yaşayasın.
* Düğün günü cırcır olasın.
* Yeni aldığın elbisenin üstüne çamaşır suyu döküle, hiç giyemiyesin de gözün kala.
* Ekmeğin tavşan, kendin tazı ol, koştur da yakalayama.
* Çok sıkışasın da gidecek tuvalet bulamayasın.
* Çayın üstüne döküle üfleyecek nefesin olmaya.
* Diyetisyenlerin, plastik cerrahların elinde kalasıca.
* Allah senin işini devlet dairesine düşüre.
* Tam 24 saat ola da telefonun hiç çalmaya.
* Saçını değiştiresin de kocan fark etmesin.
* Evlilik yıl dönümünü unutasın da, karın 40 yıl başının etini yiye.
* Yüzün sivilce dola da, sürecek gram fondöten bulamayasın.
* Kuş gibi uçasın da konamayasın.
* Kulağına su kaçsın da çıkarama.
* Nezle olupta peçete bulamazsın İnşallah.
* Çorbandan kıl çıksın.
* Allah ölmüşlerine kavuştursun.
* Allah seni davul etsin, beni de tokmak emi.
* Yaşam ünitelerine bağlanan fişini çekme kararları bana sorulsun inşallah.
* Sırtından sopa, kafandan bit eksik olmasın.
* Takım elbiseyle çamurlara düşesin.
* Terliğinin kenarı kopsun da yolda kal.
* Topu inşaata kaçasıca.
* Tuttuğun takım küme düşsün.
* Umarım yeni giydiğin çorap ile banyoda ıslağa basarsın.
* Maşa yaparken kulağını kıvırırsın inşallah.
* Kırık azı dişinin içine et kaçsın da onu çıkarmaya kürdan bulama. Dilin sürekli oraya gitsin. Ağzın yamuk geze.
* Fıkrana kimse gülmesin.
* Çekirdek çitlerken son cekirdeğin çürük çıksında ağzında o iğrenç tat kalıcı olsun.
* Araban yolda bozulsun da itecek birilerini bulama inşallah.
* Arabanın altında kal, jiletle kazısınlar.
* Öpüşürken sevgilinin suratına hapşurursun inşallah.
* Allah senin işini devlet dairesine düşüre.
* Heyecanla bir şeyleri ballandıra ballandıra anlatırken, adam gelsin desin ki bunu daha önce anlatmıştın.
* Hapşırman gelsin de hapşırama.
* Bütün beddualarım tutsun da iflah olamayasın inşallah.
* Araba kullanırken cep telefonuyla konuşasın, sonrada trafik polisine yakalanasın.
* Ucuza aldım diye sevindiğin araban çalıntı çıka.
* Silikonun patlasın inşallah.
* Hem fikir, hem zikir suçlusu olasın.
* Ne yersen ye asit yapa ağzında, bir "falım" çiklet bulamayasın.
* Susurluk Skandalı'na adın karışsın.
* Medyalara gelesin inşallah. Talk showlara, reality showlara çıkasın imajın sarsıla.
* Tam otomatik çamaşır makinen kireçlensin, bir gram Calgonit bulamayasın.
* Dağın başında araban bozula, kontörün bite.
* İddaa kuponun son maçtan yatsın.
* Sayısal da 5 tuttur inşallah.
- ------ BİLGİ İŞLEM BEDDUALARI ------- * Mouse'un kırılsın, tık tıklayama.
* Hatların kopsun da hiç bir yere bağlanama.
* Disk'lerin "crash" ola.
* File'larına virüs bulaşa.
* Network'lerden atılasın.
* İnternetin kopa da hiç bir yere bagῘanamayasan * Database'in patlaya.
* Security key'lerin deşifre ola.
* Back-upların bozulsun da geçmişe dönemeyesin.
* Kartuşun bitsin.
* Bütün hatlar dolu ola da bağlanamayasın.
* E-mail'in bozula da kimseyle mesajlaşamayasın.
* Netten 500 MB'lik bir dosya indirirken, bitmesine iki dakika kala elektrikler kesile de mosmor ol inşallah!
* Chat yaparken kapı zilin çalsın.
* İçtiğin çay klavyeye dökülsün.
* Arama motorlarına giremeyesin.
* Hitin düşsün, liste sonu ol.
* Posta kutuna iki ay mail gelmesin.
* Üç vakte kadar bağlantın kopsun inşallah.
* Klavyenin sesli harf tuşları basamaz olsun da, sevgiline mektup yazamayasın.
* Windowsun çöksün, ele güne muhtaç ol inşallah.
* Kafana harddiskler kadar taş düşsün.
* Kodlarını yanlış yazasın da web sayfası yapamayasın.
* Askerliğini uzun dönem yapasın da, 12 ay nete bağlanamayasın.
* 2 senedir yazmaya çalıştığın 500 sayfalık roman dosyana virüs girsin de, edebi hayatın bitsin.
* Pes kolunda ki savunma tuşun tutukluk yapsın da ceza sahası dışından gol ye emi.
* Klavyenin space tuşu bozulur inşallah.
* Kapsama alanı dışında kalasın.
* Cep telefonun kırılsın, laptopun yansın.
* Teknolojiden mahrum kalasın.
* Modemin olur da, bilgisayarın olmaz inşallah.
* bilgisayarın geçersiz işlem yürütsün emi.
* Bilgisayarına virüs kaça da format atmak zorunda kal inşallah.
* Bilgisayarına virüsler dadansın inşallah.
* Evde kumandayı bulama.
* Parmakların klavyenin arasına sıkışa, enter tuşun bozula da bir şey gönderemeyesin.
- ------ EKONOMİK BEDDUALAR ------- * Repo'da açığa düşesin, faiz sana zarar yaza.
* IMKB 100 endeksin 1600 direncini kıramaya.
* Uygun kur bulmaya, pozisyon açığına düşesin.
* Reuters'in arızalana, rate'leri izleyemeyesin.
* Paran aracı kurumda kala, iç edile; Dövize endeksli kredi alasın.
* Merkez Bankası para piyasalarına müdahale ede. O sırada sen de orada olasın, halden anlamayan Bireysel Danışmana denk düşesin.
* Sabah seansında endeks hızla düşe, sen panik olup kağıt çıkasın, ikinci seansta endeks kendini toplaya ama iş işten geçmiş ola.
* İMF nin gazabına gelesin.
* Aldığın dolarlar sahte çıka.
* Kredi kartının şifresini unutasın da paranı çekemeyesin.
- ---- ÖĞRENCİ BEDDUALARI --------- * Sınavda kaleminin ucu bitesice.
* Tarih sınavından önce kitabını okulda unutasıca.
* Akşam servisini kaçırasıca.
* Fen projesini evde unutasıca.
* Kim bekleyecek lan şimdi yeşil ışığın yanmasını.
* Elektrikçiye ne gerek var canım, ben şimdi hallederim.
* Bana bişey olmaz.
* Hanım, bi kibrit yak da bakalım bu ne kokusuymuş.
* Tamam artık, yüzmeyi öğrendiğime göre yalnız yüzebilirim, sen biraz güneşlen.
* Suyun derinliği önemli değil, asıl iş, atlamasını bilmek.
* Bak şimdi nasıl balıklama atlıycam.
* Gönder, gönder ben tutarım.
* Ay ! ne cici; ısırır mı?
* Geel, geel, sağ yap geel!
* Yapma abi, şeytan doldurur.
* Yav bu prizde elektrik var mı?
* Aabi, acaip seri bu araba yaa.
* Lan eşşek şakası yapmayın bee.
* Kocan eve erken dönmez değil mi sevgilim.
* Hala karlı mı gösteriyor hanım.
* Aaa! Nevzat bak abim geliyor.
* Hocam ne olur son bir soru daha sorun.
* ALLAH, ALLAH ! Bu tuttuğum da ne?
* Bekle beni, bir dalıp çıkacağım.
* Beyefendi biraz kayabilir misiniz acaba?
* Abiii, FORMAT /U ne demek?
* Abi, seninki aradı, “bi kızı götürcekmiş” dedim.
* Ablaa, babama söyledim, bana da senin balonlarından alcak.
* Abii, Müjgan geldi, ona sünnet resimlerini gösterdim.
* Bak babama söölerim haa.
* 20 kg. ağırlık yeter mi?
* Şu mağarada ne var?
* 100 m. Ye dalarım, bişi olmaz.
* Hava bugün ne güzel.
* Aaa ne güzel balık!
* Şu tıpa ne işe yarıyor abi?
* Çapayı almadık mı?
* Burnu dalgaya mı verecektik?
* Şu koya girdik mi tamam.
* Ben şu iki motorun arasından geçerim. (far ışığında) * Bak şimdi ibreyi sona dayandırcam.
* Kaç basıyorum acaba.
* Demek daha önce motora binmedin. Atla arkama biraz dolaşalım.
* Virajda hangi tarafa yatacaktık?
* Bunun önü nasıl kalkıyo?
* Motor bozuldu, sen beni şu iple çek.
* Nihaaaa köprü! (250 basarken) * Bak Sadık’çığım seninle ilgili bir dedikodu duydum ama önce sana sorayım dedim. Sahi senin Kontrgerilla ile ilişkin var mı?
* Doğalgazın ülkemize hayırlı olmasını diliyor ve doğalgaz ile çalışan ilk ocağı huzurlarınızda yakıyorum.
* Korkma hanım bu saatte kapımızı kim çalacak. Tanıdık biridir.
* Gerdeğe girmeden önce sana açıklamak istediğim bir şey var Sinan.
* Postanede bana ait bir koli varmış onu almaya geldim.
* Müjdemi isterim Turhan abi. Bir kızın daha oldu.
* O irmikleri neden aldın Nurhan? Helva mı yapacaksın? Niçin?
* Hayatımda hiç bu kadar güzel bir yemek yememiştim.
* Yalan söylüyorsam şuracıkta öliim.
* Yaw şuna bak, ne kadar gerçekci bir oyun.
* Rasim abi, kafesin kapısı kapalı, değil mi?
* Karıcığım, son günlerde biraz kilo aldın galiba?
* Abi bu yeni aldığım modem için paratoner taktık, bişey olmaz.
* Ben kırmızı yanmadan sarı ışıkta geçerim.
* Gel abi burası boyu geçmiyo.
* help help borgkkkkkggggggz help help (hehe turiz karı bize el sallıyo) * Aya bak aya! Kamyon farı gibi.
* Yaklaşırsanz atlarımm.
* Korkma ben attığımı vururum.
* Baba. Ben hamileyim.
* Olum beş taş çaldım, ruhun bile duymadı.
* Evladım beni karşıdan karşıya geçirir misin?
* Bakın çocuklar, bu deney seti, kapağı açılınca güvenlik önlemi olaraktan elektriği keser.
* Ey ruuh. Geldiyseeeen.
* Yaw Ruhi abi burası galiba Fener tribunu diil yaw.
* Moha agam soninda devlet babo köyümüza el attı. Bah uçahlarla hediye atıyolar.
* Bak olm hani akşamlar HARLEM`de dolaşılmazdı, mis gibi dolaş.
* Yaw karıcım koskoca TİTANİK bu hiç batar mı.
* Çavuş bu fitilin uzunluğu ne kadardı?
* Uff anam hepsi senin mi?
* Bah bah bah hala uzunlarla geliyo...
* Canikom, bu etin tadı sana da biraz garip gelmedi mi?
* Ordular ileri... Allah, Allah, Allah, Allah...
* Ben denedim korkmayın.
* Vakkas Abi. Senin için öyle böyle diyorlar, doğru mu?
* Hihoha... Bak gelen şey köpek balığına ne kadar da benziyor.
* Hilmi abi sırtımı kütletir misin?
* Sözünü geri alman için sana beş dakika veriyorum.
* Bu külüstür essahtan 200 yapıyor mu?
* Ben bunu bilir bunu söylerim refik. Tren yolculuğu en güvenilir yolculuktur.
* Arkamda duracağına gel de uçurumun manzarasına bak kocacığım.
* Semracığım bak, arabanın ibresi 200'ü gösteriyor.
* Valla bak sarhoş bile olmadım bacanak. Gel bir büyük daha devirelim sonra yola çıkarız.
* Abi bu dolu mu?
* Türk'e bişi olmaz lan.
* Şu kamyonun altı gölge lan, yatalım altına serinleyelim.
* Amirim yeşil kabloyu kesmiyecek miydik? - Kes ulan maviyi. Bana mı öğretiyon bomba imhayı.
* Usta sigortaları kapatayım mı? - Ne sigorta kapatması olm, burdan çarpacak elektrik anca biraz gıdıklar.
* Yok efendim neymiş, siyanürle altın aramanın zararı yokmuş. - Yok tabi, içerim ben siyanürlü suyu.
* Olm yavas giт lan biraz! - Ulen amma korkak adamsın be!...
* Şu şişenin içindeki kırmızı renkli sıvı likör olmalı.
* Bombaaa!!! - Nerde?
* Tanıştırayım, erkek arkadaşım.
* Baba ben bu gece erkek arkadaşımda kalacağım.
* Kim demiş kırmızı ışıkta geçilmez diye..
* Hacı gel sevaba gireriz hem, ayıralım şu sarhoşları..
* Tamam artık yüzmeyi öğrendiğime göre yalnız yüzebilirim, sen biraz güneşlen.
* Çık çık yol boş.
* Bu çocuk senden değil.
* Bi baksana bilader...
* Sakin olun lan en kötü ne olabilir ki.
* Kar lastiğine ne gerek var ki. ben zaten usta şoförüm * Allah Allah, bu ne düğmesi öyle.
* Abi bir mantar tava yaptım, parmaklarını yersin valla.
* Ne, alnımın üstünde kırmızı bir nokta mı var?
Bir varmış, bir yokmuş, ülkesinde avcının biri, kuşlara meraklı imiş. Hem yemeye meraklı, hem de tutup kafese kapatıp seyretmeye, söyletip dinlemeye. Kurmuş ormanın kuytusuna kapanı, yatmış pusuya. Tüyleri alacalı bulacalı, nadir bulunur, az rastlanır cinsinden bir kuş da gelmiş girmiş kapanın içine. Avcı ortaya çıkınca kuş yalvarmaya başlamış:
- "Avcı avcı, bırak beni gideyim. Yemeğe kalksan ufacığım, pişirdin mi benden bir lokma bile et çıkmaz. Kafese kapatsan ağzımı bile açmam, ne şakırım ne konuşurum, ama beni özgür bırakacak olursan sana üç öğüt veririm ki, hem çok mutlu olursun yaşamda, hem de çok başarılı."
Avcı düşünmüş taşınmış:
- "Eh söyle, ver bakalım şu üç öğüdünü, o zaman bırakırım seni," buyurmuş.
Kuş:
"1.
Sağduyuya, akla aykırı düşecek hiç bir şeye inanma 2. Yaptığın hiç bir şeyden pişmanlık duyma, gerçekleştiremeyeceğin şeyler için üzülme 3.
Asla ama asla olanaksızın peşine takılma." demiş.
Avcı şöyle bir bakmış kuşa:
- "Bu söylediğin, büyük cevherler değil, ben zaten yaşamımda her an bu prensipleri uyguluyorum. Ama fazla işe yarayacak bir kuş değilsin, o yüzden sözümü tutup seni bırakacağım." demiş.
Kuş fırlamış yakındaki bir ağacın tepesine, açmış ağzını yummuş gözünü:
- "Avcı avcı salak avcı,  sen beni herhangi bir kuş mu belledin? Ben bütün kuşlardan daha farklı bir kuşum. Kalbim yakuttan benim. Kalbimin yerinde kocaman bir yakut var, beni kesip kalbimi çıkarsaydın dünyanın en zengin adamı olacaktın." demiş.
Salak avcı dönmüş, bağırıp çağırmaya başlamış:
- "Kuş seni yine yakalayacağım." diye tepinmeye başlamış, deliye dönmüş hırsından.
Hemen ağaca tırmanmaya başlamış. Kuş ağacın en üst dallarından birine, adamın erişemeyeceği bir yere konmuş. Avcı üst dala erişip de kuşu yakalayayım derken yuvarlanmış ağaçtan.
Kuş:
- "Nasılsın bakalım? Öğütlerimi beğenmemiştin, ben bunların hepsini zaten biliyordum demiştin. Ben sana ne dedim önce? Sağduyuya, akla ters gelecek hiç bir şeye inanma. Be adam, kalbi yakuttan kuş olur mu? Hemen inandın, gözün döndü. Yaptığın hiç bir şeyden pişmanlık duyma, yani sonradan pişman olmamak için, bir şeyi yapmadan önce iyice düşün taşın dedim. Beni bıraktın, ardından da hemen bıraktığına pişman olup peşime düştün. Üçüncü öğüdüm, gerçekleşmesi olanaksız bir şey için boş yere gücünü harcamaydı. Sen beni nasıl yakalarsın, ben kuşum, uçmuş uçmuş, en üst dala konmuşum. Sen oraya nasıl erişirsin be adam?" demiş ve uçmuş gitmiş.
"Dünyada iki gül olsun, biri kırmızı biri beyaz, sen beni unutursan kırmızı gül solsun, ben seni unutursam beyaz gül kefenim olsun".
"Bir söylenceye göre düşman iki ailenin çocukları olan Ali ile Zehra biri birine ölesiye sevdalıymışlar. İki genç daha çocukken ailelerinin düşmanlığına rağmen, gönül verip sevmişler birbirilerini. Aşkları, gökle - yerin aşkı kadar büyük, çiçekle suyun - aşkı gibi temizmiş. Günler gecelere, geceler günlere akıp giderken, herkes aşkına göre almış hissesini hayatın pınarından. Yıllar su gibi akıp gitmiş, Ve yöre de herkesin dilinde Zehra kızın güzelliği söylenir, Zehra kızın güzelliği konuşulur olmuş. Ta topuğuna kadar inen saçları, simsiyah gözleri, inci dişleri, kıpkızıl dudakları, pembe yanakları ve heykel gibi kusursuz bedeni ile perileri kıskandıracak kadar güzel ve alımlıymış. Derken Ali ile Zehra büyüyüp evlenme çağına erişmişler ama evlenmelerine her iki tarafta bir türlü razı olmamış. İki düşman aile arasında kavgalar başlamış, günlerce silahlar patlamış. Zehra ile Ali de çevrelerine aşklarını, biri birine bağlılıklarını kanıtlamak için evlerini terk edip iyi yürekli bir çobanın yardımıyla uzak bir vadideki mağaraya gizlenip yıllarca orada barınmışlar. Zehra'nın kardeşleri her yeri aramış taramışlarsa da hiç bir yerde izine rastlamamışlar. Epey bir zaman yabani meyveler, bitkiler, kökler yiyerek ve geceleri çobanın köyden taşıdığı yiyeceklerle yaşamını sürdürmüşler. Dolunaylı gecelerde iki derin vadi arasındaki mağaranın önünde oturup, alt tarafından çağıl çağıl akan sulara bakarak dağlara, taşlara türküler yakmışlar. Zehra kızın saçları gece, gözleri yıldız, bakışları gökkuşağını andırırmış. Baktıkça Rengarenk bir ahenk sararmış vadinin içini. Her sabah gün burada aşkla başlayıp, aşkla bitermiş. Kuşların inceden soluyuşu, ağaçların nazlı nazlı sallanışı, yaprakların hışırtısı bir başka güzelleştirirmiş çevreyi. Renk renk, desen desen çiçekler içinde, pınarların da akışıyla bu renk ve ahenk harmonisi, iki gönül coğrafyasının ve iki yürek ikliminin mutluluğuyla uzayıp gitmiş günler. genç adam sevdiği kıza her gün hayran hayran bakarak sazına sarılıp türküler dizermiş ırmaklara. Dağ, taş dillenirmiş sesinde. Sevdiğinin gözleri denizin incileri, dişleri mercan, saçları gecenin kıranlığı, gülüşü bahar gülü kadar güzelmiş, güldükçe Cangülleri saçılırmış dağa, taşa. Sonra Zehra kızın kardeşleri iz sürüp yatmışlar pusuya. Her şeyden habersiz dağlara, kayalara saz çalıp sevdiğinin ceylan gözlerine türküler söyleyen Ali'yi tek kurşunla kayadan aşağı yuvarlamışlar. Ağıt yakıp saçlarını yolan Zehra kız Ali'nin acısına dayanamayıp ümitsizliğe kapılarak oda kendini aynı uçurumdan aşağı bırakır. İkisi yan yana gömülür. Sonraları kızın baş ucuna ak, erkeğin başucunda al bir gül fidanı çıkar ve her bahar yeşerip biri ak biri kırmızı gül açarak biri birine sarılarak tekrar kavuşurlar hiç ayrılmamak üzere. Yelpınarın suyu gövdelerine değdikçe ağlamışlar, iri iri yaşlar süzülmüş yapraklarından. Beyaz duvağını takıp tomurcuğuna, ağıtlar yakmışlar kayalara dönüp sırtını Munzur dağına. Ne zamanki acısı, ne zamanki hasreti işlemiş kayalara Zehra kızın, paramparça olmuş kayalar, her parça kızıl bir ağgül olmuş kanamış. Yıllarca pınarlar kan akmış. Tarifsiz bir acı çökmüş her yana. İşte o gün bu gündür her bahar biri birine kenetlenen bu iki çiçeğin olduğu yerde ağlama ve inilti sesleri duyulur geceleri. Halk arasında mağaranın önünde gömülü olduğuna inanılan bu iki sevgilinin aslında ölmediklerinin, onların değişik zamanlarda değişik şekillerde göründüğüne dair rivayet edilir. Halk arasında hala iki sevgilinin, iki çiçeğe dönüşerek yaşadıklarına inanan yörenin gençleri. Bu söylentilerin de etkisiyle olacak ki, her bahar mağarayı ziyaret ederek dilek tutup kısmet ve murat duası ederler. Rüzgarın sesi bu yörelerde her gece yaşanmış efsaneleri fısıldar. Bazen yaşlı bir ninenin anlattığı masalda dillenir, bazen de bir sazın tellerindeki ezgide.

Fenerbahçe'nin kırabileceği rekorlar ve yapabileceği ilkler... *** 1. Sezon başlamadan şampiyonluk turu atmak. 2. Türkiye kupasında herhangi bir 3. lig takımına elenmek. 3. Dünyanın en büyük gаy yürüyüşünü yapmak. (Maçtan sonra bütün stad Bağdat caddesine çıksın yeter...) 4. Maçlardan önce taraftara posta ve e-mail yoluyla "lütfen maçta fener gol gol gol diye bağırın" şeklinde çağrıda bulunmak. 5. Tüm oyuncuları gаy olan ilk futbol takımı olmak. (Az kaldı...) 6. Şampiyonlar liginde(eğer katılabilirse) en kötü dereceyi yapmak. (Halihazırda en kötü ikinci derecenin sahibi, yolu açık olsun) 7. Aynı sezonu 3 ya da daha fazla teknik direktörle bitirmek. 8. Fenerium'da isimsiz veya Amerikan fermuarlı forma satışı. (Taraftar kısa aralılarla kandırılınca uyuz oluyo...) 9. Fenerium'da yumurta satışı. (Korkak tavuk yumurtası lezzetli olur... ) 10. Türkiye kupası maçlarında maç başlamadan sahadan çekilmek. (Kafaya taş yemekten ya da 2. lig takımına elenmekten iyidir...) 11. Havlayan meriç ısırabilir. 12. FB yönetiminin taraftara "Dünya kupasını alan ilk kulüp takımı olacağız" sözünü vermesi. (Taraftarı kandırmada sınır yok...) 13. Kulüp binası yanına bağlanacak bir köpeğin burada 24 saatten fazla durması. (Malum, köpek bağlasan durmaz...) 14. Seçimleri yönlendirdiğini zanneden FB taraftarının erken seçim ilan etmesi. 15. Yapılacak hazırlık maçı için lig maçının iptalinin istenmesi. (Yakında bu da olur...) 16. Biraz yoğurtla fenerden cacık olabilir. (Teknoloji gelişti bu da halledilir...) 17. Her sezon başında büyük vaatlerle uyutulan taraftara Fenerium'da indirimli yastık ve nevresim takımı kampanyası. 18. Futbolcuların dayak yememesi için tesislerin yurtdışına alınması. (En azından taraftar "Yurtdışında da oynuyoruz" diye kandırılabilir...) 19. Sırf kupa almak için turnuva düzenlemek. (Bu taraftar kandırılmayı hak ediyor...) 20. İstiklal Marşını FB marşı yapmak. (İspanyolların kahramanlık şarkısını kendine marş yapan takımdan bu da beklenir, belki Mehmet Akif ERSOY da fenerlidir...) 21. Türkiye kupasında kendilerini eleyecek takıma filistin askısı, elektrik verme, araba arkasında sürükleme gibi işkenceler uygulanması. (1986-87 sezonunda FB'li futbolcular kendilerini kupadan eleyen Samsunsporlu futbolcuları maç biter bitmez sahada bir güzel dövmüşlerdi, sıra işkencede...) 22. Transfer edilecek yıldız futbolcuyu uçaktan inmeden dövmek, kadroya almadan kovmak. 23. 18 yaşını doldurmayan ve okuma yazma bilmeyen birisini teknik direktör olarak görevlendirmek. 24. FB taraftarının orijinal beste yapması. 25. Stadta pirinç, balık, yosun gibi su ve deniz ürünleri yetiştirmek. (Yağmurlar arttığında...)
Dünyada insanlar, çok çeşitli nedenlerle firmalara ve kurumlara dava açıyor. Aynı davalar Türkiye'de açılsa neler olurdu, işte araştırma sonuçları:
* Eline kahve dökülen kadın, üzerinde 'Sıcaktır' yazmadığını iddia ederek, dava ettiği Mc. Donald's dan 2.5 milyon dolar tazminat kazandı.
BİZDE OLSAYDI: Kadının eline diş macunu sürülür. Kadın yaygaraya devam edince de garsonlar kadını bir temiz döver, sonra da derin dondurucuya kapatırlardı.
* San Diego'da bir adam, erkekler tuvaletinde kadın gördüğünü söyleyerek, duygusal travma geçirdiği iddiasıyla dava açtı.
BİZDE OLSAYDI: Öncelikle travmayı erkek değil, erkekler tuvaletine gören kadın geçirirdi. Hem de duygusal olmayanından. Hatta başına daha neler gelirdi Allah bilir.
* Bir soyguncu, kendisine bedava deodorant vermediği için hapishane yönetiminden şikayetçi oldu. BİZDE OLSAYDI: Adam Önce "Burası Migros mu lan" cümleleri eşliğinde güzelce bir ıslatılır, adamın ter kokusu hafifletilir, ceza evinde parasız hiçbir şeye sahip olamayacağı bir güzel anlatılırdı. Ertesi gün de mahkuma sadece deodorant değil, cep telefonundan tabancaya kadar satın alabileceği her türlü ürünün listesi verilirdi.
* Gene Amerika'da bir kanser hastası, öngörülen süre içerisinde ölmediğini söyleyerek sağlık müdürlüğünü dava etti. Doktorların koyduğu teşhise göre çoktan ölmesi gerektiğini söyleyen davacı tazminat istedi.
BİZDE OLSAYDI: Hasta tazminat talebinin ardından yetkililerce apar topar Devlet Hastanelerinden birine yatırılır, kanserden olmasa da kaptığı başka bir enfeksiyondan ölmesi kesin olarak sağlanırdı.
* Bira düşkünü bir Alman, Anheuser - Busch biraları üreten şirkete 10 bin dolarlık dava açtı. Biracıya göre reklamda birayla kadınların tavlanacağı söyleniyordu. Ancak kendisi başarılı olamamıştı. BİZDE OLSAYDI: Açtığı davanın ardından, derhal ana haber bültenlerine çıkar. Magazin programlarına konuk olur ve kendi çapında ciddi bir şöhrete ulaşırdı adam. Ve bu sayede kadın bulduğundan bira şirketi de tazminat ödemekten kurtulurdu.
* Florida'da bir balıkçının ailesi, hava tahmini tutmadığı için fırtınada ölen babalarının ardından, hava tahmini yapan kanalı mahkemeye verdiler.
BİZDE OLSAYDI: Dava asla açılamaz ve sonuçlanamazdı. Çünkü Türkiye'de hava tahminleri her türlü ihtimal göz önüne alınarak yapılır. "Yarın hava kar yağışlı olacak ve zaman zaman da güneşli geçecek." Veya "denizlerimizde hava 2 ile 6 kuvvetinde olacak." (Bu hava tahmini gerçekten yapılır bizde ve inanın yaşayan bilir, ama 2 ile 6 hava arasında dağlar kadar fark vardır.) * Bir kadın sürücü, çarptığı ve öldürdüğü adamın eşinden, kaza anında kendisine şok yaşattığı için tazminat talebinde bulundu.
BİZDE OLSAYDI: Sık sık olan bir vakadır bizde bu. "Önüne baksaydı kardeşim" ile başlayan ve "onlar da dikkat etseydiler birader" denilerek salınan çok trafik canavarı vardır bu ülkede.
Tazminat istemediklerine dua edelim.
Avcılar oturmuşlar başlarından geçen ilginç olayları anlatıyorlarmış. İçlerinden biri:
- "Bir gün gölde balık avlarken oltama büyük bir balığın takıldığını anlayınca yavaş, yavaş ve büyük bir mücadele ile kıyıya çektiğimde, büyük bir turna balığı olduğunu gördüm. Balığı tek başına taşıyamayacağımı anlayınca gidip köyden atımı aldım, fakat balığı ata koyduğum zaman bir taraftan başı diğer taraftansa kuyruğu yere deymesin mi? yapacak bir şey olmadığından yola çıktım ama oda ne, az sonra balığın ağırlığından atın beli kırılmasın mı?" deyince orada bulunan arkadaşlarından biri de:
- "Biz de üç arkadaş bir gün sisli bir havada domuz avına çıkmıştık, o arada çalıların arasında ses duyunca tüfeğimi ateşlememle acı bir feryat duyup, çalılıklara gidince vurduğumun arkadaşım olduğunu görünce hemen bir mezar kazmaya başladım, fakat o arada diğer arkadaşım gelerek seni katil deyince onu da vurmak zorunda kaldım, onun için de bir mezar kazmaya başlamıştım ki bu sefer de orman memuru silah sesini duyupta yanıma gelince artık yapacak bir şey kalmadı, ha iki ha üç kişi deyip onu da vurdum, tabii onu saklamak içinde bir mezar daha kazmaya başladığımda karşıdan bir traktör dolusu köylü yanıma doğru gelmiyor mu?" deyince, turnayı yakalayan avcı:
- "Yok artık köylüleri de vurup gömdüm deme" deyince:
- "O zaman sen de balığın boyunu daha makul bir ölçüye çek de bana bir traktör dolusu köylüyü vurdurma" der.