Baba, ortaokul üçüncü sınıfa giden oğlunun elinde karneyle salona girdiğini görür. "Allah allah, dönem ne çabuk bitmiş..." diye düşünür ve oğluna seslenir:
- "Getir bakayım şu karneyi!"
- "Al baba..."
Adam karneye bir bakar ki, beden eğitimi ve resim dışındaki tüm dersler zayıf.
- "Bir dediğini iki etmiyoruz, bilgisayar dedin, bilgisayar aldık, ingilizce kursu dedin ingilizce kursuna gönderdik, gitar kursu, müzik aletleri, ne istersen yapıyoruz. Kız arkadaş uğruna harcadığın çiçek parasının haddi hesabı yok. Ne bu notların hali, rezil şey!"
- "Baba... O benim karnem değil ki, senin kitaplarını karıştırıyordum, birinin arasında karnelerinden birini bulmuştum..."
Üniversitede okuyan bir öğrenci yıl sonu sınavlarına girmiş ve arkadaşına:
Ben memleketime gidiyorum, sınavlar belli olduktan sonra bana sonuçları
Bildir, ancak telefona ben çıkarsam bana söylersin.
Telefona annem çikarsa zayıfım olmaz da eğer bir tane olursa Ebubekir'in selâmi var, dersin.
İki zayıf imkansız da eğer olursa Ebubekir'in Ömer'in selâmı var, dersin.
Üç zayıf hiç olmaz da eğer olursa Ebubekir'in, Ömer'in, Osman'in selamı var dersin.
Dört zayıf imkansız da eger olursa, Ebubekir'in, Ömer'in, Osman'in, Ali'nin selâmı var dersin, şeklinde konuşup memleketine gelir.
Bir zaman sonra sınavlar belli olur, arkadası sınav sonuçlarını bildirmek için telefona sarılır, telefona öğrencinin annesi çikar.
- "Teyze, oğlunuza söyleyin Ümmet-i Muhammed'in selâmı var"