Beşiktaş Takımı maç saatine yakın stada girer.. Stada takımdan ayrı gelen Sergen, takımın motivasyonunun çok düşük olduğunu görür suratlar asıktır..
- “Ne oldu neden yüzünüz gülmüyor..? “diye sorar.
Futbolculardan biri de,
- “Ne olsun böyle bir takımla oynamak zorunda kaldığımız için canımız sıkkın der..”
Bunun üzerine Sergen:
- “Pekala çocuklar, hadi siz gidin Kadıköy’ü gezin, ben tek başıma sahaya çıkar oynarım” der..
Ve takım çocuklar gibi sevinerek stattan çıkıp Kadıköy’ü gezmeye giderler.. Maç başladıktan 10 dakika sonra Beşiktaş takımı stada döner Skor => Beşiktaş 1 – Fenerbahçe 0.. e tabi bu durumda daha da bir keyiflenirler ve tekrar dışarı çıkar gezmeye başlarlar.. Maç bittikten sonra stada döndüklerinde, maçın 1-1 bittiğini görürler, FB adına Ortega 85. dakikada bir gol atmıştır.. Takım arkadaşları hemen Sergen’e koşarlar ve onu coşkuyla tebrik ederler.. Ama Sergen üzgündür.
- “Özür dilerim arkadaşlar, sizi mahcup ettim” .. Der.
- “Olur mu öyle şey der” Beşiktaş futbolcuları,
- “Sen koskoca bir takımla tek başına oynayıp yenilmedin, daha ne olsun.. “
- “Ama,” der Sergen, “12. dakikada kırmızı kart görmüş olmam gerçekten benim için utanç vericiydi.”
Rizeli imamlarla Trabzonlu imamlar turnuva düzenleyip ayda bir maç
Yaparlarmis. Ama maci hep Rizeli imamlar kazanirlarmis.
Trabzonlular bir gün "bu böyle gitmez, buna bir çare bulalim, hep
Yeniliyoruz demisler. Takim kaptani olan Temel Hoca öyle bir
Teklifte bulunmus ki… Ula bizim Trabzonsporlu Hami’ye sari cübbeyi giydirelim,
"Bu da bizim Hami Hoca, merkez caminin imami,
Yeni tayin oldu" diye kandiririz demis. Bu teklifi kabul edilmis ve ilk
Maçta Hamiyi de alip Rizeye maça gitmisler. Ama maci yine 2-1 kaybetmişler.
Dönüşte takim kaptanı Temel Hocaya komşusu sormuş:
Temel ne oldu maçın sonucu, kazanabildinizmi?
Yok ya, Rizeliler bizi 2-1 yendiler.
Yapma ya, kim atti golleri? Bizim golü Hami Hoca atti,
Onlarin golleri de Ronaldo Hoca ile, Messi Hoca atti
Güvenilir kaynaklardan aldigimiz bilgiye göre degerli yazarimiz Hincal Uluç'un basindan geçen asagidaki olay Sabah Gazetesinde herkesin dillerindeymis...
Geçtigimiz bahar günlerinin birinde Hincal Uluç Bogaz'da mutad sabah yürüyüsünü yapiyormus. Çok sevdigi Bebek Kahve'ye yaklastiginda Bebek Camiinin önünde gözüne 7-8 yaslarinda bir çocuk ilismis.
Çocuk önünde karton bir kutu öylece dikiliyormus. Merak ederek çocugun yanina sokulan Hincal Uluç -"Karton kutunun içinde ne var." diye sormus.
- "Yeni dogmus kedi yavrulari..." demis çocuk gözleri parlayarak..
- " Hangi takimi tutuyor bunlar bakalim".
Çocuk Hincal Uluç'a garip bir bakis firlatmis ve -"Galatasaraylilar." demis. Degerli yazarimiz bu cevabi duyunca bir sevinmis, bir sevinmis ve keyif içinde yürüyüsünü bitirirerek eve dönmüs. Eve girer girmez de Türk Futbolunun en derin bilgiye sahip yazarlarindan, arkadasi Dogan Kologlu'nu aramis.
- "Dogan Abi." demis "Sonunda çabalarimii sonuç vermeye basladi. Yarin sabah, gazeteye gitmeden ugra, Bogaz'da bir yürüyüse yapalim. Sana bir sey gösterecegim, çok seveceksin."
Ertesi gün bu iki güzide spor yazarimiz beraberce bir Bogaz havasi almak üzere Arnavutköy'de bulusmuslar ve bebege dogru yürümeye baslamislar. Bebek'te kahveye yaklastiklarinda Hincal Uluç yine bir gün önceki çocugu görmüs.
Çocugun önünde de yine ayni kutu duruyormus.
Hincal Uluç, "Bak, Dogan Abi, ne göstericegim sana,", demis ve keyif içinde çocuga sormus:
- "Karton kutunun icinde ne var, delikanli?"
- "Yeni dogmus kedi yavrulari..." demis çocuk, istifini bozmadan.
Hincal Uluç dönmüs Dogan Kologlu'na -"Bak simdi" demis.
- "Söyle bakalim hangi takimi tutuyor bu kediler?"
- "Fenerbahçe"
- Nasil olur bana daha dün Galatasaray'i tuttuklarini söylemistin?"
- "Evet ama, bugün hepsinin gözleri açildi"