Temel fıkralarında ve Karadeniz Bölgesinde sık sık yaşanan ilginç olayların bir benzeri Aydın’da yaşandı. Aydınlı bir marangoz ustası işsiz kalınca zenginlere satmak için lüks bir yat yapmaya karar verdi. Aylarca çalışarak yatın planını çizip iskeletini oluşturan 51 yaşındaki Süleyman Usta, yatın dükkandan nasıl çıkacağını düşünemeyince işler karıştı. Mendireksiz 4.5 metre yüksekliğindeki lüks yat, ustanın ekmek teknesi dükkan yıkılarak dışarı çıkarılabilecek.
Edinilen bilgiye Aydın’da 40 yıldır marangozluk ve koltuk imalatı yapan 51 yaşındaki Süleyman Çıkrıkçı, ünlü firmalar ve seri üretim karşısında işsiz kalınca, dükkanını kapatıp Marmaris'e çalışmaya gitti. Marmaris'te çalıştığı süre içerisinde yat imalatı yapan meslektaşlarının çalışmalarını inceleyen Süleyman Çıkrıkçı, ilkokulu 4. sınıftan terk etmesine rağmen, kendi başına teknenin planını çizip, işe koyuldu. Yaklaşık 3 aylık çalışması sonunda, çevreden borç para ile malzeme alan Süleyman Çıkrıkçı, teknenin iskeletini oluşturdu.
Aylarca, yatın dengesinden, motor hacmine ve sintineden mendireğe kadar her şeyi düşünen Süleyman Usta, yatın dükkandan nasıl çıkacağını düşünemeyince işler karıştı. Süleyman Usta, aylarca çalışarak büyük bir kısmını tamamladığı tekneyi sökmek yerine, dükkanı yıkmaya karar verdi. İşsizlik nedeniyle sıkıntılı günler yaşayan Süleyman Usta, yatı tamamladıktan sonra satarak hem borçlarını ödemeye, hem de yıkmak zorunda kaldığı dükkanı yeniden yapmayı düşünüyor.
Süleyman Ustanın yaptığı bu işin büyük bir beceri olduğunu belirten Aydın Marangozlar Odası Başkanı Süleyman Algün, yatın dükkandan çıkarılması hesaplanmaması dışında her şeyin iyi gittiğini ve Süleyman Çıkrıkçı'nın Aydın sanayinde çaresizliğe çare üretmeye çalıştığını söyledi.
Kadın matematik öğretmeni dersinde öğrencilere sorar:
- Bir ağacın dalında 7 tane kuş var. Bir taş attım, iki tanesini vurdum. Geriye kaç tane kuş kalır?
Bir öğrenci parmak kaldırır ve cevap verir:
- Hiç kuş kalmaz öğretmenim, çünkü diğer kuşlar korkudan uçup gider.
Öğretmen gülümser:
- Hayır. Doğru cevap beş olacaktı ama bakış açını sevdim.
Öğrenci duruma çok bozulur ama pek göstermez. Ders devam ederken tekrar parmak kaldırır:
- Bir soru da ben sorabilir miyim?
Öğretmen izin verir.
- Sokakta üç kadın dondurma yiyerek yürüyor. Biri dondurmasını yalıyor, diğeri ısırıyor, diğeri de emiyor. Kadınlardan hangisi evlidir?
Öğretmen şaşırır, kızarıp bozarır ama cevap da vermek zorundadır:
- Hmm... Şey.. Yalayan?
Öğrenci yanıtlar:
- Hayır, parmağında alyans olan. Ama bakış açınızı sevdim.