İlkokulda, matematik dersinde öğretmen üçgenin alanını, çocuklara şu şekilde öğretmiş:
Bir üç kenarlının alanı, yatayımı ile dikleşiminin vuruşumunun, ikiye bölümüdür. Çocuk bunu güzelce ezberlemiş.
Akşam babası evde sormuş:
- Bu gün okulda ne öğrendiniz?
- Matematik dersinde, bir üç kenarlının alanını öğrendik babacığım.
- Ya öyle mi, peki nasıl öğrendiniz?
- Bir üç kenarlının alanı, yatayımı ile dikleşiminin vuruşumunun, ikiye bölümüdür.
- Yavrum, yanlış öğretmişler size. Doğrusu:
Bir üçgenin alanı, tabanı ile yüksekliğinin çarpımının yarısına eşittir.
O sırada, bir yandan gazetesini okuyan, bir yandan da torunuyla oğlunun konuşmasını dinleyen dede, dayanamayıp söze girmiş:
- İkinizin de tanımı yanlış! Bir müsellesin mesaha-i sathiyesi, kaidesiyle irtifaının hasıl-ı darpının nısfına müsavidir.
Dogumevi bekleme salonuna hemsire kosarak girer , ilk sirada oturan adama yaklasarak :
“Sizi tebrik ederim, ikiz cocugunuz oldu” der.
“Ne tesaduf Minnesota Ikizleri – Basketbol Takimindayim”
Bir saat sonra, ayni hemsire yine kosarak gelir,”Mr. Smith” ismini anons eder. Mr. Smith yerinden heyecanla dogrulur,Hemsire ;
- ” Artik ucuz babasisiniz” der. Mr. Smith sasirir ve ” Olacak sey degil, ben de 3M sirketinde calisiyorum” der. Hemsire bir daha gorundugunde ucuncu adama ;
- ” Esiniz dorduz dogurdu, kutlarim” der. Adam da saskinlikla.
- ” Ben de Dort Mevsim Otelinde calisiyorum” der.
O sirada yaninda oturmakta olan adam hafif bayginlik gecirerek oturdugu yerden asagi dogru kayar, yetisip mudahale eden hemsire sorar;
“Iyimisiniz, ne oldu size?” diye sorar.
Adam kendine gelmege calisarak dogrulur ;
- ” Temiz havaya ihtiyacim var, 101 Dalmacyalilar magazasinin muduruyum de…”