• Home
  • Tüm Kategoriler
  • Popular
  • Komik Resimler
  • En İyi Fıkralar
  • En son şakalar
  • Nasrettin Hoca Fıkraları
  • +18 Fıkralar, Yaran artı 18 fıkralar
  • Asker fıkraları
  • Avcı Fıkraları, Avcılık Fıkraları
  • Bayburt Fıkraları
  • Bektaşi Fıkraları
  • Belaltı Fıkraları
  • Büyük Fıkraları
  • Cimri Fıkraları
  • Çocuk Fıkraları, Çocuksu Fıkralar
  • Çorum Fıkraları
  • Deli Fıkraları
  • Dini Fıkralar
  • Doktor Fıkraları
  • Dursun Fıkraları
  • Duvar Yazıları
  • Elazığ Fıkraları
  • Erkek Fıkraları
  • Erzurum Fıkraları
  • Evlilik Fıkraları
  • Fıkra Gibi Komik Olaylar
  • Fıkralar - Corona (Covid-19)
  • Hayvan Fıkraları, Hayvanlar Alemi
  • İngiliz Alman Türk
  • Ingiliz-alman-turk-fikralari
  • Kadın Erkek Fıkraları
  • Kadın Fıkraları
  • Kamyon Yazıları
  • Kapak Edici Fıkralar
  • Karadeniz Fıkraları
  • Karı Koca Fıkraları
  • Kayseri Fıkraları, Kayserili Fıkraları
  • Kısa Fıkralar
  • Komik Hikayeler
  • Komik Şakalar
  • Komik Sözler
  • Köylü Fıkraları
  • Kurban Fıkraları
  • Mardin Fıkraları
  • Matematik Fıkraları
  • Meslek Fıkraları
  • Mühendis Fıkraları
  • Nam-ı Kemal Fıkraları
  • Okul fıkraları
  • Polisler hakkında fıkralar
  • Politika Fıkraları, Politik Fıkralar
  • Ramazan Fıkraları
  • Sarhoş Fıkraları
  • Sarışın fıkraları
  • Seçim Fıkraları
  • Sekreter Fıkraları
  • Şoför Fıkraları
  • Soğuk Espiriler
  • Spor Fıkraları
  • Tarih Fıkraları
  • Temel Fıkraları
  • Trakya Fıkraları
  • Ünlülerden Fıkralar
Български English Deutsch Español Русский Français Italiano Ελληνικά Македонски Türkçe Українська Português Polski Svenska Nederlands Dansk Norsk Suomi Magyar Româna Čeština Lietuvių Latviešu Hrvatski
My Jokes Edit Profile Logout
  1. En son şakalar
  2. Karadeniz Fıkraları

Karadeniz Fıkraları

Add a joke En son şakalar En İyi Fıkralar
In der Wüste notlanden Der Mann und das Rudel Löwen taubstummer Löwe Един цигулар се изгубил в саваната. Еден виолинист седнал среде африканската савана и засвирел прекрасна мелодија. В африканской саванне стоит скрипач и обалденно играет на скрипке. Подошел лев Mitten in der Wüste sitzt ein Mann und spielt zauberhaft Geige. Ein Löwe umkreist ihn und legt sich nieder. Dann kommen noch zwei und legen sich ebenfalls hin. Nach einiger Zeit kommt ein vierter und frisst den Spieler auf. Oben in der Palme meint ein Affe zum anderen: "Ich habe es doch... В африканській саванні стоїть скрипаль і добре грає на скрипці. Підійшов лев A un famoso guitarrista le propusieron ofrecer un concierto en algún país de África Idzie asceta pustynią. Otacza go stado lwów. Ten siada na kamieniu i zaczyna grac na fujarce. Nagle przyszedł jeden lew i go pożarł. Reszta mówi: - Ten głuchy musi zawsze wszystko zepsuć. Πέφτει ένα αεροπλάνο και σώζετε ένας μόνο βιολιστής μαζί με το βιολί του στην Αφρική. Εκεί που περπατούσε ξαφνικά ακούει σαματά πίσω του γυρνάει και βλέπει μια αγέλη λιοντάρια να τρέχουν προς τα...
Temel birgün ava gitmeye karar vermis, sihirli kemanini, tüfegi almis ve ava gitmis Av esnasinda bir aslanla gözgöze gelmisler.
Temel tetige basmis tüfek patlamamis. temel kemani çalmis ve aslani uyutmus.
Eve gelmis ve tekrar ava gitmis.
Aslanla yine gözgöze gelmis Tetige basmis, gene patlamamis, hemen kemani çikarmis, çalmis ama aslan onu parçalayip yemis.
Agaçta iki maymun konusuyormus, biri demis :
- "Ben sana demedim mi, bu bizim sagir aslana denk gelirse isi biter.."
0
0
4
Üçüncü Boğaz Köprüsü'nü Japon, Amerikan ve Türkler'den oluşan bir konsorsiyum almış. Tam açılışın yapılacağı sırada kurdela kesilirken köprü büyük bir gürültüyle yıkılmıs. Japon; 'gitti bütün emeklerim, mahvoldu kumlarım' diyerek harakiri yapmış. Amerikalı; 'gitti çeliklerim, tonlarca çelik yıkıldı' diyerek tabancasını çekip intihar etmiş. Tüm bunlari izleyen Türk müteahhit de derin bir 'Oh!' çekerek yanındakilere dönmüş:
"İyi ki çimento koymamışım, yoksa bunlar gibi mahvolurdum'...'
0
0
4
- Afedersiniz, siz Laz mısınız?
- Evet, neden sordun uşağım?
- Şapkanın üzerinden kafanı kaşımaya çalışıyorsun da ondan anladım.
- Ne var yani?
- Sen kıçını kaşımak için pantolonumu çıkarıyor musun?
0
0
4

Trabzon'da adamın biri yolda gördüğü tuhaflık üzerine sorar:
- Beyefendi, sana demokrasi ve hak adına bir soru soracağım.
- Buyur sor?
- Şu geriden gelen teyze hanımınız mı?
- Evet, ne olmuş?
- Demokrasi ve hak adına sen bu vaziyetten utanmıyor musun? Sen önde hanımın arkada.
- Niye utanayım ki? Her başarılı erkeğin arkasında bir hanım yok mudur?
- Vaaar!
- Eee!Bende başarılı bir erkeğim.
0
0
4
Temel ile Dursun bir gün ava gitmişler. İri bir geyik avlayıp geri dönerlerken çok ağır olan geyiği birer boynuzundan beraberce tutarak köylerine doğru yola koyulmuşlar. Köye beş yüz metre kala köyün yaşlılarından biri ile karşılaşmışlar. Adam geyiği görüp Temel ile Dursun'u tebrik ettikten sonra geyiği böyle taşımaları halinde etinin sertleşeceğini söyleyerek kuyruğundan çekerek taşımalarını önermiş. Temel ile Dursun da kuyruğundan çekerek taşımaya başlamışlar. Bir süre sonra çok yorulmuşlar ve Dursun Temel'e dönüp:
- Ula Temel biz yine eskisi gibi taşısak iyi olur. Baksana köyden epeyce uzaklaştık...
0
0
4
Dursun, saatlerin geri alınacağını duyunca, evdeki saatleri toplayıp Saatçi Temel’e gider:
- Ula Temel, saatler geri alınacakmış. Biz de evdeki saatleri senden satın aldığımız için sana getirdik. Bunları geri alacaksun da.
Temel kendinden emin bir şekilde:
- Öyle yağma yok. Ben de duydum ama, sadece 1 saat geri alınacakmış. 1 tanesini alırım, diğerlerini almam
0
0
4
Doktor Temel'e sormuş,
- Bacağın nasıl?
- Hala sekeyrum.
- Devamlı mı?
- Yok daa yürurken.
0
0
4
Temel ve Dursun bir yaz İstanbul'da gezerken acıkırlar. Canları balık yemek ister. Olta takımlarını alıp Haliç köprüsüne giderler.
Temel oltayı atar, beklemeye başlar, bir şey takıldığını hissedince heyecanla oltayı çeker, gömlek çıkar.
Dursun oltayı atar, bir tek ayakkabı çıkar, bir daha atarlar bu defa da terlik çıkar. Temel Dursun'a döner ve der ki:
- Ula Dursun, hemen buradan cidelum, galiba aşağıda birileri oturiyi
0
0
4
Rize'de bir süre önce Ramazan'da iftar topu on dakika erken patlamıştır. Rizeliler müftüye giderek oruçlarını erken bozdukları için durumlarının ne olacağını, kaza orucu mu yoksa cezalı 61 gün mü oruç tutacaklarını sorarlar.
Müftü bir müddet sonra şehrin hoparlöründen, olayda kasıt olmadığını, bütün Rizelilerin Ramazan'dan sonra bir gün kaza orucu tutacaklarını duyurur. Akşam Almanya'dan müftüye birisi telefon eder.
- Ben de Rizeliyim. Ben de bir gün fazla oruç tutacak mıyım? diye sorar. Müftü de:
- Topun sesi oradan duyuldu mu?
0
0
4
Mittelstreifen malern Наели чукча да боядисва осевите линни на едно шосе. C'est un corse qui cherche du travail Наели чукче да боядисва осовата линия. Първия ден направил един километър. Ein neu eingestellter Straßenarbeiter hat den Auftrag Paddy got a job as a road line-painter. He paints 5 miles on the first day Första dagen målade en norrman 40 meter staket Een Limburger heeft werk bij de VDAB gekregen En svenske fikk jobb i veivesenet med å male den gule midtstripen på riksveien. Den første dagen klarte han å male 400 meter Kommunen skulle ansætte en ny medarbejder i vejafdelingen og Jensen blev antaget. Første dag blev han sendt ud og male vejstriber Cada vez menos ... Mandaron a un obrero a pintar las líneas de la carretera. El primer día pintó 2000 Metros y el jefe lo felicita por su buen trabajo. El segundo día pintó 1.000 Mts y el jefe le... Ruotsalainen Thomas maalasi aitaa. Ensimmäisenä päivänä hän maalasi 100 metriä O blondă îşi ia o slujbă la domeniul public. Trebuia să vopsească banda de pe mijlocul unui drum de ţară. Şeful ei îi spune că se află în perioada de probă şi trebuie să vopsească cel puţin 2... En un lugar muy lejano construyeron una carretera y hacían falta tres personas que pintaran la línea del medio Temel Karayolları Müdürlüğünde işe alınmıştır; görevi ise yollardaki çizgileri çekmektir. Temel'e bir kutu boya ve fırça verilir. Temel çizgileri çekmeye başlar. Bir gün amiri gelir ve çizelgeye... Een schilder in de achterhoek kreeg van Rijkswaterstaat een mooie opdracht. Hij moest strepen schilderen op de weg. De eerste dag schildert hij 300 meter strepen. De tweede dag 125 meter strepen.... En norrman målade de vita mittensträcken på vägen. Första dagen målade han nästan en mil. Andra dagen målade han 5 kilometer. Tredje dagen 1 kilometer. Fjärde dagen 10 meter. Femte dan 1 meter.... En svensk veiarbeider vart satt til å male kantlinje langs riksveien. Den første dagen malte han 2 kilometer O Portugues foi contratado para pintar a linha central de uma estrada. No primeiro dia de trabalho O português foi contratado para pintar as faixas de uma estrada. No primeiro dia ele pintou quinze quilômetros de faixa. — Parabéns En blondine var blevet sat til at male vejstriber. Den første dag når hun at male 4 kilometer En mand fik job som vejmaler (en som maler striperne på vejen.) Første dag malede han 2km Bedarbis susiranda darbą greitkelių kompanijoje – jam duodami dažai
Temel'e karayollarını boyama işi vermişler. Temel başlamış çalışmaya. İlk gün tam 200 metre boyamış. İkinci gün 100 metre, üçüncü günde 50 metre boyamış. Artık dördüncü günde 10 metre boyayınca amiri Temel'i çağırmış ve:
"Hayırdır evladım iyi çalışıyordun. Ne oldu?"
"Ben yine iyi çalışıyorum."
"İyi ama dün 50 bugünde 10 metre boyamışsın."
"E... haliyle, ilk günlerde boya kovasına gitmek kolaydı, sonraları çok vakit almaya başladı."
0
0
4
Temelin ineği hastalanmış. Oturmuş dua ediyor,
- Allah'um habu inek iyileşsin, 15 gün oruç tutacağum.
Ertesi gün gitmiş ahıra, inek sağlam.
- Bi defa söz verduk. Tutacağuz, demiş. Tam 15. Gün inek ölmüş. Amcam sinirli:
- Habu ineği gurbana, 15 günü da ramazana saymazsam!
0
0
4
Yere gidiyorlarmış. Şoför "Fatih, Levent, Eyüp" diyormuş. Dursun sıkılmış ve Temel'e:
- Ula Temel biz ne zaman ineceğuk?
Temel de demiş ki:
- Çatlama ula ismimiz okunsun ineruk.
0
0
4

Temel'le Dursun 2 katlı otobüsle Trabzon'a gidiyormuş. Sigara içmeyen Temel üst kattan, içen Dursun da alt kattan bilet almış. Yolda canı sıkılan Temel cep telefonuyla alt kattaki Dursun'u aramış.
- Ula Dursun aşağıda havalar nasıl?
Dursun:
- Bizim şoför şekerleme yapayi, otobüs de sağa sola yalpalayip durayi.
Temel de yukarıyı özetlemiş:
- O da bişey mi hemşo, burada şoför bile yok. Otobüs çendi çendine cideyi...
0
0
4
Bir gün Padişah Nasrettin Hoca'ya sormuş;
- Ben öldüğümde cennete mi gideceğim, yoksa cehenneme mi?
Hoca Padişahtan korkmadan,
- Tabii ki de cehenneme gideceksiniz demiş.
Öfkeden Padişahın sakalı kabarır. Nasrettin Hoca,
- Cennete gideceğinizi söylemek isterdim ama, cellatlarınızın öldürdüğü insanlar yüzünden cennete sığamazsınız. O yüzden mecbur cehenneme gideceksiniz.
0
0
4
Bir TIR şoförü kaza yapıp Temel'in evinden içeri girmiş.
- Yolumu şaşirdum da... Rize'ye nasil cideceğum, hemşo?
Temel cevap vermiş:
- Koridoru geçeysun, sağa sapaysun, tümdüz cideysun.
0
0
4
Balığa çıkacak olan Lazlar konuşuyorlarmış :
- Dün balık avladığımız yeri işaretledin mi ?
- Evet kayığa işaret koydum.
- Aptal! Ya bugün başka kayıkla balığa çıkarsak !
0
0
4
Temel, sağa sola bakar ceketini arar fakat bir türlü bulamaz. Sonra gidip arkadaşı İdris'e sorar:
- Haçan benum ceketumi gördün mi?
Dursun kahkaha atarak cevap verir:
- Eee, üstünde ya!
Bunun üzerine Temel şöyle der:
- Teşekkür ederum İdrus, sen söylemeseydun, ha bu soğukta ceketumi giymeden çıkıp donacağdum!
0
0
4
Temel eve geldiğinde karısını divanın üzerinde muhasebeci ile yakalar. Olayı ertesi gün en yakın dostu Dursun'a anlatır.
Dursun:
- Ne yapacağsun bu durumda?, diye sorar.
Temel:
- Daha karar vermedim, der. Aradan birkaç gün geçince tekrar karşılaştıklarında Dursun, Temel'e:
- Ne ettin o meseleyi?, diye sorar.
Temel:
- Hallettim da!, diye cevap verir.
Dursun merakla:
- Kariyu mu furdun?
- Hiç fistuk cibu karıyu furur muyum?
- Muhasebeciyi mi kovdun?
- Bütün defterler herifun elinde. Nasıl kovayım oni?
- O zaman ne ettün, nasıl hallettin onu?
- Divanı sattım, diye cevap verir.
0
0
4
  • Önceki Sayfa
  • Sonraki Sayfa

Privacy and Policy Contact Us