Selam, ben Wanda .
- Selam, bende Slyvia, sen nasıl öldün?
- Donarak öldüm.
…
- Ne kadar… korkunç.
- Yok o kadar kötü değildi, soğuktan titremem geçince ısınmaya başladım ve uyku bastı, sonunda huzur dolu bir ölüm.
- Peki sen nasıl öldün?
- Ağır bir kalp krizi geçirdim. Kocamın beni aldattığını sandım, onu iş üstünde yakalamak için eve erken geldim, fakat evde tek başına televizyon seyreder halde buldum.
- Sonra ne oldu?
- Kesinlikle evde başka bir kadının olduğundan emindim, bütün evi aramaya başladım. Çatıyı, yatakların altını her yeri aradım fakat bulamadım. Ararken aşırı yorulmuşum, kalp krizi geçirdim ve öldüm.
- Ah be güzelim bir de derin dondurucuya baksaydın, şu anda ikimiz de yaşıyor olacaktık.
Adamın birisi şehirlerarası yolcu taşımacılığında kullanmak üzere Ford minibüs satın alır. İlk sefere çıkacağı gün çok heyecanlıdır. Yolcuları tepelemeye doldurur ve yola çıkar. Fakat minibüsü öyle hızlı kullanmaktadır ki minibüsün en arka koltuğunda oturan 60 yaşlanrında bir ihtiyar amca şoföre :
- “Yavrum biraz yavaş gitsene kaza yapacaksın.” deyince şoför heyecanla,
- “Beybaba, sen Ford minibüsü bilir misin” der.
İhtiyar adam :
- “Hayır, bilmiyorum” deyince şoför.
- “O zaman, otur yerine bir daha işime karışma” der.
Neyse seyahat bu şekilde devam eder. İleride keskin bir virajdan 120 Km hızla dönünce uçuruma yuvarlanmaktan son anda kurtulurlar. Bu arada minibüsteki yolculardan orta sıralarda oturmakta olan orta yaşlı bir kadın:
- “şoför Bey, rica ederim yavaş giт,evde çoluk çocuğumuz bekliyor” deyince.
Şoför kadına:
- “abla sen Ford minibüsü bilir misin?” deyince
Kadın.
- “Hayır, nereden bileyim” der.
Şoför bunun üzerine.
- “O zaman sus, bana müdahale etme” der.
Yola devam ederler. Artık minibüs öyle süratli gitmektedir ki herkesin yüreği ağzında şoförün insafa gelmesini bekler. Şoförün sağında oturan adam dayanamayıp:
- “şoför bey, yavaş gitsene canına mı susadın” deyince
Şoför:
- “Abi sen Ford minibüsü bilir misin?” deyince,
Adam:
- “evet, ulan biliyorum!” der.
Bunun üzerine şoför heyecan içerisinde:
- “iyi o zaman çabuk söyle abi freni nerde bunun ?”