Üç kovboy Teksas ta bir barda masaya oturmus, kafayi çekiyorlar... Birsarhos girmis içeri.
Parmagi ile ortadakini isaret etmis, "Senin anan" demis,"
Teksas in ençilgin sекs manyagidir"... Masanin etrafi bir anda bosalmis ama ortadaki adam duymazdan gelmis,içkisine devam etmis. Sarhos çikmis gitmis ancak on dakika sonra gerigelmis. Gene ayni masanin basinda dikilmis ve,"Senin o fahise anani azönce becerdim, harikaydi" demis. Etraf masalar gene bir anda bosalmisfakat bizim kovboy gene kilini kipirdatmadan içmeye devam etmis.
Sarhoş çıkmış gitmiş. On dakika sonra gene gelmis."Senin anan varya,senin anan" diye baslarken, kovboy nihayet lafini kesmis..
"Eve giт deyat,gene zurna gibi içmissin, baba!.."
Bir Fransız, bir Amerikalı, bir Alman ve bir Türk, deniz kazası sonucunda ıssız bir adaya düşmüşlerdi. Bir hafta sonra konuşmaya başladılar.
Fransız:
- "Ben yokken, şimdi sevgilim kaç kez evime gelmiş, beni çok merak etmiştir."
Amerikalı:
- "Ben yokken, bütün medya gelmiş, beni arıyordur."
Alman:
- "Ben yokken, patronum, yeni projeler için mutlaka beni aramıştır."
Türk:
- "Ben yokken, kim bilir ne zamlar, ne vergiler gelmiştir."
Bir Alman, bir Fransız, bir de bizim Temel gizli bir örgüt tarafından yakalanırlar ve bunlara sorulur:
- "Ülkeni mi daha çok seviyorsun, yoksa karını mı?"
İlk önce Alman'a sormuşlar. Alman tabii ki:
- "Ülkemi" demiş.
- "Tamam o zaman, al şu silahı, içeride karın var, giт öldür." demişler.
Alman girmiş içeri, 5 dakika sonra çıkmış:
- "Ne oldu?" demişler.
- "Vuramadım, karımı daha çok seviyormuşum." demiş.
Fransız'a sormuşlar.
Fransız da:
- "Ülkemi" demiş.
- "Tamam, al şu silahı, gir, odada karın var öldür." demişler.
Fransız da öldüremeden çıkmış:
- "Karımı daha çok seviyormuşum" demiş.
Sıra Temel'e gelmiş. Temel de:
- "Ülkemi seviyorum." demiş.
- "Al şu silahı, içeride karın var, giт öldür." demişler.
Temel içeri girmiş. 15 dakika sonra içeriden tak-tuk-çat-çut sesler gelmiş. Temel dışarı çıktığında sormuşlar:
- "Ne oldu, içeride bu kadar kaldın?" demişler.
Temel de:
- "Ne olacak, verdiğiniz silah kuru sıkı çıktı, ben de sandalye ile karımın kafasını kırdım." demiş.
İngiliz, Fransız ve Türk üç fare, barda oturup birbirlerine hava atıyorlarmış.
İngiliz, bir bardak viski istemiş, bir dikişte içmiş ve:
- "Bir fare kapanı gördüğümde, altına yatıp ayağımın ucu ile basıyorum. Kapan kapandıktan sonra, peyniri alıp gidiyorum." demiş.
Fransız, iki kadeh burbon istemiş, hepsini bir dikişte bitirdikten sonra:
- "Fare zehri gördüğüm zaman, mümkün olduğunca topluyorum, evde ezip onu toz haline getirip sabah kahvemin içine atıyorum ki kafa yapsın diye." demiş.
Bunlar Türk fareye dönmüşler, birasını bitirdikten sonra Türk fare demiş:
- "Sizlerle uğraşamayacağım, şimdi eve gidip kediyi becermem lazım."