Home
Tüm Kategoriler
Popular
Komik Resimler
En İyi Fıkralar
En son şakalar
Nasrettin Hoca Fıkraları
+18 Fıkralar, Yaran artı 18 fıkralar
Asker Fıkraları, Askerlik Fıkraları
Avcı Fıkraları, Avcılık Fıkraları
Bakkal Fıkraları
Bayburt Fıkraları
Bektaşi Fıkraları
Belaltı Fıkraları
Büyük Fıkraları
Cimri Fıkraları
Çocuk Fıkraları, Çocuksu Fıkralar
Çorum Fıkraları
Deli Fıkraları
Dini Fıkralar
Doktor Fıkraları
Dursun Fıkraları
Duvar Yazıları
Elazığ Fıkraları
Erkek Fıkraları
Erzurum Fıkraları
Evlilik Fıkraları
Fıkra Gibi Komik Olaylar
Fıkralar - Corona (Covid-19)
Hayvan Fıkraları, Hayvanlar Alemi
İngiliz Alman Türk
Ingiliz-alman-turk-fikralari
Kadın Erkek Fıkraları
Kadın Fıkraları
Kamyon Yazıları
Kapak Edici Fıkralar
Karadeniz Fıkraları
Karı Koca Fıkraları
Kayseri Fıkraları, Kayserili Fıkraları
Kısa Fıkralar
Komik Hikayeler
Komik Şakalar
Komik Sözler
Köylü Fıkraları
Kurban Fıkraları
Mardin Fıkraları
Matematik Fıkraları
Meslek Fıkraları
Mühendis Fıkraları
Nam-ı Kemal Fıkraları
Öğretmen Fıkralar
Okul Fıkraları, Okul Öğrenci
Polis Fıkraları
Politika Fıkraları, Politik Fıkralar
Ramazan Fıkraları
Sarhoş Fıkraları
Sarışın Fıkraları
Seçim Fıkraları
Sekreter Fıkraları
Şoför Fıkraları
Soğuk Espiriler
Spor Fıkraları
Tarih Fıkraları
Temel Fıkraları
Trakya Fıkraları
Ünlülerden Fıkralar
Български
English
Deutsch
Español
Русский
Français
Italiano
ελληνικά
Македонски
Türkçes
Українські
Portugal
Poland
Sweden
Dutch
Danish
Norwegian
Finnish
Hungarian
Romanian
Czech
Lithuanian
Latvian
Croatian
My Jokes
Edit Profile
Logout
En son şakalar
Nasrettin Hoca Fıkraları
Nasrettin Hoca Fıkraları
Add a joke
En son şakalar
En İyi Fıkralar
Nasrettin Hoca hamama gitmiş. Soyunup eşyalarını bir dolaba koymuş. O hamamdayken kasabanın külhanbeyleri elbiselerini saklamışlar. Hoca elbiselerini aramış bulamamış, sonunda külhanbeyleri çağırmış:
- Delikanlılar, siz bu kasabanın âlâ, münevver kişilerisiniz. Dininize, imanınıza söyleyin; ben bu hamama gelirken pijamalarım la mı geldim?
0
0
4
Köylüler aralarında anlaşmayınca, Nasrettin Hoca'ya başvurmuşlar:
- Hocam, şu dünyada en güç şeyle, en kolay şey nedir?
Nasrettin Hoca, biraz düşündükten sonra şöyle demiş:
- En güç şey, insanın kendisini bilmesidir; en kolay şey de, başkalarına nasihat vermesidir
0
0
4
Bir gün Nasreddin Hoca eşeğiyle yolda giderken eşeği birden ürkmüş nasıl olduysa Hoca eşeğinden düşmüş. Mahallenin çocukları hocanın etrafına toplanmışlar. Kıkır kıkır gülüşüp Hoca ile alay etmeye başlamışlar, Hoca demiş ki:
- Aman çocuklar bu kadar gülecek ne var Ben zaten inecektim.
0
0
4
Nasrettin Hoca, eşeğini pazara götürüyormuş. Yolda eşeğin kuyruğu çamura bulanmış. Hoca da kuyruğu kesip heybeye sokmuş. Pazarda eşeği satın almak isteyen biri:
- Yahu, bu eşeğin kuyruğu yok. Kuyruksuz eşek ne işe yarar, demiş. Nasrettin Hoca cevap vermiş:
- Hele pazarlıkta anlaşalım da kuyruğu buluruz, uzakta değil.
0
0
4
Bir gün Nasrettin Hoca odun keserken eli ayağı üşümüş.
“Ben öldüm.” deyip bir ağacın dibine yatmış.
Kurtlar gelip eşeğini yemeye başlamış. Hoca yattığı yerden, -İyi buldunuz sahibi ölmüş eşeği, demiş.
0
0
4
Nasrettin Hoca, bir ara hastalanır. Doktor bir müddet perhiz yapmasını, ağır ve acılı yemekler yememesini söyler. İlaçlarını verir. Hoca, doktorun dediğini birkaç gün uygular. Kendinde iyileşme hisseder. Bu arada canı acılı dolmalı yemekler ister. Bir gün Hoca'nın karısı dolma yapar. Hoca'nın ısrarına dayanamayarak bir tanesini “Şifa niyetine” yedirir. Karısı başka bir yere gidince kızına yalvarır. Kızı da bu yalvarmalara dayanamaz. Bir tane “Şifa niyetine” dolmayı da o yedirir. Kızın da işi çıkar. Hoca'nın yanından ayrılır. Hoca dolmanın tadına doyamaz. Bu sefer küçük oğlunu kandırır. “Şifa niyetine” bir dolmayı da onun elinden yer. Az sonra, Hoca'da sancılar başlar. Acıdan kıvranmaya başlar. Karısını çağırır. Karısı, Hoca'nın bu ani hastalanışı karşısında telaşlanır. Koşarak doktoru çağırır. Doktor, Hoca'yı kıvranır halde görünce:
- Hocam, iyileştiğini duymuştum. Nedir bu halin? Diye sorar.
Hoca hem kıvranır, hem de doktora şöyle der:
- Ne olacak Doktor; “Şifa niyetine” ölüyoruz.
0
0
4
Nasrettin Hocanın karnı pek açıkmış. Sofradaki çorbaya kaşığını daldırıp hemen ağzına almış, yutmuş. Fakat çorba çok sıcakmış. Ağzı, boğazı müthiş bir surette yanan Hoca, hemen sokağa fırlamış, bağırıp kaçmaya başlamış.
- Savulun dostlar, karnımda yangın var.
0
0
4
Kahvede bir masa sohbetinde yeni yemekler bulma fikri ortaya atıldı. Hoca bunu sonuna kadar dikkatlice dinledi ve gayri ihtiyari:
- Ben de bir defa kar ile ekmek yemeğini hazırlamıştım, ama o benim bile hoşuma gitmedi, demiş.
0
0
4
Nasreddin Hoca, bahar mevsiminde, bir çınar ağacının altında arkadaşlarıyla birlikte oturmuş, bir yandan çay içip bir yandan da sohbet ediyordu. Arkadaşlarından birisi Hocanın bilgisini imtihan etmek ister. Arkadaşı Nasreddin Hocaya sorar:
- Hoca efendi, insanlar yaz aylarında sıcaktan, kış aylarında ise soğuktan şikâyet eder. Neden sürekli şikayet ederler?
Nasreddin Hoca, arkadaşına kurnazca bir cevap verir:
- Sen onların hiçbirine kulak asma. Şimdi bahar aylarını yaşıyoruz. Bahardan şikayet eden var mı?
0
0
4
Nasrettin Hoca bir gün kapının önünde bir şey arıyormuş. Komşusu onu görünce;
- Hayırdır hocam ne arıyorsun? Demiş.
Hoca;
- Yüzüğümü kaybettim onu arıyorum.
- Nerede düşürdün yüzüğünü?
- Bodrumda düşürdüm.
- O zaman neden kapının önünde arıyorsun?
- Bodrum çok karanlık onun için kapının önünde arıyorum. Demiş.
0
0
4
Bir gün Nasrettin hocanın köyüne bir fil göndermişler. Köylüler bu filden hiç memnun değilmiş. Köylülerle beraber şikayet için saraya gitmişler. Nasrettin hoca arkasına bakmış kimse kalmamış. Nöbetçiler Nasrettin hocayı padişahın huzuruna götürmüşler. Nasrettin hoca korkudan ne söyleyeceğini bilememiş. Demiş ki;
- Bize bu filin dişisini de verin
0
0
4
Nasreddin Hoca, kısa bir süre önce hakimliğe atanmıştı. Ona ilk dava sunulmuştu ve davacı öyle inandırıcı deliller göstermişti ki, Nasreddin Hoca:
- “Haklısın”, demiş.
Mahkeme kâtibi onu, davalıyı dinlemeden önce karar vermemesi için uyarmıştı.
Davalının güzel konuşması onu öyle etkilemişti ki, adam konuşmasını bitirir bitirmez:
- “Haklısın”, demiş.
Mahkeme kâtibi bu yargılama şekline asla razı olmamış ve:
- “Beyefendi, her ikisi de haklı olamaz ki” Hoca:
- “Sen de haklısın” demiş.
0
0
4
Nasrettin Hocanın evine gece vakti hırsız girmiş. Hırsız Evdeki tüm eşyaları toplamış. Hoca uyanmış bakmış ki tüm eşyalar gidiyor o da hemen ayakkabılarını giymiş, gidecekken karısı demiş ki;
- Hoca efendi, gecenin bu saatinde nereye gidiyorsun? Nasrettin hoca cevap vermiş;
- Bizim evi taşıyorlar, ben de yeni evi görmeye gidiyorum.
0
0
4
Hoca bir gün Akşehir pazarında gezerken gördüğü her meyveden avuç avuç ağzına atmaya başlamış. Bunu gören ahali;
- Hoca hoca! tek tek ye, deyince hoca da;
- Yahu tek tek yenen karpuzdur kavundur, demiş.
0
0
4
Bir bayramda Nasrettin Hocayı komşusu misafir etmiş, Hoca önüne koyulan yemeklerden yemiş, yemekler bitince hoca efendi:
- Keşke her gün bayram olsa, demiş. Komşusu bunu fırsat bilip demiş ki:
- Hocam deliye her gün bayram...
0
0
4
Bir gün Hoca derede kedisini yıkıyormuş.
Bu arada bir adam Hocayı görmüş.
- Hocam kediyi yıkama ölür, demiş.
Hoca hiç umursamadan kedisini yıkamaya devam etmiş. Adam bakmış Hoca umursamıyor yola devam etmiş.
Adam işlerini bitirip eve dönerken yine Hoca'yı görmüş ama kedi ölmüş. Adam Hoca'nın yanına gitmiş.
- Hocam, ben sana kediyi yıkama ölür demiştim. Bak ölmüş, demiş. Hoca adama bakmış.
- Ben kediyi yıkarken ölmedi ki sıkarken öldü, demiş.
0
0
4
Bir gün Nasrettin Hoca göl gördü ve oraya gitti ama uzun süre geri dönmedi.
Nasrettin Hocanın hanımı çok endişelendi.
Nasrettin Hoca gelince sordu - Neredeydin Hoca? Hoca da;
- Uyku almaya çalışıyordum, dedi.
0
0
4
Nasrettin hoca bir gece uyuyormuş ve aniden uyanmış.
Dönüp karısına:
- Karı uyan gözlüğümü bulamıyorum demiş.
Karısı da uykulu bir halde demiş ki:
- Hoca uyurken gözlüğü ne yapacaksın?
Hoca gözlüğü bulmuş ve gözüne takarken karısına:
- Rüyamı daha iyi göreceğim demiş.
0
0
4
Önceki Sayfa
Sonraki Sayfa